Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Hz. Osman Zinnûreyn (r.a.)

Mahmud Sâmi Ramazanoğlu

Hz. Osman Zinnûreyn (r.a.) Hakkında

Hz. Osman Zinnûreyn (r.a.) konusu, istatistikler, fiyatları ve daha fazlası burada.

Hakkında

Hz. Osman’ın hayatı, cömertliği, tevazuu, hayası, şahsiyeti, halifeliği ve hizmetleri anlatılıyor. Hz. Osman (Ra) Nesebi: Validesi ceddi alay-ı Nebi olan Abdulmuttalib’in kızı Ümmi Hakimdir. Hz.Osman (ra) nesebi Rasulullah(sav) ile Abdi Menafda birleşir. Hicretten 47 sene evvel doğmuştur. Rasullullah (sav) efendimizin kerimesi Rukayye validemizle ve onun vefatı üzerine diğer kerimesi Ümmi Gülsümle izdivaç etmesi Zinnureyn ünvanı ile intişarına sebeb olmuştur. Hz. Ali (ra) yanında bir kere Hz. Osman (ra) anıldığında: Osman öyle yüksek bir zattır ki, semada bile Zinnureyn diye anılır. demiştir. İslamiyeti Kabulü: Hz. Ebubekir (ra) iman ettikten sonra dostlarını ve ahbaplarını irşada çalışmış, cahiliye devrinde en yakın arkadaşlarından olan Hz. Osman’a islamiyetten bahsetmiş, Hz. Osman Resul-ü Ekrem’i görmek istemiş, Hz Ebubekir onu götürmek üzere iken Resul-ü Ekrem (sav) Hz Ebubekir’i ziyarete gelmiş ve Hz Osman’a: Allah’ın ihsan ettiği cennete rağbet et. Ben sana ve bütün insanlara hidayet rehberi olmak üzere gönderildim. demişti. Hz. Osman diyor ki: -Resul-ü Ekrem’in lisanından duyduğum sözler o kadar saf ve sade, o kadar icazkar bir tesiri haizdi ki, kelime-i şehadet kendi kendine ağzımdan döküldü. Osman ibn Affan, Zübeyr ibn el-Avvam ve Talha ibn Ubeydullah, Hz Ebubekir delaletiyle müslüman oldular. Hz.Osman müslüman olunca amcası Hakem bin Ebil As bin Ümeyye onu yakalayıp iplerle ellerini ve ayaklarını bağlayarak:-Babalarının dininden dönüpte sonradan çıkan bir DİNE mi giriyorsun? Allah’a yemin ederim ki, girdiğin o dinden dönünceye kadar iplerini çözmeyeceğim. dedi. Bunun üzerine Hz Osman: -Bende yemin ederim ki, o dinden asla ayrılmayacağım. deyince bunun fayda vermiyeceğini anladı ve serbest bıraktı. Resul-ü Ekrem’e Hısımlığı: Hz. Osman müslüman olunca Resulullah (sav) kızı Rukayyeyi ona tecviz etti. Her ikisi evvela Habeşistan’a, sonra Medine ye olmak üzere iki hicret yaptılar. Hz. Osman (ra) Rukayye validemizin vefatından sonra Efendimiz (sav) in kerimeleri Ümm-i Gülsüm ile izdivac etti. Ümmi Gülsüm validemizin vefatından sonra Resulullah(sav):Ağlama Osman, Allah’a yemin ederim ki, yüz kızım olsa bunların biri öldükçe diğerini tek biri kalmayıncaya kadar sana verirdim. Bir defasında Resul-i Ekrem (sav) Hz. Osman’ın zevcesi olan kızı Rukayye’nin yanına varmıştı. Ona: Kızım Abdullah’ın babası (Osman)a daima iyilik et! Ashabım içinde huyu bana en çok benzeyen odur. buyurmuştu. HZ OSMANIN MEDİNEYE HİCRETİ: Hz Osman (ra) Habeşistan’da bir müddet kaldıktan sonra Mekkelilerin İslamiyeti kabul ettiklerine dair yayılan haberler üzerine avdet etmiş, avdetinde şayianın doğru olmadığını anlamakla beraber Mekke’de kalmışsa da çok geçmeden Medine’ye hicret etmiş, orada Hasan bin Sabitin kardeşi Evs bin Sabitin misafiri ve kardeşi olmuştu. Medine’ye Habeşistan’dan değil Mekke’den hicret etti. Hz Osman (ra) Medine’ye hicret ettikten sonra müslümanların istifade etmesi için Rume kuyusunu satın almıştır. HZ OSMANIN GAZALARDAKİ MEVKİİ: Hz Osman (ra) mühim ve ani bir mazeret dolayısıyla Bedir gazasına iştirak edememişti. Çünkü Resul-ü Ekrem’in kerime-i muhteremeleri ve kendisinin de zevcesi Rukayye validemiz hastalanmış ve Hz Osman da Resul-ü Ekrem’in emir ve müsaadeleriyle Onun başında bulunmak ve tedavisiyle meşgul olmak üzere Medine’de kalmış, Resul-ü Ekrem Ona: Sen kalbinin temizliği, hissiyatının necabeti dolayısıyla gazaya iştirak ecrinide kazanacaksın. demişti. Hz Osman Tebük Gazasında İslam ordusunun üçte birini techiz etmişti. Hatta Nebiyyi Ekrem (sav): Ya Rabbi ben Osman’dan razıyım, Sen de razı ol, diye dua buyurmuştur. Efendimiz minbere çıktı, bir konuşma yaptı ve herkesi Ceyşül Usreye yardıma çağırdı. Bunun üzerine Hz Osman: - bütün teçhizatıyla üçyüz deveyi koşum ve teçhizatıyla vermeyi vadetti. Efendimiz, minberde Artık Osman’a bundan sonra yapacağı işlerden hiçbir zaman zarar gelmez. buyurdu.
Tahmini Okuma Süresi: 4 sa. 56 dk.Sayfa Sayısı: 174Basım Tarihi: 1984Yayınevi: Erkam
ISBN: 9756736838Ülke: TürkiyeDil: TürkçeFormat: Karton kapak
Türler:
Reklam

