Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

23 Mart 2018

Herkese Bilim Teknoloji - Sayı 104

Herkese Bilim Teknoloji

Herkese Bilim Teknoloji - Sayı 104 Gönderileri

Herkese Bilim Teknoloji - Sayı 104 kitaplarını, Herkese Bilim Teknoloji - Sayı 104 sözleri ve alıntılarını, Herkese Bilim Teknoloji - Sayı 104 yazarlarını, Herkese Bilim Teknoloji - Sayı 104 yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
28 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
11 saatte okudu
Derginin bu sayısında yakın zamanda kaybettiğimiz değerli bir bilim insanı olan Stephan Hawking için hazırlanan yazıyı oldukça beğendim. Ayrıca ona ait bir de özlü sözler sayfası oluşturulmuştu. Dergide beğeniyle okuduğum diğer başlıklar şunlar: -Aşının önemi ve aşı karşıtlarına yanıtlar(Bu bölüm mutlaka okunmalı ve önyargılarımızı kaldırmalıyız) -Egzersiz ne zaman, nasıl ve ne kadar yapılmalı? (Bu yazı da ezber bozan türden. Okunmalı) -TeknoVitrin köşesinde ilgimi çeken 2 ürün oldu: Fotosentez yapan oto lastiği(!), Hibrit panelle yağmur damlalarından enerji eldesi -Mercimek(Mutlaka bu yazıyı okuyun) -İdrarınız biyolojik yaşınızı ortaya koyabilir -Berkol'un Dünyası yazısı biraz hüzünlü. Uçak kazasında kaybettiğimiz bu bilim insanını unutturmamak adına ailesinin açtığı kütüphaneyi ve bu bilim insanının kısa ömründe yaptığı şeyleri bu yazıda bulacaksınız. -Son İnsan, Son Düşünce yazısı da çok ilginç. Blockchain hakkında bilgi verilmiş. Okumanızı öneririm. -Öğretmenlere perrformans değerlendirme başlıklı yazıda getirilmeye çalışılan sistemin daha çok kar amaçlı şirketlerde uygulanan bir sistem olduğu değerlendiriliyor. Bu tür sistemin olumsuz yönlerinin eğitim sistemini daha da kötüye götüreceği vurgulanıyor. -Fotosentezin geçmişi daha eski mi başlıklı yazıda ilginç bilgiler verilmiş. Okunmaya değer. -"Sağ beyinli yoksa sol beyinli misiniz?" başlıklı yazıyı mutlaka okuyun. Ezber bozan türden. -"Uçuk" hakkındaki yazıyı mutlaka okuyun.
Herkese Bilim Teknoloji - Sayı 104
Herkese Bilim Teknoloji - Sayı 104Herkese Bilim Teknoloji · HBT Dergi · 20181 okunma
Bir kere Herpes Simplex virüsü ile karşılaşan ve enfekte olan kişide virüs yaşam boyu kalır. Uçuğu olmasa da o insan Herpes Simplex taşıyıcısıdır. İlk enfeksiyon atağı geçtikten sonra virüs deri hücrelerinden sinir hücrelerine göçer ve orada yerleşir. Bu hücrelerde “uyuyan” virüs stres, hastalık, ateş, aşırı güneşe, aşırı soğuğa maruz kalmak, adet dönemi, cerrahi girişim gibi direnci düşüren faktörlerle “uyanır”, aktive olur ve tekrar deride uçuk yapar.
Reklam
BMJ Case Reports dergisinde 15 Ocak tarihinde yayınlanan bir haberde, 34 yaşındaki bir İngilizin, hapşırığını tutmak için burnunu ve ağzını kapatınca boğazının yırtıldığına dikkat çekiliyor.
Gerçek bilim, sağ beynin ya da sol beynin baskın çalışması gibi bir durumun söz konusu olmadığını söylüyor.
Eskiden 140/90 mmHg’nin üzeri hipertansif sayılırken yeni rehberlere göre 130/80 mmHg’nin üzeri hipertansif sayılıyor.
Peki ya robotlar, androidler (diyelim ki yüz sene sonra) ortaya çıktığında. Ya kendi kendilerine üreyebilir hale gelirlerse? Son insan yaşama veda ederken ne düşünüyor olacak? “Hiç değilse vuruşarak çekildik” mi “kendim ettim, kendim buldum” mu?
Reklam
