Süleyman da kadınlar üzerine 14 yıldan beri kazandığı zaferlerden haz değil,hicap duyuyordu. Onlar daima etlerini vermişler,gönüllerini kendilerine saklamışlardı. Çünkü kendisi hiçbir kadının yüreğine girmeyi denememişti ve böyle bir zahmete katlanmayı da düşünmemişti. Hürrem’i görüp beğendikten sonra ansızın ‘mücadele’ kararı işte bu sebeplerdendi ve kadın eti üzerinde arsız bir sinek gibi dolaşmaktan artık utanç duyuşundandı.
Evet,aşk sahnesinde sinek rolü oynamaktan bıkıp usanmıştı. Şimdi heyecanlı bir pervane olup Hürrem’in yüreğine kapanmak istiyordu. Bunun için o yüreği evvela açmak lazımdı. Bir kadın yüreğini açabilmekse iyi müdafaa olunan bir kale kapısını açmaktan daha zordu.