Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Halkın Sırtından Kazanç

Noam Chomsky

En Beğenilen Halkın Sırtından Kazanç Sözleri ve Alıntıları

En Beğenilen Halkın Sırtından Kazanç sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Halkın Sırtından Kazanç kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Daha iyiye doğru bir değişim olanağı yokmuş gibi davranırsanız, daha iyi bir değişim olmayacağını garanti altında almış olursunuz. Seçim bizlerin, seçim sizlerin."
Sayfa 18 - Om Yayıncılık - Robert W. McChesney ve Madison, Winconsin - Ekim, 1998
Uluslararası süper güç - Küba
"1963'te Cezayir'le başlayan denizaşırı ülkelere sağlık hizmetleri gönderme programının yürürlüğe konmasından bu yana Küba en yoksul üçüncü dünya ülkelerine toplam 51.820 doktor, dişçi, hemşire vb. göndermiş" durumdadır; bunların çoğu için de "hiçbir ücret talep etmemiştir". Güney Afrika'daki coşkulu karşılamadan bir ay sonra Kübalı doktorlar bir menenjit salgını nedeniyle Haiti'den çağırıldılar. Önde gelen bir Batı Almanya gazetesi 1988'de, üçüncü dünya ülkelerinin Küba'yı, öğretmenlerden, inşaat işçilerinden, hekimlerden vb. oluşan "uluslararası hizmet" ekipleri nedeniyle "uluslararası bir süper güç" olarak gördüklerini belirtiyordu. 1985 yılında üçüncü dünya ülkelerinde 16.000 Kübalı çalıştı: Barış Gönüllüleri'nin ve ABD yardım uzmanlarının toplam sayısının iki katından fazlası. 1988'e gelindiğinde, Küba "bütün sanayi ülkelerinden, BM'nin Dünya Sağlık Örgütü'nden daha fazla sayıda hekimi yurtdışında çalıştırıyordu.
Om Yayıncılık - III. Serbest Piyasa Tutkusu
Reklam
Margaret Thatcher bir barbardır.
Aslında "Thatcher'ın Britanyası" da "kutsal serbest piyasa" öyküsüne yakından bakmak için iyi bir örnek oluşturuyor. Geçtiğimiz ayların gazetelerini (1997 başlan) şöyle bir eşelediğimizde sununla karşılaşıyoruz: London Observer'da yazdığına göre "Türkiye'ye silah satışı yapılması konusunda baskıların en
Om Yayıncılık - III. Serbest Piyasa Tutkusu
Piyasa serbest değildir
"Piyasalar neredeyse hiçbir zaman rekabete dayanmaz. Ekonominin büyük kısmı, piyasaları üzerinde dehşet verici boyutlarda denetimi bulunan devasa şirketlerin egemenliğindedir; bu şirketler, iktisat kitaplarında ve politikacıların konuşmalarında betimlendiği türden rekabetle hemen hemen hiç karşılaşmazlar. Öte yandan, şirketler hiç de demokratik olmayan yollar benimsemiş totaliter organizasyonlardır. Ekonomimizin böylesi kurumları odak alıyor olması, demokratik bir toplum içinde yaşamamızı büyük ölçüde imkânsız kılar."
Sayfa 14 - Om Yayıncılık - Robert W. McChesney
Neoliberalizm mürşidi
Milton Friedman
Milton Friedman
'ın Capitalism And Freedom /
Kapitalizm ve Özgürlük
Kapitalizm ve Özgürlük
adlı kitabında belirttiği gibi, demokrasinin özü kâr yapmak olduğundan, pazardaki akışa sekte vuracak politikalar izleyen her türlü hükümet arkasında ne denli büyük halk desteği olursa olsun
Om Yayıncılık - Robert W. McChesney
"Amerika'nın politikalarını insan hakları ve demokrasi kaygısıyla şekillendirdiği savı, en önemsiz kayıtlara şöyle bir göz atma yoluyla bile çürütülebilir. Bununla birlikte, "Amerikan değerlerinin zaferini kutladığımız şu günlerde bu gibi konular üzerine düşünmek ya da yorumlarda bulunmak uygun bir davranış değildir."
Sayfa 100 - Om Yayıncılık - III. Serbest Piyasa Tutkusu - Yakışıksız Düşünceler
Reklam
