Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Epilepsi, Yani Sara

Sabiha Paktuna Keskin

Epilepsi, Yani Sara Hakkında

Epilepsi, Yani Sara konusu, istatistikler, fiyatları ve daha fazlası burada.
10/10
1 Kişi
4
Okunma
2
Beğeni
378
Görüntülenme

Hakkında

Anneler, size çok iş düşüyor. Prof. Dr. Sabiha Paktuna Keskinin yapmış olduğu çalışmalar sonucu ortaya çıkan Epilepsi, yani Sara epilepsili çocuk anneleri için mükemmel bir kılavuz niteliği taşıyor. Aynı zamanda bir epilepsi annesi olan Prof. Dr. Sabiha Paktuna Keskin Epilespili çocuk annelerinin epilepsiyi tanımaları gerektiğine inanıyorum. Çünkü oğlumun epilepsisi bana, düşmanı tanımadan savaşmanın, savaşı kaybetmek olduğunu öğretti diyor. Epilepsi hastalığının ne olduğundan, tedavi yöntemlerine kadar birçok konu başlığının ele alındığı Epilepsi, yani Sara epilepsiyi anne ve çocuk açısından ele alıyor. Hastalığın kişiler üzerindeki psikolojik yanının öneminin vurgulandığı kitapta annelere rehber niteliği taşıyan bilgiler yer alıyor. Epilepsi nedir, ne değildir? Nasıl tedavi edilir? Nöbet tipleri nelerdir ve nöbet sırasında neler yapılır? Doktorunuzu aramanızı gerektirecek durumlar nelerdir? Prof. Dr. Sabiha Paktuna Keskin bu soruların cevaplarının yanı sıra daha birçok konuya değiniyor. Prof. Dr. Sabiha Paktuna Keskin, gerçek olaylardan yola çıkarak kurguladığı kitabında, ev kadını bir annenin anlatımında tüm epilepsili çocuk annelerine sesleniyor. Epilepsiyi tanıyan biri olan Keskin, Oğlumun üç aylıkken geçirdiği ilk havalede yaşadığım yoğun duyguları anlatmam mümkün değil. Beni ancak böyle bir olay yaşamış anneler anlayabilir. Bir de çok sevdiği yakınının ölümüne şahit şahit olmuş biri diyor.
Tahmini Okuma Süresi: 2 sa. 21 dk.Sayfa Sayısı: 83Basım Tarihi: 2010Yayınevi: Boyut Yayın Grubu
ISBN: 9789752307469Ülke: TürkiyeDil: TürkçeFormat: Karton kapak
Reklam

Yazar Hakkında

Sabiha Paktuna Keskin
Sabiha Paktuna KeskinYazar · 11 kitap
Prof. Dr. Sabiha Paktuna Keskin, ilköğretim yıllarını 1955 yılında doğduğu Tekirdağ'da tamamladı. 1970 yılında İstanbul Robert Koleji'ne birincilikle girdi ve 1974 yılında mezun olduktan sonra Fulbright ve TÜBİTAK bursları ile ödüllendirildi. Stanford ve Rochester Üniversiteleri'nde okuma hakkı kazandı. Ancak kendi ülkesinde tıp eğitimi görmeyi tercih etti. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'nde; tıp tahsilini (1980), pediatri asistanlığını (1986), pediatrik nöroloji uzmanlığını (2002) ve profesörlüğünü (2006) aldı. Çocukların, ebeveynlerinin ve hatta evdeki köpeğinin davranışları bile ileri derecede dikkatini çekiyordu. Medical College of Wisconsin'da (1992) epilepsinin yanı sıra, anne karnında kokaine maruz kalmış bebeklerin davranışları konusunda çalışmalara katıldı. Pediatrik nöropsikiyatriye olan ilgisini bu şekilde bilimsel olarak pekiştiren Prof. Dr. Sabiha Paktuna KESKİN, kendini bu konuda da eğiterek Florida Technical Institute'da davranış bilimi dersleri aldı. Florida International Autism Research Center'da (2002) otistik çocukların davranışlarını inceledi. Prof. Dr. Sabiha Paktuna Keskin, Anneye Bağlanma (Attachment), Uygulamalı Davranış Analizi (ABA), Dikkat Yetersizliği, Disleksi, Hiperaktivite ve Dürtüsellik (ADHD), Epilepsi ve Çocuk Sağlığı ve Gelişimi konularında uluslararası platformda Türkiye'nin önde gelen profesörlerinden oldu. Keskin, profesyonel hayatı boyunca analitik çözümlemeci özelliği ile gündelik hayatta rahatlıkla uygulanabilecek kolay stratejiler ve öneriler geliştirerek, ailelerin çocukları ile olan davranışsal ve nörolojik sorunlarını çözebilmelerine ışık tuttu. Başta annelere olmak üzere, çocuk gelişimi alanındaki doktor ve eğitmenlere kaynak olacak 9 kitap yazdı, bu kitaplarında aile ve çocuk kaynaklı sorunlara çözümler üretti. Yayın aşamasında olan üç kitabı, yurtiçi ve yurtdışında yayımlanmış makaleleri vardır. Evli ve iki çocuk annesi olan Prof. Dr. Sabiha Paktuna Keskin, gerçek mutluluğun çocuk davranışlarının gizeminde yattığına inanır. Anne, pediatrist ve hatta pediatrik nörolog da olunsa, zihin becerilerini geliştirmeye özen gösterilmezse, çocuk davranışlarının anlamının çözülemeyeceğini düşünür. Bu mutluluğu yakalayabilmek için, önce çocuk beynini sonra da onun içini görebilmenin yollarını bilmenin gerektiğine inanır. Geleceğin yetişkini olan çocuğa bakarken, insanın kendisi ile karşılaşıvermesini de hoş bir sürpriz olarak nitelendirir.