Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Fatih'in Entelektüel Portresi

İsmail E. Erünsal

Sayfa Sayısına Göre Fatih'in Entelektüel Portresi Sözleri ve Alıntıları

Sayfa Sayısına Göre Fatih'in Entelektüel Portresi sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre Fatih'in Entelektüel Portresi kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Topkapı Sarayı'ndaki kütüphane kurulmadan önce Fatih'in kendi kitaplarından oluşan bir kütüphanesinin olduğunu biliyoruz. Şehzadeliği döneminde Manisa'da oluşturduğu kütüphaneyi daha sonra Edirne Sarayı'na götürüyor."
Sayfa 6 - Timaş YayınlarıKitabı okudu
"Fatih'in Topkapı Sarayı'nda kurduğu kütüphanede İslâmî yazmalar dışında Grekçe, Latince, Ermenice, Süryanice, İtalyanca ve İbranice yazma eserleri de görüyoruz."
Sayfa 7 - Timaş YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Fatih’i yalnızca siyaseten başarılı bir lider olarak değerlendirmek onun hayat hikayesine ve ardında bıraktığı kültürel mirasa haksızlık etmek olur.
Fatih'in Topkapı Sarayı'nda kurduğu kütüphanede İslâmî yazmalar dışında Grekçe, Latince, Ermenice, Süryanice, İtalyanca ve İbranice yazma eserler de görüyoruz. Bunların bir kısmı muhtemelen Bizans'tan kalmış, bir kısmını ise Fatih, kopya ettirme, tercüme ve satın alma yoluyla Saray Kütüphanesi'ne dahil ediyor.
İlk önce şunu söyleyeyim: Fatih'i yalnızca siyaseten başarılı bir lider olarak değerlendirmek onun hayat hikâyesine ve ardında bıraktığı kültürel mirasa haksızlık etmek olur. Fatih, aldığı ileri seviyedeki eğitim ile kültür, sanat ve edebiyat alanlarında da lider olmuş isimlerden biridir. Genç yaşta Doğu ve Batı kültürüne nüfuz edebilecek önemli bir bilgi birikimi kazanıyor. Görsel sanatlarla ve șiirle ilgileniyor; yazdığı şiirler bir divan oluşturuyor. İslâm kültürüne son derece hâkim, bunun yanı sıra eski Yunan ve Roma'nın kültür mirasıyla da yakından ilgili..
"Eski Yunan tarihine ve özellikle kendisi için bir model olarak gördüğü Büyük İskender'in hayatına oldukça meraklı olan Fatih; her gün Flavius Arrianus'un Anabasis of Alexander the Great adlı eserini okutturuyordu."
Sayfa 8 - Timaş YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Fatih Sultan Mehmet 1453 yılında İstanbul’u fethettiğinde şu düşüncedeydi:
İstanbul’u kurmak istediği cihanşümul imparatorluğun hem idari merkezi hem de bir kültür başkenti haline getirmek.
Fatih tarihte imparatorluk kurucularının vasıflarını taşır, dünya hâkimiyetini amaç edinmiş kudretli bir asker ve geniş görüşlü bir kültür adamıdır. Fatih’in bütün hareketlerine, amansız önlemlerinde olduğu kadar ilmi ve sanatı himaye ve teşviklerinde şu esas fikir hâkimdir: Devletini her bakımdan dünyanın en üstün ve kudretli imparatorluğu haline getirmek.*
Sayfa 13 - *Halil İnalcık
Fatih’in İstanbul’u bilimsel anlamda merkez yapmak amacı doğrultusunda İslâm ülkelerinden ve Batı’dan birçok ilim adamı ve sanatkârı davet etmiş ve bizzat katıldığı ilmî tartışmalarla sarayının bir ilim meclisi haline gelmesini sağlamış ve ulemanın hâmisi olmuştur. Bu mekânda din, felsefe ve bilim sahasında yapılan araştırmalar günümüze yazılı olarak ulaşmış olup, bu evsafıyla kendisi Doğu’da yeni bir Rönesans hareketinin müjdecisi olarak görüşmüş ve özellikle Batılı yazarlar onun bu yönüne sıklıkla vurgu yapmışlardır.
Fatih'in Batı medeniyetinin bilgi birikimini elde etmek için yaptığı faaliyetleri Saray'ın dört duvarının içine ve kendi özel hayatına münhasır olarak kalmıştır. Osmanlı tebaası ne resim ve madalyonla ne de Geç Antik Çağ'ın felsefesi, tarihi ve kültürüyle ilgilenmiştir. Fatih de bu konuda hiçbir çaba göstermemiş, Saray dışında İslâmî ilimlere, İslâm kültürüne, sanatına, şiir ve edebiyatına vâkıf bir İslâm halifesi gibi davranmiştır.
29 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.