Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Essays Gönderileri

Essays kitaplarını, Essays sözleri ve alıntılarını, Essays yazarlarını, Essays yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
284 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
19 günde okudu
Ralph Waldo Emerson, felsefe yazıları, hikaye ve şiir yazan birisi. Dindar ama gelenek savunucusu ve dogmatist değil. Açık görüşlü bir insan. Hinduların kutsal kitabi Vedalara ve Kuran'a yabancı değil, onlardan da bilgelik ve hakikat devşirmeye çalışmış İncil, Tevrat ve Zebur'dan yaptığı kadar. Tam kafama göre bir insan. İnsanlara
Essays
EssaysRalph Waldo Emerson · Magnus Verlag · 19878 okunma
Goethe'den alıntı
"Dindarlık bir amaç değil araçtır, ki onunla en pak içsel huzuru ve yüce eğitime ulaşmaya çalışırız."
Sayfa 280Kitabı okudu
Reklam
Goethe için söylüyor...
Dünyayı inşa eden o eski, ebedi ruh (Tanrı), bu adama başka kimsede yapmadığı kadar açık etti kendini.
Sayfa 280Kitabı okudu
Zenginliklerimiz tiksintimizi yok edemeyecek, kahkahalarımızda bir acılık olacak ve şaraplarımız ağzımızı yakacak. Yalnızca açık kapılarda tadını çıkardığımız ve her insana hizmet eden iyiliklerimiz bize gerçek anlamda faydalı olacak.
Sayfa 266Kitabı okudu
Napolyon, son dogma bükücü...
Mısır seferinde yemekten sonra üç, dört kişi belirleyip belirli bir konuyu savunmalarını ve karşı görüşü savunacak kişileri belirlemek üzere seçerdi. Konuyu kendisi belirler, kimi zaman konu teolojik sorular, kimi zaman farklı yönetim şekilleri, kimi zaman savaş sanatı olurdu. Bir gün gezegenlerde yaşam olup olmadığını sordu, başka bir gün dünyanın acaba yaşının ne olduğunu. Başka bir defasında dünyanın ateş veya su tarafından yok olma ihtimalini tartışmayı belirledi, yine başka bir zaman öngörülerin hakikatini veya yanıltıcılığını ve rüyaların yorumlanmasını. Din konusunda konuşmayı bilhassa çok severdi. 1806 senesinde Montpellier biskopozu Fournier ile teolojik konular hakkında konuştu. İki konuda anlaşamadılar, biri Cehennem, **diğeri de (Katolik) kilisesi dışındaki (insanların) kurtuluşunun mümkün olup olmadığı konusuydu.** Kayser (Napolyon) Josephine'ye (daha sonra) bu iki konuda bir kaplan (kelime olarak Seytan) gibi mücadele ettiğini, ve fakat piskopozun aynı konularda tavizsin oluşunu anlattı.
Sayfa 261Kitabı okudu
"Benim oğlum benim yerimi tutamaz; ben bile tutamazdım (tekrar gelecek olsam). Ben zamanın şartlarının bir ürünüyüm.
Sayfa 252Kitabı okudu
Reklam
Korona tedbirleri ayrı bir örnek..
Dünya tarihi kralların ve hükümetlerin işlemiş oldukları ahmaklıklar ile dolu. Onlar hakikaten acınması gereken bir insan sınıfı, çünkü hiçbir zaman nasıl davranacaklarını bilmezler. Dokumacılar ekmek için grev yaparlar, ne yapacağını bilmeyen kral ve bakanları onlara süngüler ile karşılık verirler.
Sayfa 252Kitabı okudu
Napolyon, savaş öncesi...
"Oğullarım, ölümden korkmayınız; askerler ölüme baş kaldırırlarsa, onu düşman sıralarının üstüne püskürtürler."
Sayfa 254Kitabı okudu
Napolyon. Nice kralda tam tersiydi...
Tulierien sarayında ikamet ederken sekreterine verdiği tembih anılmaya değer: "Gece odama mümkün mertebe az girin, bana iyi bir haberiniz varsa beni asla uyandırmayın; bunun acelesi yok. Ama kötü haber getiriyorsanız, beni hemen kaldırın; çünkü bu takdirde hiç vakit kaybetmeye gelmez.
