Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Aile Hukuku - Romansı Pratik Çalışma

Herkes Biraz Hukukçudur Peki Neden Daha Fazlası Olmasın?

Aslıhan Kostak

Herkes Biraz Hukukçudur Peki Neden Daha Fazlası Olmasın? Hakkında

Herkes Biraz Hukukçudur Peki Neden Daha Fazlası Olmasın? konusu, istatistikler, fiyatları ve daha fazlası burada.
0/10
0 Kişi
1
Okunma
Beğeni
270
Görüntülenme

Hakkında

Değerli okuyucularım; Bir zamanlar bizi hukuk okumaya yönlendiren anne ve babalarımız haklıydı. Tıpkı söylendiği gibi hukuk, hayatın her alanında bizimle! Günlük koşuşturmaların tam ortasında... Her gün yanı başımızda Ve tıpkı büyüdükçe farkına vardığımız gibi; çevremizde gördüğümüz herkes biraz avukat, hakim ve savcı. Herkes biraz yargılayan, herkes biraz savunan, herkes biraz hüküm veren, herkes biraz fikir beyan eden... İşin özü, herkes biraz hukukçu Peki ya daha fazlası olmak isterlerse? Biz hukukçular henüz okul yıllarında pek çok pratik çözümleriz. Bu çözümlemeleri yaparken, yaşanmışlıklarla tanışırız. Bazen kendi başımızdan geçenlerle, bazen komşularımızdan dinlediklerimizle, bazen gazete köşelerine saklanmış çarpıcı hikayelerle Sonra da, bu hikayelerin kahramanlarını hukuksal bir yolculuğa çıkarırız ve bütün hukuki süreci öğreniriz. İşte bu kitap, öğrenirken öğretmeye karar verdiğim bu yolculuğun dördüncü durağı Romansı pratikler serisinin dördüncüsü: Aile hukuku
Tahmini Okuma Süresi: 48 dk.Sayfa Sayısı: 28Basım Tarihi: Mart 2018Yayınevi: On İki Levha Yayıncılık
ISBN: 9786051527062Ülke: TürkiyeDil: TürkçeFormat: Karton kapak
Türler:
Reklam

Yazar Hakkında

Aslıhan Kostak
Aslıhan KostakYazar · 8 kitap
Aslıhan Kostak 1992 yılının bir sonbahar sabahı dünyaya geldiğinde, yanı başında ikiz kardeşi duruyordu. Üniversiteli bir anne ve asker bir babanın kızı olarak doğduğu şehir olan İstanbul'dan temelli ayrıldıklarında henüz 11 yaşındaydı. Ergenlik yıllarına eşlik eden bu şehir değişikliği; kiloları, sivilceleri, genç kız dergilerini ve kitap okumakla beslenen renkli hayalleri beraberinde getirmişti. Yazar olma sevdası da bu yıllarda gösterdi kendisini. Aslıhan küçük yaşlardan itibaren içinde yüzdüğü tüm duygularını satırlara döküyordu. Yazmayı seviyor, yazarken tatlı yiyor, yediklerini kendi elleriyle yapmaya ise bayılıyordu. Tatlıya olan düşkünlüğünü el becerileriyle buluşturan Aslıhan, mutfakla yine bu yıllarda tanışmış oldu. Renkli tarifler yapmak, sunmak, yemek ve yedirmek değerli bir bütündü onun için. Okul yaşantısının baharı olduğuna inandığı lise yılları Gaziantep Anadolu Lisesi'nde geçti. Bu dört yıllık süreçte hedefi hukuk fakültesi olmuştu; fakat yazarlık hayalleri ilk günkü tazeliğini koruyordu. Böylece okul dergisinde yazmaya başladı ve hatta üniversite yollarına düşmeden önce aynı derginin editörlüğünü de üstlendi. Küçüklüğünden beri kurduğu hayallerin gerçekleşmek üzere olduğu günlerden birinde bir sürpriz çıktı karşısına: minik bir kız kardeş! Çok uzun yıllar sonra aileye yeni bir üye katmıştı. Aslıhan, Yalova Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ni kazandığında henüz dokuz aylık bir beyaz kuzunun ablasıydı. Hiçbir zaman alışamayacağını düşündüğü ablalık duygusu, kısa zamanda onu çocukların dünyasıyla buluşturdu. İçinde olmaktan mutluluk duyduğu bu dünyaya ulaşmanın farklı yollarını arayan Aslıhan, hukuk okumanın zorluğundan bahsedenlere aldırış etmiyordu. Üniversitenin ilk yıllarında hız kazanan girişimleri sayesinde ulusal bir genç kız dergisinde yazmaya başladı. Hemen ardından minik kardeşi Ayça Kuzu'yla birlikte denediği tariflerini renkli hikâyelerle süslediği ilk kitabını yazdı. Bir gün iyi bir hukukçu olma hayallerini de cebinden çıkarmayan Aslıhan, anlaşılan yazarlık ve pastacılık tutkularından vazgeçmeyecek. Çünkü inandığı bir şey var: “Hayaller ömürden büyük!”