Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Firavun Kahta’da

Servet Sağlam

Firavun Kahta’da Sözleri ve Alıntıları

Firavun Kahta’da sözleri ve alıntılarını, Firavun Kahta’da kitap alıntılarını, Firavun Kahta’da en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Olayları bir bütün olarak göremediğimiz için anlam veremiyoruz. Her şey bize saçma geliyor olabilir. Gerçekler çoğu zaman bulanık perdelerin arkasında gizlenir. Perdenin ardındaki gerçekleri ancak aklını ve sezgilerini kullanabilenler görebilir.
Abuzer: "Bir de baktım ki 40 yıl geçmiş. Bana sorarsan bir hafta geçmiş gibi. Çünkü sadece 4 gece yattığımı hatırlıyorum orada." Fatma Kadın: "Sana 4 gece bize 40 yıl oğul. 40 yul geleceğin yolu bekledim durdum. 40 yıldır dua ediyorum "Allah'ım Abuzer'imi bana bağışla," diye, 40 yıl..." - Duaların kabul oldu işte aney. Bak geldim işte. En kısa zamanda yanınıza gelmek istiyorum, hem de yeni geline. - Yeni gelin, ha? - He ana, yeni gelin. Japon değil ama Malatyalı, adı Gülşen. Mağarada nişanlandık bile. - Vay benim akıllı oğlum, dört günde kızın gönlünü ettin ha!
Sayfa 201Kitabı okudu
Reklam
Hamo, Abuzer’in donup kalmış bir vaziyette aval aval kendine baktığını fark etti. Telefonu alıp masanın üzerine koydu. Abuzer’in gözü hâlâ bu aletteydi. Hamo durumu anladı. — Bunu merak ediyon de mi? — He valla, fotoğraf makinesi değil miydi o? — Bunun adı cep telefonu, Abuzer. — Cep telefonu mu? Demek caddede insanların elinde oynayıp durduğu, kulaklarına götürdüğü bu acayip aletin adı cep telefonu ha? — Hee ya. Bununla telefon ediyon, fotoğraf çekiyon, internete falan girebiliyon, öyle bi’ şey işte. — Nereye giriyon nereye? — İnternete yav. — O ne? — Sana nasıl anlatayım bilmem ki, şey işte internete giriyon, sörf yapıyor, haber okuyon, şarkı türkü dinliyon, film seyrediyon falan filan. Abuzer hiçbir şey anlamamıştı. İnternete girmeyi suya girmek gibi bir şey zannediyordu.
Sayfa 174Kitabı okudu
Evet anne, ne kadar doğru söylüyorsun. Bazen çok şey bilmek insanı köreltiyor, düşüncekerini daraltıyor. Bildiklerine, ön kabullerine, yargılarına takılıp kalıyor insan. Bildiğinin dışında hiçbir gerçek ve olasılık yok zannediyor. Bazen insanın tüm bildiklerini unutup yeni baştan düşünmesi gerekiyor, değil mi?
Sayfa 205 - MahmutKitabı okudu
...Demek ki güneş insanların algılarına, bulundukları konuma göre aynı anda, aynı saniyede binlerce farklı anlamlar kazanıyor. Konfüçyüs der ki, “Kimi mutluluğu yukarıda arar, kimi de aşağıda. Halbuki mutluluk insanlarla aynı hizadadır.” Algılarımızı fark edip değiştirebilirsek, her duruma ve olaya göre konumumuzu ayarlayabilirsek güneş ne yakar ne dondurur. Güneşi içimizde hissedelim ki bizi hep ısıtsın.
- Bakınız neler yazılmış, okuyayım size: "Firavun'la savaşan Abuzer, Firavun'u kendi mızrağı ile öldürdü" - Daha neler, tövbe tövbe, yalan söylüyor bunlar, Abdülkadir.
Sayfa 214Kitabı okudu