Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Allah'tan Başka Hiç Kimseyi Hüküm Sahibi Kabul Etmemek

El-Akidetü'l-Vasıtiyye

İbn Teymiyye (Ahmed b. Abdulhalim el-Harrani)

En Beğenilen El-Akidetü'l-Vasıtiyye Sözleri ve Alıntıları

En Beğenilen El-Akidetü'l-Vasıtiyye sözleri ve alıntılarını, en beğenilen El-Akidetü'l-Vasıtiyye kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Tevhit inancı: Bütün kâinatın yaratıcısı olan Allah’ın bir tek ilah olduğuna, onun ne zatında, ne fiillerinde, hiçbir ortağı olmadığına iman etmek anlamına gelir.
Uluhiyet Tevhidi
Sadece Allah'a kul olmaktır. Allah'ın birliğine inanan, sade­ce Allah'a ibadet eder, başkasına ibadet etmez. Allah'a itaat eder ve O'nun: emirlerini kabul eder. Tevhid'in bu kısmı, diğer kısımlarını da içine alır. Bu nedenle bütün peygamberler kavimlerini bu Tevhid'e davet etmişlerdir: "Andolsun ki, biz, Allah'a kulluk edin ve putlardan sakının' diye (emretmelera)-iç"/h;fer millete bir peygamber gön­derdik." 16/Nahl, 36
Reklam
Şeyhu'l-İslâm İbn Teymiyye'nin Lakabı...
"Teymiyye" lakabı ile ilgili olarak şöyle denilmiştir: Onun beşinci dedesi olan Muhammed b. el-Hıdır, Teyma yolu üzerinden hacca gitmişti. Orada küçük bir kız çocuğu görmüştü. Geri döndüğünde ise hanımının bir kız doğurmuş olduğunu da görünce, Tebûk yakınlarındaki bir belde olan Teyma’ya nisbetle ey Teymiyye; Ey Teymiyye diye seslenince, ona bu lakab verilmiş oldu. İbnu’n-Neccar dedi ki: "Bize nakledildiğine göre dedelerinden Muhammed’i, annesi Teymiyye diye adlandırırdı. Teymiyye ise vaize bir kadın olup, daha sonra ona nisbet edildi ve onun adıyla tanınır oldu."(1)
Sayfa 28 - Takva Yayınları
Büyük İlim Adamı Herrâs’ın "Vâsıtıyye Akîdesi"ne Yaptığı Şerhin Diğer Şerhler Arasındaki Yeri ve Önemi... Büyük ilim adamı Muhammed Halil Herras’ın "Vâsıtıyye Akidesi"ne yaptığı şerh açık seçik ve özlü olmak gibi bir özelliğe sahiptir. Nitekim Allâme Abdu’r-Rezzak Afifî’nin de belirttiği gibi bu şerh "şerhlerin en nefisi,
Sayfa 12 - Takva Yayınları
Selef Akidesinin Önemi (3)...
3- Müslümanı selefi teşkil eden ashaba ve onlara tabi olanlara bağlar. Böylelikle bu onun izzetini, imanını ve şerefini arttırır. Çünkü Allah dostlarının efendileri, takva sahiblerinin önderleri onlardır. Nitekim durum İbn Mes’ud (r.anh)’un şu sözlerinde ifade ettiği gibidir: "Allah kullarının kalblerine baktı. Muhammed (sav)’ın kalbinin, kulların kalblerinin en hayırlısı olduğunu gördü. O bakımdan onu kendisi için seçti ve risaletiyle onu gönderdi. Muhammed (sav)’ın kalbinden sonra yine kulların kalblerine baktı, onun ashabının kalblerinin sair kullar arasında en hayırlı kalbler olduğunu gördü. O bakımdan onları da peygamberine dini uğrunda savaşacak yardımcıları kıldı. Bu bakımdan müslümanların güzel gördükleri bir şey Allah nezdinde de güzeldir. Kötü gördükleri şey de Allah nezdinde de kötüdür."