Sayfa 255Kitabı okudu
Off. Bu kadar güzel ifade edilebilir ancak...
İnançlıların büyük olanları her zaman inançsız, pratik olmayan, fantastik, ateist, ve değeri olmayan insanlar olarak görülürler. [...] Hatta komşularının (çevresindekilerin) tanrısal öngörü ve ruhun ölümsüzlüğüne dair insanların ümitvar olması için değerli olan öğretiler bile onlar (Büyük olanlar) tarafindan onaylanacak şekilde (çevredekiler tarafından) dillendirilemez. Ama onun inkarı inancının çokluğundandır, azlığından değil. O dürüstlüğünden dolayı inkar eder. Şüpheciliğin zayıflığını ve ahmaklığını gerçekdışılık olarak lanse edilmesini tercih eder. Ben, der, kainatın ahlaki temelplanına inanıyorum, o, ruhların iyiliği için misafirperver şekilde dizayn edilmiştir; ama sizin dogmalarınız bana karikatür gibi geliyor; nasıl onlara inancımı güçlendirmek için çabalayayım? Kim diyebilir bunun soğuk ve inançsızca söylenen sözler olduğunu? Bilgeler ve yüce gönüllüler bunu söyleyecek değildir. Uzak bakışlı iyi iradelerini muzaffer bir sevinçle dolduracaktır, geleneğin ve sıradan inancın tüm alanını düsmana bırakacaktır gücünden biraz olsun kaybetmeden.
Sayfa 226Kitabı okudu
Reklam
Plato
Çok yoksul, fakat bir savaşçı gibi demirden ve birkaç zeytinle yaşayabiliyor, cok sıradan bir şekilde, kelimenin gerçek anlamıyla ekmek ve su ile yaşıyordu, dostları onu davet edip misafir etmediğinde. Kişisel masrafları oldukça azdı, ve hiç kimse onun yaşadığı şekilde yaşayamazdı. İç çamaşırı giymiyor, üst kiyafeti yaz-kış aynıydı, ve sürekli çıplak ayakla dolaşıyordu.
Sayfa 166Kitabı okudu
Plato
Gençler onu fazlasıyla seviyor ve onu alemlerine davet ediyorlar, ve o da sohbet için iştirak ediyor. O da onlar gibi içmesini biliyor, Atina'da (içkiye) en dayanıklı baştır; ve herkes içkiden sarhoş olup, sağa sola yatmaya başladığında, hiçbir şey olmamış gibi kalkıp gidiyor, ayık olan herhangi birisiyle yeni dialoglar başlatmak üzere. Kısaca; bizde eski kulağı kesik denilenlerden birisi.
Sayfa 165Kitabı okudu
Büyük ruhlar en kısa biyoğrafilere sahiptir. Kuzenleri (akrabaları) onlar hakkında ne anlatacaklarını bilemezler. Onlar yazılarında (okudukları ve yazdıkları ?) yaşıyorlardı, ev ve caddelerindeki yaşantıları pek ehemmiyetli değil ve sıradandı. [...] Plato bilhassa, dışsal bir biyoğrafiye sahip değil. Sevgili, eş veya çocuklara sahip idiyse, - bunlardan haberdar değiliz. Hepsini renklere ufaladı. Iyi bir ocak nasıl ki kendi dumanını yakarsa, bir filozof da kaderinde değerli olan ne varsa ruhunun eserlerine dönüştürür onları.
Sayfa 149Kitabı okudu
Bir filozof salt bir filozoftan fazlası olmalı. Plato bir şairin tüm özellikleri ile donatılmış, evet bir şair olarak en yüksek basamakta ve (gerekli olan lirik ifade gücünden mahrum olduğunu sansam da) sırf şairlik yeteneğini başka bir amaç için kullanmak istememiş olduğundan dolayı bir şair değil.
Sayfa 149Kitabı okudu
Dünyevi kitaplar arasında sırf Plato (Halife) Ömer'in Kuran için söylediği fanatik övgüyü hakediyor: "Kütüphaneleri yakabilirsiniz, çünkü onların sahip oldukları kıymetli ne varsa bu kitapta yazılıdır".
Sayfa 147Kitabı okudu
204 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.