Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Güzel Şavşat'ım

Aşık İbrahim Kara

Güzel Şavşat'ım Hakkında

Güzel Şavşat'ım konusu, istatistikler, fiyatları ve daha fazlası burada.
0/10
0 Kişi
Okunma
Beğeni
123
Görüntülenme

Hakkında

Tahmini Okuma Süresi: 7 sa. 15 dk.Sayfa Sayısı: 256Basım Tarihi: 2003Yayınevi: Kaya Matbaacılık
Ülke: TürkiyeDil: Türkçe
Türler:
Reklam

Yazar Hakkında

Aşık İbrahim Kara
Aşık İbrahim KaraYazar · 0 kitap
İbrahim Kara, 1927 yılında Artvin Şavşat’ın Meşeli (Dabatzrul) köyünde doğmuştur. Babasının adı Taştan, annesinin adı Elfiye’dir. Kara, âşıklığa on üç yaşlarında bâde içerek başlamıştır. Bu olayı şöyle anlatmaktadır: “Köy içindeki Karagöl yanında koyun otlatıyordum. 20 metre kadar boyda bir çam ağacının karşı taraftan göle düştüğünü gördüm. Sonra yorgunluktan uyumuşum. Göle düşen o kocaman ağacın üzerinde bir ihtiyar gördüm. Adımı söyleyerek beni yanına çağırdı. Gölün kenarını sararak (dolaşarak) yanına yanaştığımı hatırlıyorum. Bana elma çekirdekleri vererek, ‘Şunları ye ve bizi yedi sene kimseye söyleme. Söylemezsen her muradın olacak; her yerde imdadına yetiştirim’ dedi. Uykudan uyanınca rüya olduğunu anladım. Baygın bir şekilde iki gündüz ve bir gece orada uyuyup kalmışım. Ne çare ki yedi yıl gayret edemeden rüyada gördüğüm pîri halka söyledim.” (Özder 1987: 439). Ortaokul mezunu olan Kara, evli ve üç çocuk babasıdır. Âşıklığa 1941’de başlayan Kara, saz çalmayı 1946 yılında, asker ocağında, Ürgüplü Şükrü adlı bir ustadan öğrenmiştir. Ürgüplü Şükrü, otuz bir yıl hapis hayatından sonra askere alınan ve o zamanlar altmış yaşlarında olan bir kişidir (Özder 1987: 439). Bu kişi sayesinde birçok türkü öğrenmiştir. Manevi değerlere çok önem veren Kara, 1970’lerde Artvin’e yapılan ilk Atatürk Anıtı’nı beğenmemiş, heykelin Atatürk’e benzemediğini anlatan bir şiir yazmıştır. Dönemin valisi de onu makamına davet ederek tebrik etmiştir (08haber.com). Âşık Kara, geçimini uzun bir süre âşıklık ile sağlamıştır. Sonraki yıllarda; Artvin’de sekiz yıl Ziraat Odaları Başkanlığı, üç yıl bankacılık ve dört yıl da ambar memurluğu yapmıştır. (Halıcı 1992: 272). Son yıllarda ise kendi köyüne dönmüştür. Köyde hâlen bağ ve bahçe işleriyle uğraşmaktadır. İbrahim Kara, genç yaşlarda döneminin en ünlü âşığı, Ardanuçlu Efkârî ile karşılaşma yapmış ve halk tarafından beğenilmiştir. Daha sonra da Efkârî’yi usta edinmiş ve onunla birlikte dolaşıp olgunlaşma yoluna gitmiştir. 1967 ve sonraki yıllarda Konya’daki Âşıklar Bayramı’nda yapılan yarışmalarda atışma alanında, ustalığını göstermiş (Halıcı 1992: 272) jüriden derece almış âşıklardandır (Özder 1987:439). Âşık Kara, önceleri Hodlu Şâmilî, Zülalî, Sümmânî, Şenlik gibi usta âşıkların şiirlerini öğrenip yöresinde yapılan şenliklerde usta malı şiirler söyleyerek tanınmıştır. Kara, "Günümüzün Fuzulî'si Yusufelili Huzûrî; Artvin'in Karacaoğlan'ı da Deryamî'dir" dediği âşıkları örnek alarak ustalığını geliştirmiştir (edebiyatvesanatakademisi.com). Zamanla kendi şiirlerini seslendirmiş; sevda, ülke sorunları, hasret gibi çeşitli konuları ustalıkla işlemiştir. Kara'nın birçok şiiri 1990 yılında, HAGEM tarafından Nurlar Dökülsün, 2003 yılında Güzel Şavşat'ım, 2015 yılında Al Yeter adlı şiir kitapları yayımlanmıştır.