Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Germinal

Emile Zola

Germinal Gönderileri

Germinal kitaplarını, Germinal sözleri ve alıntılarını, Germinal yazarlarını, Germinal yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Patronlar hep aynı...
Siz beş santim zam istiyorsunuz, bunu hakettiğinize inanıyorum, ama ben veremem bu parayı size, çünkü mahvolurum verirsem. Şunu anlamanız gerekir ki, sizin yaşayabilmeniz için önce benim yaşamam gerekli. Bende gücümün sınırındayım. En küçük bir maliyet artışı duman eder beni. Hatırlarsanız iki yıl önceki grevde zam talebinizi kabul ettim. Ama o zaman gücüm vardı buna, yinede sarstı beni bu zamlar. İki yıldır toparlayamıyorum kendimi, bugünde gelecek ay alacağınız ücretleri nereden bulacağımı bilemiyorum. Bunu düşünmektense kapatmayı yeğlerim burasını. Chaval büyük bir içtenlikle işlerinden bahseden bu patronun karşınızda pis pis sırıttı.Ötekilerse, patronun bu kadar işçinin sırtından para kazanamamasına akıl sır erdiremediklerinden, bu masala inanmak istemiyor, başlarını öne eğiyorlardı ısrarla.
Bakanlara rüşvet dağıtılabilmesi için, soyluların ve burjuvaların ziyaretler verebilmesi ya da şöminelerinin başında rahatça yiyip içebilmeleri için baba oğul bir yığın insan madenlerde ölüp gidiyorlardı.
Reklam
Haksızlık dayanılmaz hale gelmişti, yedikleri bir lokma ekmeğe bile göz dikildiğine göre, kendi haklarına sahip çıkmak zorunda kalacakları gün yaklaşıyor demekti.
O güzel günlerin bir an önce gelmesini isteyen insanların sabırsızlığı, bir mezar gibi dört bir yanlarını çeviren şu kör olası yoksulluktan sıyrılıp, kendilerine düşen yeryüzü mutluluğunu tatmak isteyen kişilerin heyecanıydı bu.
Efendilerinin arabasına binip kasabaya alışverişe giden beyaz önlüklü aşçı hepsini çileden çıkarmıştı. İşçiler açlıktan geberirken, beylerimiz balıksız edemiyordu demek? Ama dur sen, bu iş böyle gitmez, her zaman papaz pilav yemezdi: Günün birinde talih yoksullara da gülecekti elbet.
Anlıyor musunuz? Her şeyi kökünden yıkıp yerle bir etmedikçe, açlık sonsuza dek sürüp gidecektir! diye devam etti. Evet, azizim! Anarşi, başka bir şey değil, yalnız anarşi! Yeryüzü kanla yıkanıp yangınla temizlenmeli!..
Reklam
Ücretleri yükseltmek kolay mı? Çelik gibi bir kâr yasası onları en alt düzeyde, yani işçilerin ölmemesini ve bol bol çocuk yapmasını sağlayacak düzeyde tutuyor... Biraz daha düşürseler işçiler açlıktan geberir, yeni gelen işçilerse daha yüksek ücret ister. Biraz yükseltmeye kalksalar, işsiz sayısının çokluğu buna engel olur... Boş kursaklar dengesidir bu, arkadaş, işçilerin tepesinde dolaşan açlık tehlikesinin doğurduğu bir dengedir.
Seçildikten sonra gidip göbeğini şişiren, yoksulları eski pabucundan bile az düşünen ensesi kalınlara oy vermek kimsenin karnını doyurmuyordu. Hayır, hayır, bu iş böyle sürüp gidemezdi, yasalar yoluyla, kimsenin burnunu kanatmadan, dostça bir anlaşmaya vararak mı olurdu, yoksa her şeyi yakıp yıkarak, birbirlerini yiyerek, vahşice mi, mutlaka bir çözüm yolu bulmak gerekiyordu. Kendileri değilse bile çocukları görecekti o günleri, içinde bulundukları yüzyıl sona ermeden yeni bir devrim, hem de bu kez işçi devrimi olacak, toplum temelinden sarsılıp yıkılacak, sonra onun yerine daha temiz, daha adil bir toplum kurulacaktı.
Emekçiler yüz yıldır hızla artan zenginlik ve rahatlıktan paylarını alabilmişler miydi? Hadi bakalım, özgürsünüz artık diyerek bir köşeye atmışlardı zavallıları: Evet, açlıktan ölme özgürlüğüne sahiptiler, onlar da bol bol kullanıyorlardı bu özgürlüğü.
Söndür mumu, düşüncelerimin ne renkte olduğunu görmen gerekmez.
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.