Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Hinduizm'de Avatar İnancı

Cemil Kutlutürk

Hinduizm'de Avatar İnancı Gönderileri

Hinduizm'de Avatar İnancı kitaplarını, Hinduizm'de Avatar İnancı sözleri ve alıntılarını, Hinduizm'de Avatar İnancı yazarlarını, Hinduizm'de Avatar İnancı yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
256 syf.
·
Puan vermedi
·
9 günde okudu
Hinduizm'deki avatar inancına dair son derece doyurucu bir doktora tezi. Hinduizm'de avatar inancı, Tanrı Vişnu'nun yeryüzünde kötülük görüp bir insan ya da hayvan suretinde tecessüm etmesiyle insanları doğru olana yönlendirmeye çalışmasına denir. Hinduizm'de toplam 10 avatar vardır. Bunlar: Matsiya (Balık), Kurma (Kurbağa), Varaha (Yaban domuzu), Naraşima (Yarı aslan yarı tanrı), Vamana (Cüce), Paraşurama (Baltalı Rama), Rama, Krişna, Buda ve Kalki. Ancak bu son avatar olan Kalki henüz gelmemiştir. Hindular Kalki'nin karanlık çağ olan Kali Yuga'da geleceğine ve dünyayı düzelteceğine inanmaktadır. İlk avatar olan Matsiya bir balıktır. Onunla ilgili kıssalar Nuh Tufanı'nı andırmaktadır. Matsiya Manu adındaki bir adama tufan olacağından ve gemi yapması gerektiğinden bahseder. Tufan gerçekleştikten sonra ise Matsiya Manu'ya yardım etmiştir. Varaha gibi domuz avatar vardır. Paraşurama gibi sert avatarlar vardır ki elinde baltası ile tasvir edilir. Din adamlarının ineğini çalan bir kralın kafasını keser. İffetsizlik yapan annesini öldürür. Kşatriyalar ve Brahminler arasında süren kast savaşlarında en ön saftadır. Hindistan'da Arya Samac gibi avatar inancıyla Hinduizm'deki putları inkâr eden reformist dinler de vardır. Sadece tek bir tanrıya inanırlar. Kısacası avatar inancı nedir ne değildir öğrenmek istiyorsanız bu eseri okumalısınız.
Hinduizm'de Avatar İnancı
Hinduizm'de Avatar İnancıCemil Kutlutürk · Otto Yayınevi · 20183 okunma
Sathya Sai Baba, takipçileri tarafından Tanrı'nın bir bedenleşmesi kabul edilir. Böyle bir inancın gelişmesinde hem Sai Baba'nın avatarlık iddiası hem de kendisine atfedilen olağanüstü güçler etkili olmuştur. Hastaları iyileştirmesi, aynı anda farklı yerlerde bulunması, havaya yükselmesi, bir anda ortadan kaybolması, insanların görmeyeceği nesneleri görmesi, ortada yokken kül, yüzük, kolye gibi nesneleri bir anda var etmesi, suyu başka bir içeceğe dönüştürmesi ve dışarıdan almaksızın ağzından yumurta çıkartması bunlardan bazılarıdır.
Sayfa 202 - OttoKitabı okudu
Reklam
Tulsidas, Rama'yı, "Yüce Tanrı" kabul etmek suretiyle Vişnu'nun da üzerinde bir konuma yükseltmiştir. Tulsidas'ın eserlerinde Brahma, Vişnu ve Şiva gibi büyük tanrıların Rama'ya hizmet ettikleri ve Rama'nın ayakları altına kapandıkları şeklinde ifadeler yer alır. Benzer şekilde Brahma, Vişnu ve Şiva'nın yaratma, koruma ve yok etme eylemlerini Rama'nın gücü sayesinde gerçekleştirebildikleri belirtilir. Bütün bu veriler Tulsidas'ın, Rama'yı diğer tanrıların üzerinde bir konuma yükselttiğini ve bazı yönlerden klasik anlamdaki avatar doktrininin dışına çıktığını göstermektedir. Zira geleneksel avatar inancında Rama, Vişnu'nun bedenleşmelerinden biri olup ondan daha üstün bir konuma sahip değildir.
Sayfa 179 - OttoKitabı okudu
