Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Hoşana'nın Son Sözü

Ahmet Abakay

Hoşana'nın Son Sözü Gönderileri

Hoşana'nın Son Sözü kitaplarını, Hoşana'nın Son Sözü sözleri ve alıntılarını, Hoşana'nın Son Sözü yazarlarını, Hoşana'nın Son Sözü yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
326 syf.
·
Puan vermedi
·
6 günde okudu
Kitabın adı:Hoşana'nın Son Sözü Yazarın adı:Ahmet Abakay Sayfa sayısı:326 Hoşana; kurtar bizi-beni anlamındadır. Hoşana yazarımızın annesidir bir gün evde ana oğul otururken Hoşana tedirgince etrafına bakar ve 82 yıllık sırrını oğlu Ahmet'in kulağına söyler sonra da bunu hiç kimseye kardeşlerine karına çocuğuna hiç kimseye söylemeyeceksin Ben öldükten sonra ne yaparsan yap ister yaz ister söyle ve susar Neydi bu 82 yıllık sır... Seher Bir Varmış Bir Yokmuş Seher yazarımızın İlk Aşkı çocukça platonik Kitabımızın az bir bölümü Hoşana ile ilgili diğer yerler yazarımızın yaşamından kesitler sunmuş ilkokula gidişi orta ve ortaokul ve liseyi bitirip üniversiteye başlaması "3K" olarak adlandırılan kodlamanın yüzünden çektiği sıkıntılar Peki "3K "ne demek "Kürt komünist Kızılbaş "olmak ülkemizde suçtur Kitapla kalın
Hoşana'nın Son Sözü
Hoşana'nın Son SözüAhmet Abakay · Büyülüdağ Yayınevi · 20135 okunma
326 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Kitabın adı:Hoşana'nın Son Sözü Yazarın adı:Ahmet Abakay Sayfa sayısı:326 Yazarımız bu kitabında annesi Hoşana'yı anlatmış. 82 yıl bir sır. Saklamış sonunda oğluna söylemiş söylerken de demiş ki bu sırrı ne karına ne çocuğuna ne de başka birilerine söyleyeceksin ne de yazacaksın ama ben öldükten sonra sen ne yaparsan yap demiş nedir bu sırrı acaba saklamış bunca yıl. Kitabımızda yazarımızın da yaşamından kesitler var. Arkadaşlarını dostlarını anlatmış. Bu dostlardan kimler yok ki ...
Hoşana'nın Son Sözü
Hoşana'nın Son SözüAhmet Abakay · Büyülüdağ Yayınevi · 20135 okunma
Reklam
Baş başa kıtlama çaylarımızı yudumluyoruz. Hoşana biraz tedirgin, biraz şaşkın, telâş içinde olduğunu saklayamıyor. Sağına soluna baktı, bana biraz daha yaklaştı. “Anne, ne var, ne oluyor?” Sorum havada kaldı. Odada başka kimsenin olmadığından emin olduktan sonra kafasını bana uzatarak kısık bir sesle konuştu: “Ehmet, bilirmisen, benim anamın babası Ermeni’ydi.”
AĞA-IRGAT Ayrı doğdu onlar Aynı gün aynı köyde Biri Ağaoğlu Biri insanoğlu olarak … Ayrı yaşadı onlar Aynı topraklarda Biri kamçılı çifte yosmalı Biri ırgattı boynu tasmalı … Ayrı öldü onlar Aynı dünyada Biri el üstünde Biri ayak altında … Tümüyle ayrıydı onlar Tümüyle aynı oldukları halde. Ahmet Abakay
Farkında olsak da olmasak da birileri bizi daima gözetliyor. Bu gözetleyenler bazen yabancılar, bazen yerliler oluyor. Daha da önemlisi, tarih bizi gözetliyor.
İşte 12 Eylül de en büyük darbeyi örgütlü mücadeleye vurdu. Toplumu örgütlü yapıdan uzaklaştırdı. Örgütlü olmakla, suçlu olmak eşdeğer sayıldı. Aileler de çocuklarını örgütlü mücadeleden, örgütlülükten uzak tutmak için büyük çaba harcadı. Toplum böylece sistemli şekilde atomize edildi.
Reklam
Seher artık yok. Kendisine anlatamasam da, birkaç cümlelik çeşme başı sözü dışında konuşamasam da, Seher dahil kimseler bilmese de o benim ilk sevdiğimdi, ilk aşkımdı. O sıralar söylenen bir türkü vardı, ona çok benziyordu benim aşkım. “Ben seni gizli sevdim, bilmedim eller duya…” Yıllar sonra büyüyüp üniversiteli olduğumda, Seher’in öldürülmesi ve ona olan platonik aşkımı ne zaman düşünsem, Attila İlhan’ın şiiri aklıma gelirdi: “Ne kadınlar sevdim, zaten yoktular…” Seher de bir vardı, bir yoktu. Aslında hiç yoktu!
Şu bir gerçek ki her dedede ve büyükannede torunları için sonsuz sabır ve hoşgörü deposu vardır.
Ben 1971 yılında Ankara’ya gelişimden itibaren öğrenci olarak, ardından da sosyalist siyasal hareketin içinde biri olarak “3 K” olarak adlandırılan kodlamanın sıkıntısını çektim. “3 K” demek, “Kürt, Komünist, Kızılbaş” olmaktı. Bu üçüne sahipsen yandın. Sık sık gözaltına alınırsın, işkence görürsün, öldürülürsün.