Blockchain(blok-zinciri) modeli söz konusu olduğunda en güzel nitelendirmeyi Don Tapscott yapmış: “Güven Protokolü”. Hiçbir şeye güvenin kalmadığı şu dünyada “güven protokolü” nasıl oluşturulabilir? Cevap soruda gizli. Hiçbir şeye bel bağlamayacak bir model oluşturarak. Blockchain yapısında bu model iki temel unsuru dikkate almaktan geçiyor: Birincisi açıklık ikincisi ise kapalılık. Her bir işlemin orijinal kaydı ağa üye herkeste olursa işlemin gerçekleşmesi için ortada bir yeddiemine gerek kalmaz(açıklık). İşlem bilgileri şifreli olarak ağda hareket ederse, hırsızlardan korunmuş olur(kapalılık).
Hawking, daha önce yan yana gelmesi imkansız gibi görülen iki alanı; Kuantum Fiziği ve Genel Göreliliği, karadelikler bağlamında buluşturmayı başarmış, hatta işin içinde Termodinamiğin de olduğunu göstermiştir. Kuramsal fiziğin halen önemli bir problemi olan Kuantum Fiziği ve Genel Göreliliği birleştiren bir formülasyonun yokluğu ve bu ikisinin yollarının karadeliklerde kesişmesi, Sicim Teorisi gibi ‘her şeyin teorisi’ adayları için önemli bir barometre teşkil etmektedir.
“Birincisi, ayaklarınıza değil yıldızlara bakmayı unutmayın. İkincisi, çalışmaktan asla vazgeçmeyin. Çalışmak insana anlam kazandırır, bir amaç sunar; bunlar olmadan hayat bomboştur. Üçüncüsü, eğer aşkı bulacak kadar şanslıysanız var olduğunu unutmayın ve onu boşa harcamayın.”          Stephan Hawking
“Engelli kişilere tavsiyem şu: Engelinizin sizi başarmaktan alıkoyamadığı alanlara yönelin, imkansız kıldığı şeyler için de üzülmeyin. Fiziksel engeliniz ruhunuzu da engellemesin.”          Stephan Hawking
Reklam
“Fark ettim ki her şeyin önceden yazıldığını ve bizim onları değiştirmek için hiçbir şey yapamayacağımızı iddia eden insanlar bile karşıdan karşıya geçmeden önce yolun iki tarafına bakıyor.”          Stephan Hawking
Dr.Hawking’in ALS’yi uysallaştırması ve ona teslim olmamasının sebeplerinden biri güçlü beyin aktivitesi. Hareket emri beyinden gittiği için ve beyin bütün işlevsel hareketleri kontrol ettiği için beyni sağlam olan hastaların ALS’yi yenme olasılığı var.
Efsane fizikçi Hawking ölmeden önce insanlığın kurtulması için tek yolun önümüzdeki 200 yıl içerisinde Dünya’yı terk etmemiz gerektiğini söylüyordu. Dünya üzerindeki yaşamın göktaşı felaketi, yapay zeka ve uzaylı istilası gibi nedenlerle silineceği uyarısını da yapan Hawking, insanlığın aşırı nüfus artışı, saldırganlık ve küresel ısınma gibi kendi eliyle yarattığı nedenlerle de yok olacağına dikkat çekiyordu.
Hawking en çok satanlar listesindeki kitabı The Grand Design’da yine çok cesur bir çıkışla herşeyin kuramının peşinde olduğunu açıklıyordu. Hawking şu radikal fikri savunuyordu: M-kuramı adını verdiği kurama göre çok sayıda evren vardır ve bizim çok özel Evrenimizi açıklayacak herşeyin kuramı diye bir şey yoktur. Tam tersi her evrenin kendisine övgü fizik yasaları vardır. Bizimkinde koşullar uygun olduğu için yaşam ortaya çıkmıştır.
Timerosal, etil-civadır ve sadece çoklu doz içeren flakon şeklindeki aşılarda bulunur. Tek kişiye yapılmak için hazırlanmış enjektörde bulunan aşılarda zaten Timerosal yoktur. Timerosalin otizm yaptığı iddiası da ortaya atılmıştır. Ancak yapılan bilimsel çalışmalar Timerosal ile otizm arasında hiçbir ilişki olmadığını göstermiştir. Alüminyum ve skualen gibi maddeler aşıların etkisini arttırıcı(adjuan) olarak 1930’lardan beri kullanılmaktadır. Bu maddeler de tıpkı civa bileşikleri gibi doğada çok yaygın olarak bulunurlar ve insanlar aşılarda karşılaştıkları adjuanlardan çok daha fazlası ile günlük hayat içerisinde karşılaşırlar. Her aşının içinde adjuan yoktur. Örneğin grip aşıları alüminyum içermezler. Bugüne kadar yapılan bilimsel araştırmalar aşıların içindeki adjuanların insana zarar vermediğini göstermiştir.
27 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.