Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Guyton Physiology

Guyton and Hall Textbook of Medical Physiology

John E. Hall

Guyton and Hall Textbook of Medical Physiology Gönderileri

Guyton and Hall Textbook of Medical Physiology kitaplarını, Guyton and Hall Textbook of Medical Physiology sözleri ve alıntılarını, Guyton and Hall Textbook of Medical Physiology yazarlarını, Guyton and Hall Textbook of Medical Physiology yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
neutrophils and macrophages can kill bacteria
Much of the killing effect results from several powerful oxidizing agents formed by enzymes in the membrane of the phagosome or by a special organelle called the peroxisome. These oxidizing agents include large quantities of superoxide (O2−), hydrogen peroxide (H2O2), and hydroxyl ions (OH−), which are lethal to most bacteria, even in small quantities. Also, one of the lysosomal enzymes, myeloperoxidase, catalyzes the reaction between H2O2 and chloride ions (Cl-) to form hypochlorite, which is exceedingly bactericidal.
neutrophils and macrophages can kill bacteria
◦ Much of the killing effect results from several powerful oxidizing agents formed by enzymes in the membrane of the phagosome or by a special organelle called the peroxisome. These oxidizing agents include large quantities of superoxide (O2−), hydrogen peroxide (H2O2), and hydroxyl ions (OH−), which are lethal to most bacteria, even in small quantities. Also, one of the lysosomal enzymes, myeloperoxidase, catalyzes the reaction between H2O2 and chloride ions (Cl-) to form hypochlorite, which is exceedingly bactericidal.
Reklam
Kalbin sol tarafı daha çok çalışır.
Sağ ventrikülün yaptığı dış iş, normalde sol ventrikülün işinin yaklaşık altıda biridir. Çünkü iki ventrikülün pompaladıkları sistolik basınçlar arasında altı kat fark vardır. Her bir ventrikülün kan akımının kinetik enerjisini oluşturması için yaptığı ek iş ise fırlatılan kanın kütlesi ve fırlatma hızınım karesinin çarpımı ile orantılıdır.
Sayfa 117
Ölü boşluk
Kişinin soluduğu havanın bir kısmı gaz değışımınin meydana geldiği bölgelere asla ulaşamaz, onun yerine burun, farinks ve trakea gibi, gaz değişiminin meydana gelmediği hava yollarını doldurur. Bu havaya, gaz değişiminde yararı bulunmadığı için ölü boşluk havası denir. Ekspirasyon sırasında alveollerden gelen hava atmosfere ulaşmadan önce ilk olarak bu ölü boşluktaki hava çıkarılır. Bu nedenle, ölü boşluk, ekspirasyon gazlarının akciğerlerden uzaklaştırılmasında büyük bir dezavantaj oluşturur.
Sayfa 503
Solunum İçin Enerji Gereksinimi
Normal sakin solunum sırasında, vücut tarafından harcanan toplam enerjinin sadece yüzde 3-5'i akciğer ventilasyonu için kullanılmaktadır. Ancak, ağır egzersizde solunum için gerekli enerji miktarı, özellikle kişide herhangi bir düzeyde artmış havayolu direnci veya düşük akciğer kompliyansı söz konusu ise 50 kat kadar artabilir. Bu nedenle, bir kişinin yapabileceği egzersizin şiddeti üzerinde en büyük kısıtlamalardan biri, kişinin tek başına solunum olayları için yeterli kas enerjisi sağlayabilme yeteneğidir.
İnspirasyon işi
İnspirasyon işi üç bölüme ayrılabilir: (1) kompliyans işt veya elastik iş olarak adlandırılan akciğer ve göğüsün elastik kuvvetlerine karşı akciğerleri genişletmek için gereken iş. (2) doku direnci işi olarak adlandırılan akciğer ve göğüs duvarı yapılarının viskozitesini yenmek için yapılan iş (3) havayolu direnci işi olarak adlandırılan akciğerlere hava girişi sırasında hava yolu direncini yenmek için gerekli iş.
Sayfa 501
Reklam
Solunum "iş"i
Normal sakin soluma sırasında tüm solunum kas kasılmasının inspirasyon sırasında oluştuğunu, ekspirasyonun neredeyse tamamen akciğer ve göğüs kafesi yapılarının elastik geri kaçma yeteneği ile meydana gelen pasif bir olay olduğunu daha önceden belirtmiştuk. Böylece, istirahat durumlarında solunum kasları normal olarak, ekspirasyonu değil, inspirasyonu gerçekleştirmek için "iş" yapar.
Sayfa 501
Sürfaktan üretiminin prematüre bebeğin akciğerinin üzerindeki etkisi
