Televizyonu ne kadar ciddiye alırsanız sizi o kadar dönüştürür. Onu ne kadar hafife alırsanız sizi yine ciddiye aldığınız kadar dönüştürmekten geri kalmaz. Ciddiye aldıkça ekranda gördüğünüz her şeye inanırsınız. Hafife aldıkça da o sizinle dalgasını geçer. Kanal değiştirerek kaybolmaktan kurtulamazsınız...
Sanal dünya, hayatın gerçeğinden bir tür kaçış demektir. Yapay bir hayvan sevgisi, yapay bir çevreci kurgu, duygusuz, insan sıcaklığından yoksun sanal dünya algılamasıyla büyüyen çocuklar asla mutlu olamaz.
Çocukluk tasarımının belkemiğini kitle kültürü oluşturur. Her şeyin çocuklar için de üretildiği kurmaca/yapay bir çocukluk dünyası sunar
kitle kültürü. Çocukluk bu süreç ile birlikte hızla tükenme eğilimi içine girer.