Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ey Türk İşte Düşmanın

Cevat Rıfat Atilhan

Ey Türk İşte Düşmanın Hakkında

Ey Türk İşte Düşmanın konusu, istatistikler, fiyatları ve daha fazlası burada.
0/10
0 Kişi
3
Okunma
Beğeni
674
Görüntülenme

Hakkında

Fatih Sultan Mehmet Han’ı zehirlemekle başlayan ve arkası kesilmeyen suikastlara devam eden Yahudi ihaneti son darbesini meşrutiyete geçtiğimiz günlerde, 31 Mart faciasının düzenlenmesinde; 1. Dünya Savaşı’nda, Sina cephesindeki casusluklarıyla Arabistan’da vurmuş, Basel’de verdiği karar gereği imparatorluğumuzu parçalamış, enkazı üzerinde David’in saltanatını kurmuştur. Siyasi, ekonomik ve sosyal iğrenç emellerini pervasızca ilan etmiş, sınırının Nil’den Fırat’a kadar olduğunu açıklamıştır. Orada da duramayacağı aşikardır. Onun ve yataklarının faaliyeti sona ermedikçe, onların kötülüklerine son verilmedikçe huzur asla gerçekleşemez.
Tahmini Okuma Süresi: 6 sa. 48 dk.Sayfa Sayısı: 240Basım Tarihi: 2006Yayınevi: Etna Kitap
ISBN: 9789944420044Ülke: TürkiyeDil: TürkçeFormat: Karton kapak
Reklam

Yazar Hakkında

Cevat Rıfat Atilhan
Cevat Rıfat AtilhanYazar · 17 kitap
Cevat Rıfat Atilhan, Bülent Oran, Ahmet Atilhan, Atilla Atilhan ve iki kız babasıdır. 1892 yılında İstanbul Vefa'da doğan Atilhan'ın çocukluğunun ilk yılları Şam'da geçti. Atilhan'ın babası Rifat Paşa Şam mutasarrıfıydı. Doğduğu şehir olan İstanbul'a gelerek burada ilkokula başladı. İlkokulu bitirmesinin ardından Kuleli Askeri Lisesi'ne girdi. Birinci Dünya Savaşı'nın başlaması ile birlikte Mersinli Cemal Paşa'nın emrine verilen Atilhan, Sina ve Filistin Cephelerinde bulundu. Türk Kurtuluş Savaşı'nda Zonguldak-Bartın ve Havalisi Cepheleri kumandanlığına tayin edildi. Türk Kurtuluş Savaşı'nın ardından ordudan ayrılarak yazı hayatına başladı. 1942 yılında dönemin hükümeti, bir darbenin hazırlandığı düşüncesindeydi. Atilhan'da tutuklandı ve 11 ay hapsedildi. Fevzi Çakmak'ın yaptırdığı inceleme sonucunda Atilhan serbest bırakıldı. Ancak 1952 yılında Malatya'da Ahmet Emin Yalman'a yapılan suikastin ardından tekrar tutuklandı ve 11 ay 15 gün tutuklu kaldı. Tek parti döneminde Türkçülük ideolojisine yakın olan Atilhan 1946 yılından itibaren İslami düşüncenin en önemli iki fikir dergisi olan Sebilürreşad ve Büyük Doğu'da yazılar yazdı. Gerek yazıları gerekse siyasal etkinliğiyle o dönemde güç kazanmakta olan İslami hareketi büyük oranda etkiledi. 1945 yılında Milli Kalkınma Partisi, daha sonra 1947'de kurulan Türk Muhafazakar Partisi ve de İslam Demokrat Partisi'nin kurucuları arasındaydı. Sonrasında Necip Fazıl ile tekrar hapise atıldı. Atilhan'ın eşi ve kız çocukları başörtü takmazlardı. 1964 yılı Ağustos ayında Somali'de toplanan İslam Devletleri Kongresi'ne davet edildikten sonra kongrenin İcra Komitesi Başkanlığı'na seçildi. Bu görev onun son göreviydi. Atilhan, 4 Şubat 1967 tarihinde geçirdiği kalp krizi sonucu öldü.