(1) Yada durum, İbn Ömer (r.anh)’dan söylediği rivayet edilen şu sözlerde dile getirdiği gibidir: "Sizden herkim birilerinin sünnetini (yolunu) izleyecek olursa, ölmüş olanların yolunu izlesin. Bunlar Muhammed (sav)’ın ashabıdırlar. Onlar bu ümmetin en hayırlıları idiler. Kalbleri en iyi, ilimleri en derin, gereksiz yere kendilerini zora koşmaktan en uzak kimseler idiler. Allah onları Peygamberine arkadaşlık etmek, dinini başkalarına aktarmak için seçti. O bakımdan sizler de onların ahlakı ile ahlaklanmaya ve onların gittikleri yoldan gitmeye çalışınız. Onlar Muhammed’in ashabıdırlar, onlar Kabe’nin Rabbi olan Allah hakkı için dosdoğru hidayet üzere idiler."(2)
Sayfa 6 - Takva Yayınları
İsim Ve Sıfatların Tevhidi
Tevhid'in üçüncü kısmı olan isim ve sıfatlarının tevhidine gelince, özet olarak, Allah'ın her türlü mü­kemmel sıfatlarla muttasıf, eksik sıfatlardan münezzeh olduğuna ve Kur'an-ı Kerim'de adı geçen isimlerine iman etmektir. Hahamlarım ve rahiplerini Allah'tan ayrı rabler edindiler. Meryem oğlu Mesih'i de. Oysa kendilerine yalnız tek Tanrı olan Allah'a ibadet etmeleri emredilmişti. O'ndan başka ilah yoktur. O, onların ortak koştukları şeylerden münezzehtir" Tevbe, 31
Reklam
"Vâsıtiyye Akîdesi"nin Önemi...
Şüphesiz ki İbn Teymiyye’nin te’lif ettiği "el-Akîdetu’l-Vâsıtıyye" selef akidesini dile getiren eserler arasında en kolay olmakla birlikte, ifadeleri en açık, delil getirmesi en doğru, söz dizisi de en kısa olanlardandır. Bu akide yeryüzünde büyük bir kabule mazhar olmuştur. İlim talebeleri ve incelemelerde bulunanlar bunu büyük bir
Sayfa 8 - 9-10 / Takva Yayınları
Tevhid-i Rububiyet
İlk defa Fatiha Suresi'nde yer alan “Rabbu’l-âlemîn” vasfı, Allah’ın kâinatın tek sahibi, bütün varlıktaki mülkün mutlak maliki, her şeyin tek yaratıcısı, yegâne iradecisi olduğunu ifade etmektedir. Bu anlayış, hakikî tevhit dersini verip, varlıkta ne varsa -deyim yerindeyse- iğneden ipliğe her şeyin yegâne yaratıcısının Allah olduğunu gösterir.
Selef Akidesinin Önemi (4)...
4- Selef akidesinin ayırıcı bir özelliği de açık ve anlaşılır olmasıdır. Çünkü bu akide tasavvur ve kavrayışta te’vil, ta’til ve teşbih (ileride açıklamaları gelecektir)’den uzak bir anlayış ve kavrayıştan hareketle kitab ve sünneti delil edinir. Bu akideye sarılan kimse Allah’ın zatı hakkında delilsiz söz söyleyip, helak olmaktan, Allah’ın kitabı ile Peygamberinin sünnetinin nasslarını reddetmekten kurtulur. Dolayısıyla bu akideye sahib olan kimse ilahi takdire razı olur ve huzur ile kadere boyun eğer, Allah’ın azametini takdir eder. Bu akide, mümini aklın güç yetiremeyeceği gaybi hususlar üzerinde düşünmek külfetinden kurtarır. O halde selef akidesi kolaydır, karmaşıklıktan ve anlaşılması zor hususlardan uzaktır.
Sayfa 7 - Takva Yayınları
34 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.