Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Herkes İçin Kolay Usulü Fıkıh

Faruk Beşer

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Usul alanında ilk kez yazan âlim, Iǚmam Şafiı’dir
"Def-i mefasid celb-i menafi’dan evladır." Kötülükleri izale etmek, faydalı olanları yapmaktan önceliklidir. Sabahattin Zaim Hoca’dan duymuştum; Ebu’lula Mardin’den naklen şöyle demişti: “Roma Hukuku ile İslam Hukuku arasındaki en temel farklılık bu maddedir. İslam’da kötülüklerin giderilmesi önceliklidir, Roma Huku- kunda ise iyiliklerin yapılması önceliklidir”.
Sayfa 114 - Nün yayınları
Reklam
“Ümmetimden hakkı ortaya koyacak bir grup insan sürekli bulunacak ve onları yalnız bırakanlar onlara zarar veremeyecek ve Allah’ın emri gelinceye kadar onlar bu minval üzere sürüp gideceklerdir” (Müslim)
Efendimiz (sa) “Allah’ın eli cemaatle beraberdir” (İbn Hibban) buyu- rur. Elden maksat desteği ve gücü demektir. Demek ki bu fazlalık Allah’ın onların verecekleri karara olan katkısıdır. Bu gün güçlerin birleştirilmesiyle gerçekleşen ve o güçlerin toplamından fazla olan sinerji diye bir güçten söz ederler.
Sayfa 32
”Eğer bilmiyorsanız zikir ehline sorun”. Peki, zikir ehli kimdir? Kuranı Kerim’e baktığımızda onun; bizzat Ku- ran, namaz, Allah’ı anma, bizzat Hz. Peygamber ve tespih gibi şeylere zikir dediğini görürüz. Zikir’in asıl anlamı hatırlama demek olduğuna göre bil- meden de hatırlama, yani zikir olmaz. O halde ehli zikir bu sayılanların ehli olan ve kısaca; bilen ve bildiğiyle amel eden âlimdir, diyebiliriz.
Sayfa 89
Mekke’de inen ayetlere Mekkî Ayetler denir ve başlıca iki temel konuları vardır: Tevhid, yani şirkten arınma ve vermeyi ve paylaşmayı öğrenme. Birisi dini ayakta tutan asıl temel, diğeri de dünyayı ayakta tutan asıl temeldir. Demek ki bu ikisi olmadan din olmaz. Ama sadece namaz, işin başından beri hep vardır. Medine’de inen ayetlere de Medenî Ayetler denir ve dini hükümlerin tama- mına yakını Medine’de gelmiştir.
Sayfa 22
Reklam
Mücmeli ancak Şari’in kendisi açıklar. Kuranı Kerim’de salat, zekât, hac gibi ibadetlere ilişkin hükümlerin çoğu mücmel ifadelerle gelmiştir. “Namaz kılın”, “zekât verin” gibi ayetlerde emredilen namazın ve zekâtın nasıl eda edileceğini biz sadece bu emirleri düşünerek anlayamayız. Bunu sözün sa- hibine sormak zorundayız. Mutlak Şari’ olan Allah adına bunları açıklayan ise, O’nun Rasulüdür. O bize mesela, günde beş defa, şu kadar rekâtla şu şekilde namaz kılın, ya da şu şu mallarınızın kırkta birini fakirlere verin der, böylece biz de bu mücmel ifadelerin nasıl anlaşılacağını öğrenmiş oluruz.
Sayfa 77 - Nün yayınları
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.