Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Einstein’a Mektup

Albert Einstein

Einstein’a Mektup Gönderileri

Einstein’a Mektup kitaplarını, Einstein’a Mektup sözleri ve alıntılarını, Einstein’a Mektup yazarlarını, Einstein’a Mektup yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Hukukun başlangıçta kaba şiddet olduğu ve hatta bugün bile şiddet tarafından desteklenmedikçe var olamayacağı gerçeğini göz ardı edersek yanlış hesap yapmış oluruz.
...nasıl olur da insanların içinde, hayatlarını bile feda edecek kadar vahşi bir heyecan uyandırmayı başarabilir? Bunun bir tek cevabı olabilir. Çünkü insanın içinde nefret ve yıkım arzusu vardır. Bu tutku normal zamanlarda uykudadır, sadece olağandışı durumlarda ortaya çıkar, fakat onu kullanıma sokmak ve kolektif bir psikoz gücüne yükseltmek zor bir iş değildir.
Reklam
...gerçek gücün yerini düşüncelerin gücünün alması girişimi bugün için başarısızlığa mahkûmdur.
Zihinsel bilimlerde sıradan insanın net bir kanıya varmasını önleyen bazı psikolojik engeller bulunmaktadır, fakat sıradan insan için bu engellerin birbiriyle ilişkilerini ve aşırılıklarını kavrama da yetersiz kalır
Savaşlar ancak insanlık tüm çıkar çatışmaları için karar verme hakkını merkezi bir otoriteye devretme amacıyla birleşirse kesin olarak engellenebilir. Bunun birbirinden açıkça ayrı iki şartı vardır: Üstün bir organ yaratılması ve bu organın gerekli güçle donatılması. Birinden birinin yokluğu işe yaramaz. Milletler Cemiyeti bu tür bir organ olarak tasarlanmış, ama nedense ikinci şart yerine getirilememiştir.
Kazanımlarımızın tamamını ve mağduriyetlerimizin önemli bir kısmını bu sürece borçluyuz. Sürecin nedenleri ve başlangıcı bulanık, sonucu belirsiz olsa da, bazı özellikleri kolaylıkla algılanabilir.
Reklam
Savaşa bu şekilde tepki gösteriyoruz çünkü herkesin yaşama hakkı vardır, çünkü savaş umutla dolu insan yaşamlarına son verir, çünkü birey olarak insanları onur kırıcı durumlara sokar, çünkü kendi iradeleri dışında başka insanları katletmeye zorlar, çünkü insan emeğinin ürettiği değerli maddi nesneleri tahrip eder.
Neden siz, ben ve çok sayıda insan savaşa bu denli şiddetle karşı çıkıyoruz?
Ölüm içgüdüsü özel organlar yardımıyla dışarıya, nesnelere yöneldiği zaman yıkma içgüdüsüne dönüşür. Organizma kendi yaşamını, deyim yerindeyse yabancı bir yaşamı yıkarak korur. Fakat ölüm içgüdüsünün bir kısmı organizmanın içinde işlemeye devam eder.
Reklam
50 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
1 saatte okudu
Uygarlığın psikolojik özellikleri arasında ikisi belirgin bir biçimde öne çıkar: Aklın güçlenerek içgüdüsel yaşamı yönetmesi ve saldırgan dürtülerin tüm yararlı ve zararlı sonuçlarıyla içselleşmesi. Şimdi savaş uygarlık sürecinin bize yüklediği fiziksel tutuma en kaba karşı çıkıştır. İşte tam da bu nedenle ona karşı isyan etmek zorundayız; artık ona katlanamayız. Bu salt entelektüel veya duygusal bir inkâr değildir; biz pasifistler savaş karşısında yapısal bir tahammülsüzlük içindeyiz; bu bizim için adeta büyük ölçüde özgün bir kişilik meselesidir.
Einstein’a Mektup
Einstein’a MektupAlbert Einstein · Kafekültür Yayıncılık · 2017330 okunma
Uygarlığın gelişimini teşvik eden şey her ne ise o aynı zamanda savaşa da karşıdır.
Bence savaşa karşı çıkıyoruz çünkü karşı çıkmamak elimizde değil. Organik nedenler bizi pasifist olmaya zorluyor ve tavrımızı haklı çıkarmak için gerekçe bulmakta hiç güçlük çekmiyoruz.
Bir toplumun tek tek insan hayatlarına son vermeye hakkı olup olmadığı sorgulanabilir. Her savaş eşit derecede kınanamaz.
Savaşa bu şekilde tepki gösteriyoruz çünkü herkesin yaşama hakkı vardır, çünkü savaş umutla dolu insan yaşamlarına son verir, çünkü birey olarak insanları onur kırıcı durumlara sokar, çünkü kendi iradeleri dışında başka insanları katletmeye zorlar, çünkü insan emeğinin ürettiği değerli maddi nesneleri tahrip eder.
310 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.