Hukuka Bağlılık Açısından Eski Türkler'de, İslam'da ve Osmanlı'da Devlet

Nevzat Kösoğlu

Sayfa Sayısına Göre Hukuka Bağlılık Açısından Eski Türkler'de, İslam'da ve Osmanlı'da Devlet Sözleri ve Alıntıları

Sayfa Sayısına Göre Hukuka Bağlılık Açısından Eski Türkler'de, İslam'da ve Osmanlı'da Devlet sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre Hukuka Bağlılık Açısından Eski Türkler'de, İslam'da ve Osmanlı'da Devlet kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İngiliz tarihçisi A.Toynbee, yaylalarda çobanlığın geliştirdiği emretme ve itaat etme alışkanlığı ile, yönetim kabiliyetinin, Türklerce toplum hayatına aktarıldığını ve böylece güçlü birlikler kurmayı başardıklarını söyler.
Reklam
Eski Çin'de de hükümdar gücünü ve meşrutiyetini gökten aldığı gibi, kendisine kutsiyet atfedilir. Türklerde ise, Hakan egemenliğini Tanrı'dan alır, ama Tanrı adına hükmedemez ve iktidarı mutlak değildir.
Esasta, ''İl gider töre kalır.'' Bir gün yeniden Tanrı'dan kut alan bir Hakan, bu töreye göre ili kurar; açları doyurur, çıplakları giydirir, az milleti çok eder. Ama, töre kaybolursa il de gider.
Halifelik Kureyş'tendir/ Ebu Bekir
''Emirlik konusunda Arap kabileleri ancak Kureyş'i bilir, başkasının emirliğini kabul etmezler. Zira, Kureyş kavmi haseb ve nesepçe Arab'ın üstünüdür. Biz emirleriz, siz vezirlersiniz.'' *Hz.Ebu Bekir'e ait olan bu sözlerde dile gelen anlayış, geleneksel Arap anlayışını yansıtmakta ve Oğuz Destanı'nda dile gelen eski Türk anlayışını hatırlatmaktadır. Buna göre, emirlik Hakanlılar yani Açina oğulları'na aittir; emirler Bozoklar'dan, vezirler de üçoklar'dan olacaktır.
Halifelik
Hilafet, esasında ve çıkışında esasında egemenlik hakkını elinde bulundurmayı, Hz. Peygamber'in devlet başkanlığı sıfatına vekaleti ifade ederken, sadece Hz. Peygamber'e nisbet edilmesinden ötürü saygınlığı olan bir ünvan derekesine gelmiştir.
Reklam
Şiiler, çeşitli kolları ile İslam tarihinde, bazan kapalı, bazan açık, ama daima siyasi kavgaların içinde olmuş; ancak, imamiye anlayışının egemen olduğu devleti 1501'de Türk Safevilerle kurmuşlardır; Osmanlıların tabiri ile ''şeyhlikten şahlığa geçen'' Safevi şahları, Gaib İmam'ın naibi ve mümessili olduklarını daima ileri sürmüşlerdir.
Haricilere Göre Ali'nin İmameti:
Ali, imamet konusunda Muaviye ile hakeme başvurmayı kabul ettiği andan itibaren, imametten düşmüştür.
Osmanlı hukukçuları, halifenin Kureyş'ten olması şartını, ''Hialfetin sıhhatinin şartı olmayıp, evveliyetinin şartı olduğu ve ihtiyaç anında düşeceği şeklinde yorumlarmış ve ''Sizleri Allah'ın kitabına göre idare edecek olan emriniz habeşli bir köle olsa bile onat itaat ediniz'' mealindeki hadisleri dile getirmişlerdir.
Sayfa 100Kitabı okudu
18 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.