Bir kişi Mekke-i Mükerreme'ye gidiyor, Hacc'a gidiyor. Ayrılmasına iki üç saat, bir gün kadar az bir zaman kaldığı zaman, "Eyvah! Zamanım tükenmiş gitme vaktim gelmiş, az bir süre sonra buradan ayrılacağım. Son fırsatımdır! Bari bir tavaf yapayım, iki rekâtta olsa namaz kılayım" diyor. Çünkü ayrılmasının yakın olduğunun farkına varıyor. İşte, dünya da aynen böyledir. Dünyadan biz, hangi dakikada, hangi saniyede, hangi toprağın üzerinde ayrılacağız bilmiyoruz. "Her an ölüm gelebilir ve bu dünyadan ayrılmak zorunda kalabilirim! Öyleyse hemen kaza namazlarımı bitireyim, şu zikirleri de yapayım, Kur'an okumaktan geri kalmayayım, insanlara hakkı tavsiye edeyim" diyerekten, daima amel-i salih yapmamız lazımdır.
İnsanlar, bu dünyada ne amel yapıyorlarsa kıyamet gününde halleri de o amellere göre olacak ve Allah-u Zülcelâl insanlara amellerine göre muamele edecektir.