Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gertrud Gönderileri

Gertrud kitaplarını, Gertrud sözleri ve alıntılarını, Gertrud yazarlarını, Gertrud yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Madem bizi sevindirecek başka şeyimiz yok, kendilerine sevimli birkaç şey buyur edelim ki şu duygusuz insanlar yaşamın yalnızca yüzeysel bir şey olmadığını anlayabilsinler. Madem kendimizle bir yere varamıyoruz, içlerinde boşu boşuna duran gücü başkalarına sezdirmeden gönlümüz rahat etmeyecektir.
Gönlün kapısı olsa , üstünde şöyle yazardı: Gir ama, incitme ..
Reklam
Erkekleri görüyordum; bugün arzuyla, yarın bıkkınlıkla kahroluyor, yana yakıla seviyor, sevgilere hoyratça son veriyor, hiçbir sevgiye güven beslemiyor, hiçbir sevgide mutluluğu bulamıyorlardı. Kadınları görüyordum sevgiden yanıp tutuşan; aşağılanmaları ve dayakları sineye çekiyor, sonunda kapı dışarı ediliyor, ama bağlandıkları erkekten kopamıyor, kıskançlıkları ver horlanmış sevgileriyle onurları çiğnenmiş, köpeksi bir sadakat sergiliyorlardı.
Gönlün kapısı olsa, üstünde şöyle yazardı: "Gir ama,incitme.."
Onun aydınlık ve sevimli gözlerinin, ben farkına varmadan beni izlemiş olduğunu işitmek hoşuma gitti. Tanışıklığımızın bu ilk akşamında, bütün bu yaşamı güzel ve içtenlikli gözlerin bakışı altında geçirmenin insana mutluluk bağışlayan güzel bir şey sayılacağını, o zaman insanın kötü bir eyleme kalkışamayacağını, kötü bir şey düşünemeyeceğini içimden geçirdim
Ayrıca kendim için daha bir sessiz, daha bir el altından gözyaşları döktüm; bir başka gezegende yaşar gibi bütün bu insanların arasında yaşayıp hayat denen şeye akıl erdiremeyen, sevgiye susamışlıktan ölen, ama sevgiden de korkmadan duramayan kendim için gözyaşları
Reklam
İnsanlar arasında yalnızlık içinde, kimseden doğru dürüst bir anlayış görmeksizin dolaşıyordum ve her ne kadar başkalarına pek benzemiyorsam da, her ne kadar yazgım ve mizacım insanların büyük çoğunluğundan beni ayırıyorsa da, yine de bunu gözümde büyütmüyordum
Çilekeşin biriydi, ağır bir ıstırabı yüreğinde taşımaktaydı, yalnızlık aç bir kurt gibi oyup kemirmişti içini. Bu çilekeş insan kurtuluşu gurur ve yalnızlıkta aramışsa da sonunda dayanamamıştı, pusuya yatmış, insanları gözlüyor, içtenlikli bir bakışın ve bir anlayış esintisinin özlemini çekiyordu
Avuntudan yoksun karanlık, günlük yaşamımızın tüyler ürpertici kısırdöngüsüdür. Sabahları niçin kalkılıyor yataktan, niçin yenilip içiliyor, akşam oldu mu neden tekrar gidilip yatılıyor? Çocukları, ilkelleri, sağlıklı genç insanları, hayvanları bu önemsiz nesne ve etkinliklerin döngüsü rahatsız etmez pek. Düşünme denen şeyin çilesini çekmeyenler sabahleyin yataktan kalkmayı kıvançla karşılar, yiyip içecek olmalarına sevinir, yeterli görür bunları, durumun başka türlü olmasını istemez. Ne var ki, bu doğallığı elden çıkaranlar günün akışı içinde hırsla, gözlerini açarak gerçek hayatı yaşayacakları anları kollarlar; öyle anlar ki çakı çakıvermeleri mutlu kılar insanı, bütün yaşamın anlam ve amacına ilişkin tüm düşüncelerle zaman duygusunu silip atar. Bu gibi anlar yaratıcı anlar diye nitelenebilir, çünkü Yaradanla bir birlik ve beraberlik oluşturdukları duygusunu insanda uyandırırlar; insan böylesi anlarda her şeyi, başka zaman rastlantı gözüyle baktığı şeyleri bile bir istencin eseri olarak duyumsar. Mistikler, "Tanrıyla bir olma" ismini verirler buna. Belki de söz konusu anlardaki aşırı derecede parlak ışıktır ki, bütün öbür anları işte öylesine karanlık gösterir. Belki de kendileri dışındaki tüm yaşamın öylesine ağır, öylesine yapışkan nitelik taşıdığı, insanı öylesine aşağılara çektiği duygusunu uyandıran, bu anlardaki özgürlüğüne kavuşmuş büyülü hafifliktir; bu anların insana sağladığı boşlukta süzülüyor olduğu hazzıdır. Bir mutluluk bir cennet varsa , böylesi anların şaşmadan sürüp gitmesinden başka bir şey değildir.
gerçekte sevgi denen şey bu muydu? hepsini görüyor, bütün bu ateşli insanları görüyordum; sanki bir fırtınanın önüne katılmış yalpalayıp duruyor, bir belirsizlikten içeri savruluyorlardı.
Reklam
Eh, tutku her zaman bir bilmecedir, çözülmesi olanaksızdır; ne yazık ki kesin olan bir şey varsa, o da yaşamın, en güzel evlatlarını kollayıp gözetmediği, çokluk en seçkin insanların, başkaları dururken, kendilerini mahvedecek kişiyi sevmeden duramadıklarıdır.
Sayfa 214Kitabı okudu
En iyi günler ileride gelecektir, yoksa geride kalan bütün yaşamımız doğrusu zahmete değmezdi.
Sayfa 174Kitabı okudu
"Ne yaşamak geliyor elimden, ne ölmek. Her şeyi düzmece ve aptalca buluyorum.”
Sayfa 151Kitabı okudu
Ölmeye, hoşa gidip gitmediği düşünülmeksizin kesinlikle yapılıp çıkarılacak bir iş gözüyle bakıyordum.
Sayfa 137Kitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.