Fedai: Cepheden Sehpaya Yakup Cemil
İlyas KaraFedai: Cepheden Sehpaya Yakup Cemil Gönderileri
Fedai: Cepheden Sehpaya Yakup Cemil kitaplarını, Fedai: Cepheden Sehpaya Yakup Cemil sözleri ve alıntılarını, Fedai: Cepheden Sehpaya Yakup Cemil yazarlarını, Fedai: Cepheden Sehpaya Yakup Cemil yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Durum genç adamın yüreğini burkuyor, Türk'ün makus talihi içini parçalıyordu.
Sayfa 168Kitabı okudu
Birileri vurgunu vuruyor, servetine servet katıyordu. Rüşvet her yeri sarmış, asayi kaybolmuş, sokaklar güvenilir olmaktan çoktan çıkmıştı.
Sayfa 168Kitabı okudu
Bir zamanlar Meclis-i Mebusan' da mebusluk yapan, insan hakları, demokrasi, adem-i merkeziyet ve insan hakları şövalyesi(!) Karakin Pastırmacıyan tarafından örgütlenen ve Rusya'nın desteğini arkasına alan Ermeni çeteleri ordumuza kayıplar verdirmekle kalmıyor, eli silah tutan gençleri cepheye koşan köylere saldırıyor, kadın, yaşlı, çocuk demeden masumların kanına giriyor, genç kızlara tecavüz ediyorlardı
Sayfa 161Kitabı okudu
YAKUP CEMiL'İN GEÇİRDİĞİ ÖLÜM TEHLİKESİ
Yakup Cemil, Ardahan'a saldırmadan önce kendisine beyaz bir at hediye etmişlerdi.Ama Yakup Cemi! hediyeyi kabul etmekle birlikte bu ata binmemiş, kendi atını tercih etmiş, çatışma sırasında bu atı başka bir arkadaşına vermişti.İlginçtir bu ata binen adam çatışma sırasında şehit olmuş, olay bazı şüpheleri de beraberinde getirmişti. Acaba olay Ruslar'ın bir komplosu olabilir miydi?
Yakup Cemil'in Ardahan çatışmalarında bu ata binmemesi bir tesadüf eseriydi. Belki de onun ömrünü bir yıl daha uzatmıştı. O ölümün üzerine gittikçe sanki Azrail ondan kaçıyor gibiydi.
Sayfa 158Kitabı okudu
Doktor Bahaettin Şakir Bey
Bahaettin Şakir Bey vatanı için hiçbir fedakarlıktan kaçınmayan yüksek karakter sahibi bir devlet adamıydı.Teşkilatçılığının yanında dürüstlüğü ve devlet malını korumaktaki titizliği ile kendini gösteren Bahaettin Şakir Bey;eline geçen bütün parayı Trabzon ve Artvin' deki kuvvetlerin donanımına harcıyordu.Öyle ki;bir Ermeni'nin kurşunuyla Avrupa'da can verdiğinde üzerinden on para bile çıkmamıştı.
Sayfa 157Kitabı okudu
- Otur bakalım şu iskemleye... dedi.
Hıfzı iskemleye oturdu. Yakup Cemil, valizinin üzerinde duran bir kangal ipi işaret etti.
- İpi alın. Şunu koltuk altlarından geçirerek kollarını, bacaklarını sımsıkı bir iple bağlayın, kıpırdayamasın. Yakup Cemil, teneke kutusunu katilin tepesine koydu, berbere:
- Cafer! dedi. İşte tam bu kapağın örteceği kadar yeri tıraş edeceksin, dışarısına dokunma... Hem sinekkaydı perdah isterim ha!
Hıfzı! dedi. Seni söyleteceğim. Fakat şunu iyi bil, yapacağıma dayanamayıp söylersen sonra seni çok kötü şekilde öldüreceğim.
Hıfzı iskemlede sımsıkı bağlı bekliyordu.Tıraş işi bittikten sonra Yakup Cemil yanındakilerden birine emretti:
- Git, bana beş on tane bit getir.
Elinde bitlerle gelen adam, Yakup Cemil'e dönerek:
-Getirdim beyim! dedi.
Yerinden kalkan Yakup Cemil, bitleri tenekenin boş yerinden zanlının kafasına boşalttı.
Bu minnacık hayvanlar zanlının beynini oyarken az önceki mağrur ve korkusuz adam gitmiş, yerine zavallı biri gelmişti. Hıfzı'nın boğazından hırıltılar çıkıyor, ne dediği anlaşılmıyordu, rengi sapsarı idi.
Sayfa 146Kitabı okudu