İslam Medeniyeti
Hece Dergisi - Sayı 198-199-200 - Özel Sayı 26 (Haziran-Temmuz-Ağustos 2013)
Hece DergisiHece Dergisi - Sayı 198-199-200 - Özel Sayı 26 (Haziran-Temmuz-Ağustos 2013) Gönderileri
Hece Dergisi - Sayı 198-199-200 - Özel Sayı 26 (Haziran-Temmuz-Ağustos 2013) kitaplarını, Hece Dergisi - Sayı 198-199-200 - Özel Sayı 26 (Haziran-Temmuz-Ağustos 2013) sözleri ve alıntılarını, Hece Dergisi - Sayı 198-199-200 - Özel Sayı 26 (Haziran-Temmuz-Ağustos 2013) yazarlarını, Hece Dergisi - Sayı 198-199-200 - Özel Sayı 26 (Haziran-Temmuz-Ağustos 2013) yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Zamanın Kafesinin İçinde İnsan
Zamanın mı mekân üzerinde yoksa mekânın mı zaman üzerinde etkisi vardır. Bir yerde hareket yoksa orada zaman da yoktur.
Coğrafyanın mı millet, milletin mi coğrafyada etkisi vardır.
Millet, coğrafyanın ruhudur. Beden de ruhun coğrafyasıdır. Muhatabımız coğrafya mı, millet mi? Muhatabımız beden mi, ruh mu?
Hatip, muhatabını tanıyan, tanıması
ZAMAN KAFESİNİN İÇİNDE İNSAN
Zamanın mı mekân üzerinde yoksa mekânın mı zaman üzerinde etkisi vardır. Bir yerde hareket yoksa orada zaman da yoktur.
Coğrafyanın mı millet, milletin mi coğrafyada etkisi vardır.
Millet, coğrafyanın ruhudur. Beden de ruhun coğrafyasıdır. Muhatabımız coğrafya mı, millet mi? Muhatabımız beden mi, ruh
Ahiret inancını sırf bir mizansen olarak anlamak, insanların hayatında öyle belirgin bir sosyal ve ahlaki sorumluluk bilinci yaratmamaktadır: bu da İslam'ın en temel yönü olan toplumsallığın; yani toplumsal ahlakın etkisinin iyice kaybolmasına neden olmaktadır. Sözlerine güvenilmeyen, her türlü değer yargısından uzak, her türlü sahtekarlığı yapan, kamu malını Allah korkusu olmadan çar çur eden vs. 'Müslümanlara' rastlamak artık vak'ayı âdiyedendir.
Sayfa 285 - İslam'ın İnsanlığa, Evrensel Medeniyete Katkıları -İlahi Değerler Sistemi-, Salih Özer
Öyleyse; Tahrir'in, tarihi en az Wall Street kadar tetiklediği, dünyaya kafa tutan bir sistemin tıkandığı, iktisadi bunalımların bir ekonomi meselesinden çok ahlak meselesi olduğunun kavrandığı bir dönemde Müslüman bilinçlerimize şu soruları yöneltmenin tam zamanıdır: Can çekişen bir kapitalist sistemin yerine teorik ve tatbiki açıdan ikame edilebilecek bir iktisadi sistemin; "kardan önce prensip" diyebileceğimiz bir İslami finansın; ahlak ve adalet temelli bir siyaset kuramcılığı ve sosyal düzenin; akıl, bilim, özgürlük ve anlam gibi sorunlu olgulara ahlaki ve siyasi çözümler sunmanın, irade sahibi özne olarak modernist/kapitalist dünyaya Müslümanca hayat alanları açmanın, ekolojik tahribatı kontrol altına almanın ve iyi-güzel-doğru arasını yeniden telif etmenin imkan ve şartları konusunda meşverete hazır mıyız?
Sayfa 268 - Hz. Peygamber Dönemi İçtimai-Siyasi-İktisadi Yapı, Selma Karışman
Tarihçilerin İslam tarihini, Hz. Ömer'in İslam takvimini; Hz. Muhammed'in Mekke'den Medine'ye hicret etmesiyle başlatması boşa değildi: Hicret cahiliyetten medeniyete idi...
Sayfa 249 - Hz. Peygamber Dönemi İçtimai-Siyasi-İktisadi Yapı | Selma Karışman
Aslında Mekke'nin muhalefeti, İslam'ın teolojik değil, toplumsal bağlamınaydı: "Tarağın dişleri gibi eşit olma" idealinin gerçekleşmesi durumunda sınıfsız ve eşitlikçi bir düzenin kurumsallaşma ihtimali, Kureyş'in tanrılarını değil, onların arkasındaki hiyerarşik üstünlüğü, sosyo-ekonomik çıkarları ve geleneksel yapıyı tehdit ediyordu.
Sayfa 249 - Hz. Peygamber Dönemi İçtimai-Siyasi-İktisadi Yapı | Selma Karışman
Öyleyse yapması gereken şey nedir? Basit: zihinsel hicretini gerçekleştirmek... Zihinsel hicret, onun zihnine yerleşmiş olan tağuti düzenin tüm ayartıcı kavramlarını, kurumlarını zihninden dışlayarak, İslam'ın öngördüğü basit hayat tarzına talip olmak; kendi asal ilmini yeniden, sil baştan ondan ne istediğini kavramak ve gereğini yerine getirmek...
Sayfa 12 - İslam Neyi Hedefliyor: Müslümanca Yaşamayı Mı, Uygarlığı Mı? | Rasim Özdenören
İnsan, içi boş bir kavramdır. Oraya iyilik de yazılabilir kötülük de; kölelik de yazılabilir efendilik de, eğitim de yazılabilir cehâlet de, umut da yazılabilir umutsuzluk da, az da yazılabilir çok da. İnsan oraya ne yazarsa o olacak, onu görecektir.
Sayfa 17
Hz. Âdem, "şundan yemeyin" buyruğu ile cennette ilk defa tanrısal irade karşısında kendi iradesiyle tanışmış, kendisinin farkına varmıştır.
Sayfa 14
İslâm, cennetten yeryüzüne düşen ve ölümün dar kapısından geçerek dünyadaki tavafını tamamlayacak olan insan için ilâhî bir tembih, bir yönerge ve doğrultudur. Bir anlama ve anlamlandırma haritasıdır.
Sayfa 14 - Vefa Taşdelen | İnanma Tutumları ve Kültür Biçimleri
Yaklaşık son yüz elli yıldan bu yana İslâm dünyasında yaşayan insanlara musallat olmuş yanlış sorulara, yanlış cevaplar verme... Soru doğru konulmayınca onun cevabını da doğru almak söz konusu olmaz.
Sayfa 11 - Rasim Özdenören | İslâm Neyi Hedefliyor: Müslümanca Yaşamayı Mı, Uygarlığı Mı?