Amerikan Dünya Sağlığı Derneği'nin (ADSD) yakın tarihli bir incelemesi, ambargonun ciddi beslenme sorunlarına, güvenli içme suyu kaynaklarının ve doğum oranının azalmasına, ilaçlar ve tıbbi enformasyona ulaşımın keskin bir şekilde düşmesine, on binlerce kurbanın nörolojik ya da başka hastalıklara yakalanmasına ve diğer ciddi sağlık sorunlarına yol açtığını ortaya koyuyor. Amerikan uzmanlarınca bir yıllık gözleme dayanan ADSD raporunu bir İngiliz gazetesinde aktaran Victoria Brittain şunları yazıyor: "37 yıllık ABD ambargosunun yakın tarihte daha sıkılaştırılması sonucunda, sağlık ve beslenme standartları dayanılabilecek düzeyin altına inmiş durumda". "Hastaneye kaldırılan çocuklar, en temel ilaçlar kendilerinden esirgendiği için acı içinde kıvranıyorlar" ve "doktorlar normal koşullarda göstereceği verimliliğin yarısından azını gösterebilen bir ekipmanla çalışmak zorundalar çünkü aletlerin yedek parçalarına ulaşılamıyor". Başka tıp dergilerinde de benzer gözlemler aktarılıyor."
Om Yayıncılık - III. Serbest Piyasa Tutkusu
burjuva sınıfının ortak işlerini yöneten komite
Bill Clinton
Bill Clinton
'ın göreve gelmesinden birkaç ay sonra, Wall Street Journal arka arkaya pek çok sayısında ana konu olarak "Sayın Clinton'ın ve onun yönetici kadrosunun Amerikan şirketleriyle aynı safta" olmasını seçti; önde gelen şirketlerin başkanlarını alıntılayarak onların durumundan ne denli memnun olduklarını ortaya koydu: Başkanlardan biri, "Bu yönetimle, daha önceki yönetimlerle olduğundan çok daha iyi anlaşacağız," diyordu. Bir yıl sonra iş dünyası liderleri İşlerin beklediklerinden de iyi gittiğini gördüler; 1995 Eylül'üne gelindiğinde Business Week yeni Meclis'in "iş dünyası için bir kilometre taşını simgelediğini ilan ediyordu: "Daha önce hiçbir dönemde Amerika'nın girişimcileri bu denli desteklenmemişlerdi".
Sayfa 72 - Om Yayıncılık - II. Rızasız Rıza: Kamu Zihninin Denetlenmesi
ABD'nin "serbest piyasa" anlayışı elbette yalnızca ABD'ye özgü değil. 1992 tarihli bir BM raporuna göre, 1960'tan bu yana zengin ülkelerle yoksul ülkeler arasındaki uçurum büyük ölçüde zenginlerin korumacı önlemlerine bağlı olarak açılmış. 1994 raporunda şu sonuca varıldığı göze çarpıyor: "Sanayi ülkeleri, serbest piyasa ilkelerini ihlal yoluyla, gelişmekte olan ülkelere her yıl 50 milyar dolara mal oluyor". BM Sanayi Gelişimi Örgütü'nün 1996'da hazırladığı Dünya Raporu şu tahminde bulunuyor: Dünya nüfusunun en zengin ve en yoksul yüzde 20'si arasındaki kazanç farkı, 1960'tan 1989'a yüzde 50'lik bir artış göstermiş durumda; "küreselleşme sürecinin dünya çapında daha da büyük bir eşitsizliğe yol açması" bekleniyor. En yüksek ve en düşük gelirli kesimlerin kazançları arasındaki uçurum, zengin toplumlar için de geçerli. Zengin ülkeler arasında eşitsizlikte başı çeken ülke ABD; Britanya onun hemen ardından geliyor, iş dünyası basını "müthiş" ve "çarpıcı" kâr artışından söz ediyor; gelirin nüfusun üst kesimini oluşturan küçük bir azınlıkta odaklanmasını alkışlıyor. Çoğunluğun içinde yaşadığı koşullarsa ya değişmiyor, ya da kötülüyor.
Om Yayıncılık
Adam Smith
Adam Smith
'in kaygısı, "ulusların refahı" ile ilgili idi ama "ulusal çtkar"ın büyük oranda bir aldatmaca olduğunu anlamıştı: "Ulus"un içerisinde, keskin biçimde çatışan çıkar grupları bulunuyordu, dolayısıyla siyaset ve siyasetin etkilerini anlamak için, iktidarın nerede yattığını ve nasıl yaşandığını sormak durumundaydık. Bu sorgulamaya daha sonraları sınıf çözümlemesi denecekti.
Om Yayıncılık - I. Neoliberalizme ve Küresel Düzen
32 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.