Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gerçek Hayat - Sayı 797

Gerçek Hayat Dergisi

Gerçek Hayat - Sayı 797 Hakkında

Gerçek Hayat - Sayı 797 konusu, istatistikler, fiyatları ve daha fazlası burada.
4/10
1 Kişi
1
Okunma
Beğeni
275
Görüntülenme

Hakkında

Bir direnç merkezi gibi hareket etmek Suriye’deki ortak işgal harekatı Türkiye sınırlarını zorluyor. Rusya ve İran, sınırın sıfır noktasında Türkiye’yi adeta boğmaya ayarlı bir varlık inşa ediyor. Hiçbir ülke, böyle bir tehdide kayıtsız kalamaz, bunu sessizlikle karşılayamaz, “Suriye toprağı” diyerek yaklaşan tehlikeyi kendi sınırlarında bekleme basiretsizliğine teslim olamaz. Bu, tarihsel bir zaaf olacaktır. Ülkenin birliğini, bütünlüğünü tehdit eden, “ortak ülke” kanaatini yerle bir eden böyle bir tehlikeyi suskunlukla beklemek, yarının Türkiye’sine vereceğimiz hesabı zorlaştıracaktır. Üstelik tehdit sınırlarımızda değil, iyi bakarsak sınırlarımızın içine kadar gelmiş, ülke içinde bir “iç savaş” senaryosu olarak olgunlaştırılmaktadır. Suriye’nin Kuzeyi’ndeki PKK/PYD varlığı Türkiye ile hem Suriye’de hem Türkiye içinde savaşmaktadır. Bu savaşa komşularımız destek vermekte, “müttefiklerimiz” destek vermektedir. Onlara silah sağlamakta, onları eğitmekte, hedefleri belirlemekte hatta savaşı bizzat onlar yönetmektedir. Cizre’de, Sur’da insanlarımıza, güvenlik birimlerimize yönelen silahlar, sıkılan kurşunlar komşularımızdan “müttefiklerimiz”den gelmektedir. Öyleyse bir durup aslında ne olduğunu görmek zorundayız. Bunu sorgulamak, iyi anlamak, bu tehdide karşı harekete geçmek zorundayız. Bugünlerde atmamız gerekip de atmadığımız her adım yarın bu ülkeye de millete de çok ağır faturalar ödetecektir. Siyasetçinin, güvenlik mensubunun, gazetecinin, aydınların, kanaat önderlerinin kısaca gözü açık, kulağı duyan ve dili dönen herkesin sorumluluğunu yerine getirmesi gerekir. Bugün sınırlarımıza dayanan tehdit yarın Anadolu içlerine kadar, Karadeniz kıyılarına kadar yayılacaktır. Biz bu ülkenin gücüne, basiretine, tarihsel tecrübelerine, siyasi aklına, entelektüel zekasına, savunma gücüne inanıyoruz. Bu tehditlerle yüzleşebileceğimize inanıyoruz. Kaygımız sadece çok daha az zararla bu işlerin üstesinden gelme telaşımızdandır. Bize harita dayatanları, coğrafyaya yeni harita çizenleri, hızlarını alamayıp Anadolu’yu da yeniden şekillendirmeye çalışanları büyük bir sürprizle şok edecek durumda olduğumuzun farkındayız. Gerçek Hayat yerlidir, Türkiyelidir, coğrafyayı bir bütün vatan olarak görür. Bu yüzden bu tür oyunların hepsine duyarlıdır. Yeri geldiğinde sağlam bir kale, bir direnç merkezi gibi hareket edecektir. Bu yüzden de, ülkemizi, coğrafyamızı, değerlerimizi, insanlarımızı ilgilendiren, onların ortak iyiliği ve endişeleri her zaman Gerçek Hayat’ın önceliğidir. Bu duyarlılığımızı hiçbir zaman kaybetmeyeceğiz. Bu duyarlılığın yaygınlaşması için yazarlarımızla haber dosyalarımızla, söyleşilerimizde mücadele içinde olacağız. İran-Batı anlaşması bu sayımızın esas konusunu teşkil ediyor. Devrim’den bu yana bütün tezlerini küresel sistemle çatışma üzerine kuran, bu çatışmadan güç devşiren İran’ın “Büyük Şeytan”la anlaşması devrimin bitişinin ilanıdır. Ama bölgesel düzeyde son zamanların en büyük jeopolitik değişimidir, bölgesel güç haritalarını sarsacak ölçektedir. Türkiye’de, devrim sonrası İran’a bakışla bu yeni duruma göre bakış nasıl, sorguladık. Özellikle İslami çevrelerin İran’ı defterden sildiğini gördük. Tahran yönetiminin “İslam iç savaşı”na ayarlı bir güç olarak zihinlere yerleştiğini fark ettik. Tacikistan’da tuhaf gelişmeler oluyor. Erkeklerin zorla sakalları kesiliyor, kadınların başları zorla açılıyor. Tacik yönetimi Türkiye’deki 28 Şubat benzeri bir proje uyguluyor. Dosya konularımızdan biri de bu oldu. Farkettik ki, Tacik yönetiminin derdi İslamcıları tasfiye etmekten çok Rusya ve İran denkleminin ülke içinde uyguladığı yeni bir dizaynmış. Şaşırdık mı; elbette hayır! Gerçek Hayat’ın kendine özgü ve gerçekten çok iyi bir yazar ekibi var. Her hafta, yayın öncesi okumaktan keyif aldığım yazılar yayınlıyoruz. Bir tercih yapmıyorum ama bu sayıda Murat Zelan’ın, Türkiye’yi ziyaret eden Jeo Biden ve “Amerikan muhipleri cemiyeti”nin loser gazetecilerini konu alan yazısını okurken siz de gülümseyeceksiniz. Ayrıca Selçuk Türkyılmaz’ın Alev Alatlı-Chomsky tartışması üzerine yaptığı okumanın derinlemesine bir tartışmayı hak ettiğini düşünüyorum. Yazarlarımıza, yayın desteği verenlere ve mutfakta işin çilesini çeken arkadaşlarıma minnettarım. Haftaya görüşmek üzere… İbrahim Karagül Gerçek Hayat Dergisi Genel Yayın Yönetmeni
Basım Tarihi: 2006Yayınevi: Diyalog Dergi Yayıncılığı A.Ş.
ISBN: YokÜlke: TürkiyeDil: TürkçeFormat: Karton kapak
Türler:
Reklam