Sürfaktanın alveoller içine salgılanması gebeliğin 6. ve 7. aylarına gelinceye kadar, hatta bazı bebeklerde bundan daha sonra bile başlamaz. Bu nedenle, çoğu prematüre bebeklerın alveollerinde çok az veya hiç sürfaktan bulunmaz ve bu bebeklerin akciğerleri bazen normal erişkine göre altı ile sekiz kat daha fazla oranda kollaps eğilimi gösterir. Bu duruma yenidoğanın sıkıntılı solunum sendromu adı verilir. Bu durum, dikkatli ölçümlerle, özellikle sürekli pozitif basınçlı solunum uygulanarak tedavi edilmediğinde ölümle sonuçlanır.
Sayfa 500
Yüzey geriliminin alveollerin kollobe olması üzerindeki etkisi
Yüzey Geriminin Prensibi. Su, hava ile bir yüzey oluşturduğunda suyun yüzeyindeki moleküller birbirlerine karşı kuvvetli bir çekime sahiptirler Bunun sonucu olarak, su yüzeyi her zaman büzülme eğilimindedir. Bu, yağmur damlalarını bir arada tutan şeydir. Yani yağmur damlasının tüm yüzey çevresinde su moleküllerinden oluşan sıkı bir kontraktil zar bulunmaktadır. Şimdi bu prensiplerin aksini düşünelim ve alveollerin iç yüzeylerinde ne olduğunu görelim. Burada da su yüzeyi daima büzülmeye eğilim gösterir. Bu, havayı bronşlar yoluyla alveollerin dışına itmeye zorlar ve böyle olması durumunda alveollerin kollabe olmasına neden olur. Bunun net sonucu, akciğerlerin tamamında yüzey gerim elastik kuvveti denilen bir elastik kasılma kuvvetine neden olmasıdır.
Sayfa 500
Göğüs boşluğunun orta bölümünde, mediastende hilumundan asıldığı yer dışında, akciğer ile göğüs kafesinin duvarı arasında hiçbir bağlantı da bulunmamaktadır. Bunun yerine, akciğerler göğüs boşluğunda hareketlerini kolaylaştıran ince bir plevral sıvı tabakası ile çevrelenmiş bir halde, tam anlamıyla göğüs boşluğunda "yüzmektedirler". Üstelik fazla sıvının devamlı lenfatik kanallara emilmesi, akciğer plevrasının viseral yüzü ve göğüs boşluğunun paryetal plevra yüzü arasında hafif bir emme basıncı oluşturur. Bu nedenle, akciğerler göğüs boşluğu genişledikçe ve daraldıkça kaygan bir ortamda serbestçe kaymaları dışında, göğüs duvarında sanki yapıştırılmış gibi durmaktadır.
Sayfa 497
Reklam
Akciğerler, şişmiş durumda kalmasını sağlayan herhangi bir kuvvet olmadığı sürece, bir balon gibi kollabe olacak ve içindeki havayı tamamen trakea yoluyla dışarı boşaltacak şekilde elastik bir yapıya sahiptir.
Sayfa 497
➤Kısa süreli belleğin, haftalar veya yıllar sonra anımsanabilmek üzere uzun süreli belleğe dönüştürülebilmesi için pekiştirilmesi gerekir. Yani, kısa süreli bellek eğer yenilenerek etkinleştirilirse, uzun süreli bellekten sorumlu sinapslarda kimyasal, fiziksel ve anatomik değişikliklere yol açacaktır. Bu süreç en düşük düzeyde pekiştirme için 5
Güneş Tıp Kitabevi
Kalp sesleri neden oluşur?
Kalp seslerinin nedenleri için öne sürülen ilk açıklama kalp seslerine kapak yaprakçıklarının birbirine ''çarpmasından'' doğan titreşimlerin yol açtığı şeklinde idi. Ancak kapak yaprakçıklarının bu şekilde kapanmasının sese neden olmadığı, olsa bile çok az sese neden olduğu gösterilmiştir, çünkü yaprakçıkların arasındaki kan bu çarpma etkisini tamponlar ve belirgin ses oluşumunu engeller. Bunun yerine, sesin nedeni ''gergin kapakların kapandıktan hemen sonra titreşmesi ile birlikte çevredeki kanın, komşu kalp duvarlarının ve kalbin yakınındaki büyük damarların titreşmesidir.'' Kapandıkları zaman atriyoventriküler kapaklar atriyumlara, semilunar kapaklar ventrüküllere doğru bombeleşir ama elastik gerginlikleri dolayısıyla kanı geri iterler ve bu sırada oluşan türbülans akım çevre ventrikül, aort ya da pulmoner arter duvarlarında titreşime neden olur, böylece titreşim göğüse aktarıldığında işitilebilir ses stetoskopla tespit edilebilir ve işitilemez ses de fonokardiyogramla kaydedilir.
Güneş Tıp Kitabevi
➤Organellerden biri olan ''mitokondriler'' olmasaydı hücrenin enerji desteğinin %95'inden fazlası birdenbire kesilirdi. ➤Proteinlerin hücrelerarası alanlardan uzaklaştırılması yaşamsal bir olaydır ve aksadığında yaklaşık 24 saat içinde ölüm görülür. ➤Dolaşım yollarındaki bütün kan, dinlenme durumundaki bir insanda tüm dolaşım döngüsünü bir dakika tamamlar, bu süre aktif bir insan da aşırı aktif bir insanda dakikada altı kez olacak kadar kısalır. ➤Vücudun yaklaşık yüzde 40'ı iskelet kası, yüzde 10'u düz kas ve kalp kasıdır. ➤Deneyler, kalp debisinin yaklaşık olarak vücut yüzeyiyle orantılı olarak arttığını göstermiştir. Bu nedenle kalp debisi yerine ''vücut yüzeyinin metrekaresi başına düşen kalp debisi'' anlamına gelen kalp indeksi terimi sıklıkla kullanılır.
Güneş Tıp Kitabevi
268 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.