Havva'nın Yedi Kızı kitaplarını, Havva'nın Yedi Kızı sözleri ve alıntılarını, Havva'nın Yedi Kızı yazarlarını, Havva'nın Yedi Kızı yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
...“müdahale"nin ağır olması durumunda bebek babadan çok farklı olmakta; sakat ya da kız olabilmekteydi. Bu yaklaşım tarih boyunca birçok kadın açısından çok kötü sonuçlara yol açtı. Erkek çocuk sahibi olamayan kadınlar dışlandı ve yerlerini başka kadınlara bırakmak zorunda kaldılar.
Çocukları şekillendiren babalar ise, nasıl oluyordu da erkeklerin kız çocukları olabiliyordu? Tüm yaşamı boyunca kendisine meydan okuyan bu gerçeğe Aristo'nun verdiği yanıt, "Ana rahminde” ‘müdahale edilmediği' sürece bütün bebekler erkek olur ve tıpkı ‘babalarına benzer," olmuştu.
Aristo, MÖ 335 yılında yazdığı bir yazıda, henüz doğmamış bebeğin özelliklerini babadan aldığını, annenin işlevinin ise yalnızca bebeği rahminde taşıyıp, doğumdan sonra ona bakmak olduğunu ileri sürmüştü. Bu görüş, o çağdaki batı medeniyetinin ataerkil yaklaşımına son derece uygundu.
...iskeletle ilgili kalıtımsal hastalıklar üzerinde, özellikle de, cam kemik hastalığı diye bilinen berbat bir rahatsızlık olan osteogenesis imperfectn üzerinde çalışıyordum. Bu hastalıkla doğan bebeklerin kemikleri o kadar zayıf olabiliyor ki, en ağır durumdakilerin ilk nefeslerinde bütün kaburga kemikleri kırılıyor, nefes alamaz hale gelip ölüyorlar. Bu feci hastalığın nedenlerini araştırırken, temelinde kolajen genlerindeki ufak değişikliklerin yattığını keşfetmiştik.
Genlerimiz çok eski zamanlarda da vardı ve bize binlerce yıl öncesinden, karaları, denizleri, dağları ve ormanlar aşarak ulaştı. Güçlü, zayıf, zengin ya da fakir, ne olursak olalım, hepimiz bu eşsiz yolculuktan gelen genleri taşımaktayız.
Bizlerden çok farklı bir hayatları olsa da, atalarımız, son genetik keşifler sayesinde artık soyut insanlar olmaktan çıkıp, yaşamlarını sürdüren ve çocuklarını yetiştiren somut kişiler haline gelmişlerdir.
Marie ile Buz Adam arasında bir bağlantı kurarak, DNA'nın yüzlerce nesil ve binlerce yıl öncesinden günümüze dek değişmeden gelen bir miras olduğunu kanıtladığımıza göre, bugün hayatta olan insanların da, tıpkı antik bir bronz hançer ya da çömlek parçası gibi geçmişi aydınlatabileceğinden emindim.