Hava Kurşun Gibi Ağır sözleri ve alıntılarını, Hava Kurşun Gibi Ağır kitap alıntılarını, Hava Kurşun Gibi Ağır en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Nazım'ın elini tuttular, nabzını aradılar, kalbini dinlediler, Nazım daha yere düşmeden ayakta ölmüştü. Vera konuşamıyordu. Ağzı kilitlenmişti.
...Beyaz gömlekliler Nazım'ın pasaportunu istediler. Vera yatak odasında Nazım'ın cebinden pasaportunu alarak sayfaları çevirdi.
İçinde el yazısıyla yazılmış şu şiiri buldu:
VERA'YA
Gelsene dedi bana
Kalsana dedi bana
Gülsene dedi bana
Ölsene dedi bana
Geldim
Kaldım
Güldüm
Öldüm
// Mustafa Kemal (Nâzım Hikmet' in) şiirleri dikkatle dinledikten sonra; "Kendisini yakından tanımak isterdim. Bulup getirsinler, şiirlerini bu akşam bize kendisi okusun bakalım" der.
Nâzım polisleri duyunca düşündü, gitsin mi gitmesin mi? Davete uyarak saraya gitse ne olacaktı? Bütün bu belalardan kurtulur, yarı resmî bir şair olurdu, ama o bunu kabul edecek yaratılışta bir adam mıydı?
"Oğlum," dedi, "Reisicumhur hazretlerine benden selam söyleyin. Ben Denizkızı Eftalya değilim."
Cevap Gaziye iletildi. Ne yapması beklenirdi? Hele diktatör diye adı çıkmış bir devlet başkanından ne beklenirdi? Şairi zorla getirmesi mi, tutuklatması mı?
Hayır, hiçbiri değil. Mustafa Kemal;
"Aferin çocuğa," dedi, "işte şair dediğin böyle olur." //
"küçülmek, dün akşam ikimiz için söylediğin gibi son kelime bu oldu. ben küçülmek istemem, ikimiz de büyüyelim, dallarımız havada birbirine kavuşacaktır. o günü bekliyorum ve seni bırakıyorum.
semiha."