Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gece Olmadan!

Nahid Sırrı Örik

En Eski Gece Olmadan! Sözleri ve Alıntıları

En Eski Gece Olmadan! sözleri ve alıntılarını, en eski Gece Olmadan! kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bir ara ıslık çalarak yürümekte olduğunu ve savrukluk edip birkaç kişiye birden çarptığını fark ederek kendi nefsiyle alay da etti.Bu hâlin,bu değişmelerin sebebini ilk önce anlayamamıştı.Sonra anladı ve hiçbir dehşete düşmeyerek ilk önce sevinçle,hatta gururla başını yükseklere kaldırdı.Âşık olmuştu. Bir delikanlı gibi,görür görmez,bu işin önünü arkasını hiç düşünmeden âşık olmuştu.Ve elli beş yaşında idi. ...Nihayet ölümden evvel ve tamamıyla ihtiyar olmadan,her şey bitmeden,gece olmadan evvel aşkı tadacaktı.Hiç değilse ıstıraplarıyla,henüz çekmeye takati varken tadacaktı.
Başını pencerelere çevirdi ve sanki ilk defa gördüğü bir şeymiş gibi, Boğaz'ın ta Marmara'ya kadar uzayan manzarasını, Arnavutköy'ünü, Vaniköy'ünü, ta Üsküdar'da Şemsipaşa'ya kadar Anadolu sahilini bir müddet seyre koyuldu.
Sayfa 11
Reklam
(...) sadece kendine, kendi kaderine ağlıyordu...
Sayfa 15
Hemen hemen unutulmuş sanılan şeylerin, hem hiç de mühim olmayan bir sebebin tesiri altında birdenbire canlanıverişleri, hayatın en olağan şeylerinden biridir...
Sayfa 28
... Büyükada'da, o dünya cennetinde bir pansiyona yerleşecek, ta sonbahara kadar orada kalacaklardı.
Sayfa 79
"Herhâlde düğünümün siz gitmeden yapılmış olmasından memnunum. Sizin başınızı çevirip bakmaya bile tenezzül etmemiş olduğunuz kızın pekâlâ bir koca bulabildiğini görmüş olarak gidiyorsunuz!" demişti.
Sayfa 75
Reklam
Ne Anneler Var!
İlk günden itibaren, aman kızım, bu işi sürünce­mede bırakma, demir tavında dövülür; herifin sana karşı zaafının ebedi olacağı ne malum; henüz sevdasının ateşli devresi geçmeden karısından bu adamı ayırt, diye kendim söyledim, kendim işittim. Boş yere dilimde tüy bitti. İşte iki buçuk senelik bir gayret, bir fedakarlık boşu boşuna gitti, havalara uçtu!
Ankaralılar için...
Şimdi Yenişehir diye arşınına avuç dolusu paralar verilen bu yer, eskiden bir toz ve bir çamur deryasından, dönümü beş para etmez bir düzlükten ibaretti. Dikmen arkasındaki iki gölün suları kışın taştıkça vadilerden geçip buralara yayılırdı ve Çankaya ile Dikmen bağlarında oturanlar merkeplerine binip şehire gider gelirken burada bir dakika eğlenmeye tenezzül etmezlerdi.
Bir gün, bir saat bekleyemeden harekete geçen, cüret eden ve bazen isticalleri yüzünden her şeyi kaybedenler, ancak gençler, önlerinde bütün bir hayat, adeta hiç el sürülmemiş, hiç dokunulmamış bir hayat bulunanlardır. Hayatlarının bitmesine, gecenin inmesine ancak birkaç yılları, hatta kimbilir belki birkaç ayları kalmış olan insanlarda ise sonsuz ve sarsılmaz sabırlar, yarının bugünden iyi şartlarda gelebileceği hakkında da nihayetsiz ümitler vardır.
Sayfa 136Kitabı okudu