Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Hiçbir Şey Anlatmayan Hikayelerin İkincisi

Güray Süngü

En Eski Hiçbir Şey Anlatmayan Hikayelerin İkincisi Sözleri ve Alıntıları

En Eski Hiçbir Şey Anlatmayan Hikayelerin İkincisi sözleri ve alıntılarını, en eski Hiçbir Şey Anlatmayan Hikayelerin İkincisi kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Durgundu su, akıyordu su. Bazı kelimeleri cümle içinde kullanmak güzeldir. Suyu cümle içinde kullandıkça kirlenir su, cümle temizlenir ama su kirlenir.
"Bazı şeyler parayla satılmaz." "Mesela?" "Manalar mesela."
Sayfa 11 - okur kitaplığıKitabı okudu
Reklam
Yirmi bilmem kaçıncı yüzyıldaydı dünya. Eskisi gibi olması düşünülemezdi, hem de hiçbir şeyin. İnsanlar bile artık birer birer değil, biner biner ölüyordu.
Sayfa 23 - okur kitaplığıKitabı okudu
Kimlerdendin sen o çatışmada. Ben mi? Ölenlerdendim efendim.
Sayfa 123 - okur kitaplığıKitabı okudu
Hayatında hiçbir şeyi önemsemeyi becerememiş bir adam olarak gözlerim aynadaki aksimde, yüzümde su. Durgundu su, akıyordu su. Bazı kelimeleri cümle içinde kullanmak güzeldir, güzeli kullanmak güzeldir, suyu kullanmak güzeldir. Suyu cümle içinde kullandıkça kirlenir su, cümle temizlenir ama su kirlenir. Bu hep böyle olur. Suyun mu kabahatidir, cümlenin mi kabahatidir?
Sayfa 17 - Okur KitaplığıKitabı okudu
Uyandım. İşe gittim. İşe giderken otobüse bindim. Otobüsteki bütün insanlar bir şey olsa da yırtsak der gibi bakıyorlardı etrafa, uykulu, yenik, o denli bezgin gözleriyle, yüzleriyle, dudakları, burun ve yanaklarıyla etrafa. Memnun olmadıkları işlerine giderek, memnun olmadıkları hayatlarını, memnun olamayacakları şekilde idame etmelerine yarayacak miktarda para kazanacaklardı. Ama bu onlara yetmeyecekti. Bir işlerinin olması, bir hayatlarının olması ve bir umutlarının olması onlara yetmeyecekti. Daha geniş, daha büyük, daha çok olmasını istiyorlardı çünkü söz konusu neyse o. Çünkü öyle olmalıydı artık. Yirmi bilmem kaçıncı yüzyıldaydı dünya. Eskisi gibi olması düşünülemezdi, hem de hiçbir şeyin. İnsanlar bile artık birer birer değil, biner biner ölüyordu. Çaresiz onları bıraktım otobüslerinin içinde ve devam ettim yoluma, vardım kendi umutsuzluğum olan iş yerime.
Sayfa 23 - Okur KitaplığıKitabı okudu
Reklam
...elleri ceplerinde ama çalacak bir ıslığı yok. Çünkü hiç şarkı bilmiyor, hayır tabi ki biliyor ama şarkılar artık ıslıkla çalınabilecek türden değil, yani onun kabahati değil, kimsenin kabahati değil. Benim kabahatim bile değil. Bana da şarkı öğretilmedi hiç. Aslında çok şarkı öğretildi ama hiçbirisi kalmadı aklımda. Kötü şarkılar akılda kalmıyor. Dilde kalıyor ama akılda kalmıyor.
Sayfa 24 - Okur KitaplığıKitabı okudu
Hayatını eskimiş bir eşya gibi bir yerlerde bırakıp gidemezsin. Bunu yapamazsın. Denersin. Ama olmaz.
Sayfa 57 - Okur KitaplığıKitabı okudu
Rüzgarda sallanıyordum ben, çünkü fırtınasızdı denizim. Acıya ihtiyaç vardır, insan istemese de ruhu sürüklenir, çapına göre ne kadarına talip olabilirse artık.
Sayfa 60 - Okur KitaplığıKitabı okudu
"Biliyor musun?" diye sordu sonra. "Anlatılanlara göre ben onu öyle çok seviyormuşum ki... Anlatılamazmış."
Sayfa 79 - Okur KitaplığıKitabı okudu
970 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.