Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
212 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
‘Eylemler, eylemsizlikler. Kimse iyi niyetin için ödüllendirmez seni. Her saniye, benim dediğin hayatı şekillendiriyorsun. Biri diğerine ekleniyor.’ . Linda Boström ile yazdıklarını okumadan tanışmıştım. Eski eşi Karl Ove Knausgård’ın onu yazmasıyla. Amerika’ya Hoş Geldiniz ve Helios Felaketi’nden önce elim neden Ekim Çocuğu’na gitti bilmiyorum ama iyi ki bu kitabı okudum diyebiliyorum. Elektroşok ile tedavi sürecini anlatan Boström fazlasıyla şeffaf. Kafa karışıklığını, gel gitlerini cümlelerinden de anlayabiliyoruz, ‘sen’ler değişiyor örneğin, zamanlar da hafızasının akışına kapılıyor. Ama tüm bunlar ona yakınlık kurmamızı sağlıyor, üreten bir kadın-bir yazar- bir anne ve eş olarak Linda’yı görüyoruz. İlk gençlik heyecanlarını da dinliyoruz, sorunlu ilişkilerini de, yazıya yönelme sürecini de.. Tam anlamıyla tanımlayamıyoruz onun hissettiklerini elbette. Onun da bir şeyleri ispat etmeye çalıştığı yok, bir tür yazıyla sağaltım onunkisi.. Diğer eserlerini de hemen okumak istiyorum.. . Ali Arda çevirisi, Bülent Erkmen kapak tasarımı ile~
Ekim Çocuğu
Ekim ÇocuğuLinda Boström Knausgaard · Kıraathane Yayınları · 202317 okunma
Reklam
212 syf.
·
Puan vermedi
Ekim Çocuğu / Linda Boström Knausgard Yazarın otobiyografik izler de taşıyan bir eseri Ekim Çocuğu. 26 yaşında bipolar bozukluk tanısı konulur Linda’ya. Psikiyatrik rehabilitasyon merkezine yatırılışı, hiç istemediği halde ve birçok ülkede yasaklı olan elektro şok tedavisine maruz kalışı, bunun sonucunda da tedavi olmaksızın hafızasının silinmeye başlaması ve buna karşı unutmamak için, bir anlamda yaşama tutunmak için yazmaya sarılışını anlatan çok sarsıcı bir metin. Peki kimdir Linda? Eş, anne, ilgisiz bir anne ile manik depresif bir babanın çocuğu… liste uzayıp gider de bu roller arasında kayıp giden Linda’nın hayatı olur. Pes etmez ama, her şeye “ katlanma”yı o kadar kanıksamıştır ki bu, ona çelikten olmasa da kelimelerden bir zırh örer. Yazar, yazdıkça var olur, tutunur, kafası çok karışıktır; ama zaten kendini anlatmaktan ziyade, koşulsuz bir kabullenişle sahiplendiği acısını bertaraf etmektir onunkisi. 2022 Dublin Edebiyat Ödülü uzun listesine giren “Ekim Çocuğu”ndan sonra, yazarın tüm eserlerini okumak için sabırsızım #alıntılarım “"Aşk sürekli kaşındıran, çıkarılması gereken bir kazağa dönmüştü. Bu kazaktan kurtulunca her şey düzelecekti." “ Ben yürüyen bir devdim, diğer herkes lilliput.” “… cennetin tadını almıştım. Gerçek bir ailede.” “ Özgür olmak, yine de neler olacağını bilmek. Başkalarının arasında korunaklı ama yine de kendin olmak.” #kıraathaneyayınları #ekimçocuğu
Ekim Çocuğu
Ekim ÇocuğuLinda Boström Knausgaard · Kıraathane Yayınları · 202317 okunma
212 syf.
10/10 puan verdi
Henüz önümüzde iki ay daha var ama bu sene bundan daha güzel bir kitap okuyacağımı sanmıyorum. Bana göre 2023'ün en iyi kitabını okudum. Linda'nın teşhisinden emin değilim ama bu kitapta akıl hastanesinde kaldığı ve elektroşok tedavisi aldığı o günlerde geçmişiyle yaptığı hesaplaşmalarını okuyoruz. Eski eşi Karl Ove, çok sevdiği ve onları hatırladığında daima acı ve pişmanlık duyduğu çocukları, kendi çocukluğu, ebeveynleri, depresyon ve kaygı bozukluğu, hafızasında muhafaza ettiği daha başka birsürü yaşanmışlık. Anlattıklarının ağırlığına rağmen dili bu kadar yalın olan, su gibi akan bir metin okumamıştım epeydir. Aslında olan şu, gerçeğin kendisi o kadar acı ki süslü cümlelerle, ıstırabın eşanlamlısı tüm kelimelerle anlatmaya gerek kalmıyor. Yazar olanı olduğu gibi yazıyor ve olanların ağırlığıyla sizin kalbiniz paramparça oluyor. Ne kadar dürüst, açık zihinli zeki bir kadın, inanılmaz güçlü bir kalem. Hiçbir ajitasyona tenezzül etmeden, ağlamaklı cümleler kurmadan duygusunu bana olduğu gibi geçirdi, beni kitabı bitirene kadar defalarca kez ağlattı. Hayran kaldım.
Ekim Çocuğu
Ekim ÇocuğuLinda Boström Knausgaard · Kıraathane Yayınları · 202317 okunma
100 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.