Kitap İstatistikleri

Kitabın okur profili

Kadın% 66.7
Erkek% 33.3
0-12 Yaş
13-17 Yaş
18-24 Yaş
25-34 Yaş
35-44 Yaş
45-54 Yaş
55-64 Yaş
65+ Yaş

Yazar Hakkında

Mahmud Sâmi Ramazanoğlu
Mahmud Sâmi RamazanoğluYazar · 30 kitap
Babası Ramazanoğulları diye bilinen aileden Müctebâ Bey, annesi Ümmügülsüm Hanım’dır. Adana’da rüşdiye ve idâdîde okuduktan sonra İstanbul’a gidip Dârülfünun Hukuk Fakültesi’ne kaydoldu. Mezuniyetin ardından İstanbul’da askerlik hizmetini yaptığı dönemde şeyhi Esad Erbîlî’nin Kelâmî Dergâhına girdi. Dergahta ilerledikten sonra Esad Erbîlî tarafından kendisine Nakşibendî hilâfeti verildi. Ardından Adana’ya yerleşen Mahmut Sami Efendi birkaç yıl sonra irşad faaliyetiyle meşgul olmaya başladı. Tekkelerin kapatılması ve dönemin hassasiyeti sebebiyle faaliyetlerini daha ziyade özel sohbetler şeklinde sürdürdü. 1946 yılında hacca gitti. 1950’de Adana Ulucamii’nde vaaz vermeye başladı. 1951’de gittiği İstanbul’da iki yıl kaldı. 1953’te ikinci hac dönüşü Şam’a yerleşmeye karar verdi. Ancak ertesi yıl Şam’a yerleşme kararından vazgeçip İstanbul’a döndü. Erenköy’de Zihnipaşa Camii’nde vaaz verirken bir yandan da özel sohbetler yaparak irşad vazifesini sürdürdü. Bu dönemde de geçimini bir ticarethanenin muhasebe işlerinde çalışarak temin etti. 1979’da ailesiyle birlikte yerleştiği Medine’de 12 Şubat 1984’te vefat etti Medine'deki Mescid-i nebevi yanındaki Cennet'ul Bakiye Mezarlığı'na defnedildi. Hakkında Mustafa Yürekli yönetmenliğinde "Sami Efendi: Mahmut Sami Ramazanoğlu" (2005) adında bir belgesel yapılmıştır ayrıca ismi Konya'da bir imam hatip lisesine verilmiştir.