Tulsidas'ın düşüncesine göre "Yüce Tanrı"nın (Brahman/Rama), idrak edilemeyen/kişisel olmayan (nirguna) ve idrak edilen/kişisel (saguna) olmak üzere iki yönü bulunur. Bu iki yön esas itibariyle bir ve aynıdır. Tulsidas, "Yüce Tanrı"nın her iki yönünü eşit görmekle birlikte saguna vasfı üzerinde daha çok durmuştur. Kişisel yönü bulunmayan veya algılanmayan tanrı fikrinin, kendisini tatmin etmediğini ve "Yüce Tanrı"nın sadece bu yönüyle tanımlanamayacağını belirtmiştir. Bu anlamda o, kendi döneminde ortaya çıkan ve Tanrı'nın sadece nirguna boyutuna vurgu yapan kimseleri eleştirmiştir. Tanrı'nın kendisine bağlı dindar kimselerin isteklerine karşılık, kişisel bir forma bürünerek avatar şeklinde ortaya çıktığını ve onlarla birlikte olduğunu belirtmiştir.
Sayfa 178 - OttoKitabı okudu
Tanrı'nın avatar biçiminde görünmesinin bir diğer nedeni de yarattığı varlıkları büyülemek ve onların kalplerini cezbetmektir.
Sayfa 159 - OttoKitabı okudu
Ramanuca (ö. 1137), Tamil Nadu eyaleti sınırları içinde bulunan Sriperumbudur köyünde Brahmin bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelmiştir. O, Şankara'nın "mutlak teklik" öğretisine karşı çıkarak kendi felsefi sistemi olan ve "nitelikli teklik" anlamına gelen Vişiştadavaita'yı kurmuştur. Görünen dünyanın yanılsama (maya) değil, gerçek olduğunu kabul etmiştir. Ramanuca bu tür düşüncelerini, Brahma Sutra ve Bhagavadgita gibi metinler üzerine yazdığı şerhlerde izah etmiştir. Öğretisini aktarmak için Hindistan'ın farklı bölgelerine seyahatler yapmış ve pek çok kutsal şehri ziyaret etmiştir.
Sayfa 158 - OttoKitabı okudu
Reklam
Advatta vedanta öğretisine göre varlık, ikili değildir ve mutlak hakikat sadece Brahman'dır. Bu anlamda mutlak hakikat (Brahman) ile öz varlık (atman) arasında bir fark yoktur. Şankara'ya göre tek mutlak hakikat, değişmeyen ve yok olmayan Brahman'dır. Bu yüzden dünya gerçek değildir. Dünya, Brahman'ın yanılsamasından (maya) ibarettir. Brahman ve atman özdeşliğini idrak edemeyen bilgisiz kimseler, dünyayı gerçek zannederler ve onu Brahman'ın bir görüntüsü kabul ederler.
Sayfa 155 - OttoKitabı okudu
Krişna ve aşk
Krişna'nın dikkat çeken bir diğer yönü de aşk sembolünü fazlasıyla kullanmış olmasıdır. Özellikle çoban kızlarıyla yaşadığı aşk, Tanrı ile insan arasındaki sevginin en güçlü örneklerini oluşturur. Dolayısıyla Krişna, hayatta ulaşılabilecek en güzel mutluluğun Tanrı sevgisini kazanmak olduğunu örnek yaşantısıyla göstermiştir. Krişna'nın yaşadığı aşk maceraları ve temsil ettiği aşk sembolü, Hindu toplumunda özellikle de genç kızlar ve kadınlar arasında popüler bir Tanrı olmasını sağlamıştır. Hindular, Tanrı'nın sevgisini kazanabilmek için Krişna'ya büyük bir aşk ile bağlanmışlardır.
Sayfa 140 - OttoKitabı okudu
Hindular nezdinde Krişna, en önemli Vişnu avatarlarından biridir. Krişna, ilk olarak Dravidyenler arasında popüler olmuştur. O, alt tabakayı oluşturan yerli halkı temsil etmiş ve onların sesi olmuştur. Bu bağlamda Krişna, özellikle Brahminlerin birtakım uygulamalarına ve üstünlük iddialarına karşı çıkmıştır. Bunun yanı sıra zalimlerle savaşmış ve halkını kötülüklere karşı korumuştur. Bu uğurda çetin mücadeleler vermiştir. Onun bu tutumu, halk nezdinde büyük bir kahraman olarak görülmesini ve popüler olmasını sağlamıştır. Krişna hakkında sayısız mitler oluşturulmuş ve zamanla kendisine tanrısallık atfedilmiştir.
Sayfa 139 - OttoKitabı okudu
Dini metinlerin nakline göre Krişna, derin düşüncelere dalmak için Maru Dağı'na çıkmış ve orada uzun bir süre kalmıştır.
Sayfa 134 - OttoKitabı okudu
28 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.