Her gün asıl mutluluk gelecekmiş gibi bir özleyişle ertesi günü beklerken, onlar sonsuz uzayıp giderek acıklı bir hüsrandan, elemlerden başka bir şey ele geçmediğini görmekten oluşan karanlıklar onu da yıkıp, harap ediyordu.
Ah, niçin ondan hep elinden gelmeyen şeyler isteniyor, hiç onun arzusu sorulmadan, ne kadar ıstırabı olduğu merak edilmeden niçin ona böyle eziyet ediliyordu?
"Bir gün kendisinin de ölme ihtimalini...Dünyada üç saniyelik bir misafir olduğunu, bu misfirliğin böyle dertli ve acı şeylerle berbat edilmesinin ne kadar yazık ve zahmete değmez sıkıntıları bulunduğunu düşündü."
"Sende bir şey var, öyle bir şey ki, hiçbirinde rast gelemiyorum. Bu öyle bir şey ki, işte bütün endişelerim senin yanında yok oluyor. Ruhuma bir şifa sakinliği geliyor."