Yazar Hakkında

Gerçek Hayat Dergisi
Gerçek Hayat DergisiYazar · 41 kitap
2000 yılında yayın hayatına başlayan Gerçek Hayat dergisi, uzun yıllar siyasi düşünce alanındaki önemli bir boşluğu doldurdu. İlk olarak Hakan Albayrak’ın önderliğinde çıkan haftalık dergide, dünden bugüne İsmet Özel gibi birçok değerli isim yer aldı. Gerçek Hayat, yayın hayatına başladıktan çok kısa süre sonra geniş kitlelerce sahiplenildi. Ülkesinin derdiyle dertlenen, İslam dünyasının sıkıntılarını şahsî meselesi sayan ve bunun için mücadele edenlerin sözcüsü oldu. 28 Şubat’ın fırtınalı ortamında dimdik ayakta durarak Müslümanların fikri savunusu hâline geldi. Bu siyasî gâyenin haricinde, 15 yıl boyunca genç ve heyecanlı kalemlere sayfalarını açarak okul vazifesi gördü, bugün bile çok canlı olan bir “Gerçek Hayat ruhu” oluşmasını sağladı. Özellikle İslamcı düşünce sahasında hâlâ rakipsiz olan ve Türkiye’nin haftalık mecmuası olan Gerçek Hayat, 2016 yılında Albayrak Medya Holding bünyesine katıldı. Aralık 2018’den bu yana ise Kemal Özer’in genel yayın yönetmenliğinde yoluna devam ediyor. Kemal Özer (Genel Yayın Yönetmeni) Yvonne Ridley (İngiliz Müslüman gazeteci) Barış Tarımcıoğlu Ömer Kayani Yusuf Armağan Hasanali Yıldırım Selçuk Türkyılmaz Mehmet Ali Tekin Abir En Nahas (Suriye) Gerçek Hayat’ta yazıyor! Özel dosyaları ile dopdolu bir Gerçek Hayat’a abone olmanız durumunda da her Pazartesi masanıza geliyor.