Hasan Ali Yücel ve Türk Aydınlanması

Celal Şengör

En Eski Hasan Ali Yücel ve Türk Aydınlanması Gönderileri

En Eski Hasan Ali Yücel ve Türk Aydınlanması kitaplarını, en eski Hasan Ali Yücel ve Türk Aydınlanması sözleri ve alıntılarını, en eski Hasan Ali Yücel ve Türk Aydınlanması yazarlarını, en eski Hasan Ali Yücel ve Türk Aydınlanması yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bilimselliğin, doğruluk veya yanlışlık, faydalılık veya faydasızlıkla ilgisi yoktur. Bilim sadece sınayamayacağı iddiaları kendi dışında tutar.
Özgürlük, özgürlüğü ortadan kaldıracak fikir ve uygulamalarla mücadele etmek zorundadır.
Reklam
Demokrasi, çoğunluğun egemenliği değildir. Zira çoğunluk gönül rızası ile özgürlüğü tamamen lağvedip, azınlığı esarete mahkum edebilir. Popper'ın işaret ettiği gibi demokrasinin çoğunluğun idaresi şeklindeki yorumu, irrasyonel bir ideolojinin otoriter ve rölativist bir batıl inancın insan gruplarının yanılamayacağı veya hakkaniyete karşı davranamayacağı fikrinin bir ürünüdür ve tabii ki kökten yanlıştır.
Dogma, ilk defa ortaya atanlar tarafından düşünülmüş, fakat sonra onu kabul edenlerin çoğu tarafından düşünmeden alınmış inanma klişeleridir. Bizim nascılık diye tercüme ettiğimiz Dogmacılık, felsefedeki dar anlamıyla aklın her şeyi bileceğine ve doğrunun ancak kendilerinde olduğuna inananları gösterir. Fanatisme denilen taassubun süt annesi budur.... ...Mizaç itibariyle dogmacılar, "dediğim dedik" diyen soydandırlar. Tartışmaya dayanamaz, fikir alışverişinde bulunamazlar. Zekaları tek cephelidir, idrakleri iki duvar arasına açılmış bir yola benzer. Bu vasıfta olan insanlar, her devirde, her yerde, hatta her meslekte vardır.... ...dogmacılardan mürekkep bir topluluk tasavvur edelim. Hani hürriyet? Böyle bir toplulukta ancak tek fikir, tek kudret hakim olabilir. Politika bakımından bu türlü rejimler ya en sol uca kaçacaklar, ya en sağ uçta mıhlanıp kalacaklardır. Hakim kudretin kanaatleri dışındakilere nefes almak yoktur. Onun için kanunlarında muhalefete iktidar kadar hürriyet vermiyen rejimler, adı ne olursa olsun diktatörlüktür, despotluktur.
Bir de büsbütün başka bakımdan aşırı hürriyet isteyenler vardır ki, bunlar hürriyeti gaye değil vasıta olarak kullanma yolundadırlar. Kütleleri böyle hudutsuz bir hürriyetin taşkınlığına çekerek ve kargaşalıklardan istifade ederek iktidara gelmek ve sonra tam hürriyetsiz bir rejim kurmak isterler. Bu eğilim, siyasi ibrenin en sağ ve en sol uçlarında görülür. Renkler ne olursa olsun hürriyet, onlar için dumanlı bir havanın fert hürriyetini gözlerden silecek sisinden ibarettir. Bu davada olanlar, kendilerini doğruyu ve faydayı düşünüp gerçekleştirmede herkesten üstün görürler. Bir kısmı topluluküstü esintilerle, bir kısmı maddi hususları muayyen bir doktrine göre hesaplama kudreti ile bir nevi dünya egemenliği peşindedirler.
Reklam
Her ciddi yurttaş için tutulacak yol, hürriyet için sözle ve kalemle harekete geçmiş olanlara rastgeldikçe kendilerine şu suali sormaktır: "Acaba niçin hürriyet istiyor? Hangi hürriyeti istiyor? Kimin için istiyor?"
Buraya kadar anlatılanlardan çıkan, özgürlüğün tanımının ve sınırlarının belirlenmesinin tüm yerler ve zamanlar için geçerli bir şablonunun olamayacağıdır. Bilim tarihi bir yanılgılar resmigeçidi olduğuna göre, her yanılgımızın farkına vardıkça özgürlüğün tanım ve sınırlarında bir değişiklik yapıp yapmamamız gerektiğine bakmak zorundayız. Yanılgıdan tamamen kurtulma hevesleri, hakkaniyet anlayışının her yer ve zamanda aynı olmasının istenmesi, hep dikta rejimlerini doğurmuş, insanların ellerinden tüm özgürlüklerini, hatta sık sık yaşama özgürlüklerini de almıştır.
Şüphe etmesini bilmeyenler, düşünüp doğruyu bulmaya hiçbir zaman muktedir olamazlar.
Sayfa 125Kitabı okudu
Hayat ve hürriyet isteyen, her gün onları yeniden fethetmelidir.
Sayfa 130Kitabı okudu
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.