Okunaklı, sürükleyici ancak tamamen komplo teorileri üzerine. Okuduğunuzda mevcut siyasi ilişkiler, ülkeler arası diplomasi vb. Konularda kısmen düşünce yapınızı değiştirse de kitap pek birşey katmıyor.
1. kitabın devamı olan, hızlı bir giriş yaparak başlamış kitaba ve mükemmel kurgu oluşturmuş yazar. 15 Temmuz 'un perde arkasından biraz söz edip, kurgu aralarında paralel konulara ait paylaşımlarda bulunmuş ki okuyucuya karşılaştırma fırsatı verip, düşüncelere itiyor. Konu itibariyle benim çok hoşuma gidiyor bu tarz. Yazarın kalemi de her kitapta daha da güçleniyor. Serinin üçüncü kitabını oturdum beklemiyorum tabii o sırada bir sürü okunacak kitabım var! :))
Güç kalıcı değildir, kar gibidir. Hemen eriyebilir. Güçsüz hale geldiğin anda yaptığın yenilik karla karışık yağmur gibidir. Bir etkisi olmaz. Çünkü yerler suyla dolmuştur artık.
Devleti bir insan vücuduna benzetirim: Kalbi meclistir. Beyni hükumettir. Beynin işlevsizliği her organı etkiler. Damarları sokaklardır. Suyu: denizleri ve yollarıdır. Hücreleri halktır. İç ve dış organları bakanlıklardır. Kulağı istihbaratı, gözü emniyetidir. Burnu memurudur. Ağzı işçisidir. Kolları ve bacakları ordusu (kol ve bacak sağlam değilse, beyin istediğini yaptıramaz), ayakları ve elleri silahıdır. Bir de bu insana akıl verenler ve onu yönlendirmeye çalışanlar vardır. Bunlar kimler? 2300 yıllık devlet geleneğini ayakta tutmaya çalışanlardır.