Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Anılar 1

Hadi Anlat Bakalım

Halit Kıvanç

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
(…) Yılmaz Güney, aldığı ödülü Türkan Şoray’a uzatıyor ve mikrofona eğilerek de şöyle diyordu: “ Bacım, lütfen kabul edersen… Sinemaya sen çok emek verdin. Hakkın benden fazla… Onun için, kabul edersen benim ödülüm de senin olsun.”
(…)İşte bir gün filmin o günkü çekimi bitmiş.(…) Hava soğuk, vakit geç. Ortalarda dolmuş molmuş görünmüyor. Babanın cebindeki para taksiye yetecek kadar değil. Derken bir taksi önünde duruyor. (…) “Buyur baba” diyor, “ Atla gidelim…” Hulusi Kentmen’in kıvranışı ona durumu anlatmış, şoför ekliyor: “ Babacığım senden para soran mı var? Ben de o tarafa gidiyorum zaten…” Hangi tarafa? Daha sormadı ki yolcusuna nereye gideceğini. Ama o şoför “insan”… Sapına kadar insan…
Reklam
“ İlçede en çok dikkatimi çeken, ufacık kerpiç evlerin penceresiz olmasıydı. (…) gerçeği öğrenmekte gecikmedim: Her ailenin bir ya da iki aile ile kan davası vardı. Gelip ateş etmesinler diye penceresiz yapıyorlardı evleri… Kapıları da ufak mı ufak…
(…)Nereye mi gidiyordu bütün bu çelenkler? İki gün önce düşen uçakta ölenlerin cenazesine, Ankara’ya gönderiliyordu. Düşünebiliyor musunuz? 1950 yılında… Daha uçak yolculuğunun pek yadırgandığı bir sırada, hayatında ilk kez uçağa binen ve de yargıçlık yapmaya Güney Doğu’ya giden genç bir insan, düşen uçakta ölenlerin çelenkleriyle beraber uçuyor.
Merhaba sevgili okur. İncelemeler kitap hakkındaki yorumunuzdur. Bir kitabı okuduklarınıza eklemeniz için inceleme eklemeniz zorunlu değildir. Kitaptan alıntı paylaşmak için alıntılar bölümünü kullanmalısınız. İncelemeniz en az 150 karakterden oluşmalıdır.
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.