Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

İki Dünya Arasında Türkiye

Hilal ve Yıldız

Stephen Kinzer

Hilal ve Yıldız Gönderileri

Hilal ve Yıldız kitaplarını, Hilal ve Yıldız sözleri ve alıntılarını, Hilal ve Yıldız yazarlarını, Hilal ve Yıldız yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
“Faşizm, nazizim ve bolşevizm, geride büyük bir ızdırap ve acı mirası bırakarak tarihten silindiler ama Kemalizm halen yaşamaktadır ve çağdaş Türkiye onun en mükemmel zaferidir. Atatürk’ü anlamadan Türkiye’yi anlamaya çalışmak, Hıristiyanlığı göz önünde tutmadan Avrupa tarihi çalışmaya benzer.”
“Tarih kitapları Mustafa Kemal Atatürk’ün rakıya aşırı düşkünlüğünün etkilerinden dolayı öldüğünü yazar. Bu ancak kısmen doğrudur. Aslında kendisi aşırı dozda Türkiye’den ölmüştür. Tıpkı rakıya olan ilgisi gibi Türkiye’ye olan ilgisi de öyle şiddetli ve güçlüydü ki sonunda kendini yiyip bitirdi.”
Reklam
“Onlarca yıl boyunca Türkiye’nin önemli siyasi partileri tek bir kişi ya da kimi zaman küçük bir işbirliği içindeki grup tarafından yönetilmiştir. Bu kişiler ise adaylar arasında kamu görevi için yalnızca bir tek kriteri kullanarak seçim yaparlar: Kör bir itaat. Yalnızca dalkavuklar kabul edilir,…”
“Başka hiçbir ülkede, eğitimli seçkinleri kalitesi ile siyasi sınıfın kalitesi arasındaki fark, Türkiye’deki kadar büyük değildir.”
Her ne kadar Türkiye kısa yaşamı boyunca çoğunlukla içeriye baktıysa da, kültürel zenginliklerini paylaşmaya, jeopolitik ve dünya ekonomisi alanlarında ciddi bir iz bırakmaya başladı. Hukukun üstünlüğü ile yönetilen tam anlamıyla çağdaş bir Türkiye, Türk halkını daha önce hiç görmediği bir refah ve kendine güven düzeyine yükseltebilir. Siyasi ve psikolojik azgelişmişliğine rağmen ülke çok büyük bir güç olmasını sağlayacak kaynaklara sahiptir. Kendisini felç eden korkulardan kurtulup tam demokrasiyi kucaklayabilirse, özgürlük idealinin nasıl dev engelleri aşabileceğini gösteren çekici bir örnek de olacaktır. Askeri gücüne moral gücü de ekleyen Türkiye, Ortadoğu'da barışı teşvik eden ve Arap ülkelerini halen içinde bulundukları toplumsal geri kalmışlıktan ve feodal diktatörlüklerden kurtaran başat bir güç olabilir. Batıya doğru Balkanlar'a ve doğuya doğru Kafkaslar'a güçlü ve istikrar sağlayıcı bir etki yayabilir. Böylece stratejik olarak yaşamsal olan petrol ve diğer kaynaklar yönünden son derece zengin ve şu anda bölgeyi kaosa doğru sürükleyen zorbaların yönettiği bir coğrafyada anahtar güç olabilir.
Sayfa 42 - Crescent and Star, Turkey Between Two Worlds. İletişim Yayınları, 8. BASKI 2004 İstanbul, [ISBN: 975-05-0019-9]Kitabı okudu
Hâlâ anlamayarak, "Human Rights Watch' yazıyor" dedim. "İşte PKK!" "Hayır, PKK değil. İnsan hakları." "Ben de öyle dedim. İnsan hakları. PKK." Bir an durdum ve anlamaya çalıştım. Bu adamların, "insan hakları" ile terörü eş anlamlı gördükleri açıktı. Adında insan hakları terimi bulunan bir grubun mensuplarıyla buluşmak, bir PKK ajanı ile buluşmakla aynı anlama geliyordu.
Sayfa 181 - iletişim yayınları
Reklam
301 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
Bu kadarıda olmasın
Kitap 1980 den sonraki askeri ve siyasi düşünce, beyaz Türklerin o kemikleşmiş düsünceleri,belli kesimi küçümseyip kendilerini milletin efendisi sayan o tepeden bakışın özeti, nerden beslendikleri belli oluyor Ermeni soykırımı yokturrrr,o kadar taraflı bir kitapki yerden yere vurmuş bizi
Hilal ve Yıldız
Hilal ve YıldızStephen Kinzer · İletişim Yayınları · 200425 okunma
Türkçe'de en sevdiğim sözcük istiklal sözcüğüdür. Sözlük bu sözcüğün "bağımsızlık" anlamına geldiğini söylüyor ki sadece bu bile, sözcüğe her dilde özel bir yer kazandırmak için yeterlidir. Türkiye'de ise bu sözcük özel bir tınıya sahiptir çünkü Türkiye bağımsız olabilmek için fazlasıyla mücadele etmektedir.
Eğer Türkler uzaktaki bir kötülük odağından ibaret olsalardı Avrupalıların kalbinde dinsiz Çinlilerin yarattığı korkudan daha f azla bir korku yaratamazlardı. Onlar hakkında düşünmeyi bile bu kadar korkunç yapan şey, Türk güçlerinin Avrupa'nın kapılarını yumruklamakta olmasıydı. Sultan Osman tarafından kurulan ve Ingilizce'de Ottomans olarak bilinen en başarılı Türk kabilesi I453'te Konstantinapolis fethetti. Böylece bir zamanlar Roma imparatorluğumun başkenti olan ve ondan sonra da bin yıldan daha uzun bir süre boyunca Bizans imparatorluğu'nun başkentliğini yapan bir Hıristiyan kentinin sahipliğini elde etmiş oldu. Bu fetih Türkleri tüm insanlık tarihinin en güçlü kültürel olarak en etkili iki kırallığının en azından coğrafi mirasçısı haline getirdi. Yalnızca bir zamanlar...
...dünle beraber gitti, cancağızım, ne kadar söz varsa düne ait. şimdi yeni şeyler söylemek lâzım. ... (celâleddin rumî (1207-1273), çeviri: a. kadir)
30 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.