İslâm, Yahudi ve Hıristiyanların bile bile değiştirdikleri, bazı ilâve ve çıkartmalarla aslî hüviyetinden uzaklaştırdıkları ilâhî çağrının en mükemmel şekilde yeniden sistemleştirilmesidir.
insanı bugün bazı kavramları, ilkeleri ve sistemleri tartışılmaz, eleştirilmez, sadece gereği yerine getirilir ve önünde boyun eğilir konumda görmekte, öyle algılamakta ve uygulamaktadır. "Yaptığından sorumlu tutulamayan" yegane kudret sahibi Allah Teala iken çağdaşlık, demokrasi, laiklik, teknoloji gibi bazı düşünce, kavram ve sistemler böylesine bir tartışılmaz ve dokunulmaz konumda görülüyorsa, işte bu noktada yeni bir şirk türü ile karşı karşıyayız demektir. Bu ilkesel, sistemsel ve kavramsal şirktir. Müşrik, putunu kendi yapar, kendi tapar. Putları yontup isimlendirenler ile bazı kavramları icat edip putlaştıranlar arasında tam bir amaç ve eylem birliği bulunmaktadır .
"Onlardan sonra gelenler; "Rabbimiz, bizi ve bizden önce inanmış kardeşlerimizi bağışla, KALBİMİZDE MÜ'MİNLERE KARŞI KİN BIRAKMA.. Rabbimiz, şüphesiz sen şefkatlisin, merhametlisin, derler"
el-Haşr, 10
İnananları kendilerine göre en çirkin şekilde karikatürize etmekten şeytani bir zevk alanlar, kendi iç dünyalarını, kafa ve gönül çöplüklerini resmettiklerini bir anlayabilseler... Tabii bu da bir idrak seviyesi ister...
Aslında, hamuru topraktan yoğrulmuş insan oğlunun, kendisiyle aynı durumdaki bir başka insanı hor ve hakir görmesi, küçümsemesi, kendi küçüklüğü ve yanılgısıdır.