İbadetler ve İslam Ahlakı
Abdülkadir Geylaniİbadetler ve İslam Ahlakı Sözleri ve Alıntıları
İbadetler ve İslam Ahlakı sözleri ve alıntılarını, İbadetler ve İslam Ahlakı kitap alıntılarını, İbadetler ve İslam Ahlakı en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ömer b. Hattâb'ın (r.a):
"Önce edeb, sonra ilim öğrenin"
Sayfa 187 - GelenekKitabı okudu
Hz. Peygamber'in(s.a.v.) Hz. Âişe' ye (r.a.) şöyle buyurduğu nakledilmiştir:
"Namazından sana ait olan kısım ancak kalbinin uyanık olduğu kısımdır."
Sayfa 27 - GelenekKitabı okudu
Abdullah b. Mes'ûd (r.a.) şöyle demiştir;
" Allâh katında en büyük günahlardan biri kendisine "Allah'tan kork"denilen kimsenin "Sen kendi işine bak" demesidir."
Sayfa 185 - GelenekKitabı okudu
Peygamber efendimiz (s.a.v.) :
"Derdi yaratan, elbette devasını da yaratmıştır. "
Sayfa 148 - GelenekKitabı okudu
Allah 'a ve âhiret gününe inanan bir kimse için, Allâh'ın zikriyle uğraşmak daha hoş ve daha selâmetli bir yoldur.
Sayfa 87 - GelenekKitabı okudu
Allah Rasûlü (s.a.v.) şöyle buyurmuştur:
"Kim bir topluluğa benzerse o da onlardandır."
Sayfa 73 - GelenekKitabı okudu
"Mü'min erkekler ve Mü'min kadınlar birbirlerinin gerçek dost ve yârenidir Çünkü onlar iyiliğin hakim kötülüğün mahkum olması için uğraş verirler."
Tevbe sûresi:71. Ayet
Sayfa 175 - GelenekKitabı okudu
Denilir ki:
"İman beş hisarı olan bir şehre benzer. Bu hisarların birincisi altından; ikincisi gümüşten; üçüncüsü demirden; dördüncüsü tuğladan ;beşincisi de kerpiçtendir. Şehir halkı kerpiçten olan hisarı korumaya özen gösterdiği sürece düşman ikinci hisara ulaşmayı ümit dahi edemez. Onlar en dıştaki hisara gerektiği şekilde korunmadıklarında düşman ikinci hisara, sonra üçüncü hisara ulaşmak için umutlanır. Böylece kaleler birer birer düşer.
Bunun gibi imanın da beş hisarı vardır. İlki yakîndir, sonra İhlas, sonra farzlar, sonra sünnetler, sonra da edepler gelir. Kul edepleri korumaya devam ettiği sürece şeytan ona ulaşmak için hiçbir ümidi olmaz. Edepleri terk edince şeytan önce sünnetlere, sonra farzlara, sonra ihlasa ve son olarak da yakîne göz diker. Bundan dolayı kişinin abdestinden namazına alışverişine varıncaya kadar bütün davranışlarında adabı gözetmesi gerekir.
Sayfa 188 - GelenekKitabı okudu
Müslümana yakışan, günahın uluorta yapılanını yadırgamaktır. Üstü örtülmüş olan bir günah eşelemekle örtü açılmış olur. Bu ise dinci yasaklanmıştır.
Sayfa 177 - GelenekKitabı okudu
Ebu'd- Derdi (r.a.) şöyle demiştir:
"Arkadaşına ulu orta öğüt veren kimse onu utandırmış olur; gizlice öğüt veren ise ona güzel bir davranış kazandırmış olur."
Sayfa 183 - GelenekKitabı okudu
Peygamberimiz efendimiz ( s.a.v.) :
"Bir kötülük gördüğünüzde onu elinizle değiştirin. Gücünüz buna yetmezse dilinizle değiştirin. Gücünüz buna da yetmezse kalbinizle kin tutun. Ama bu sonuncusu, imanı (ortaya koymanın) en zayıf yoludur."
Sayfa 179 - GelenekKitabı okudu
Nakledildiğine göre Allah (c.c) , Yuşâ b. Nûn'a (a.s.) şöyle vahyetmişti:
" Hiç kuşkusuz Ben senin ümmetinin iyilerinden 40.000 kişiyi kötülerinden ise 60 bin kişiyi helâk edeceğim."
O "Ey Rabbim! Kötüler tamam; ama iyilerin suçu nedir?" diye sordu.
Allah (C.C.) "Onlar benim öfkelendiğim şeylere öfkelenmediler. Kötülerle birlikte düşüp kalktılar."buyurdu.
Sayfa 184 - GelenekKitabı okudu
Peygamberimiz (s.a.v);
" Ya iyiliğin hakim, kötülüğün mahkum olması için gayret gösterirsiniz ya da Allah kötüleri başınıza bela eder. Sonra iyileriniz dua eder; ama duaları kabul edilmez."
Sayfa 176 - GelenekKitabı okudu
Bir b. Hâris ( rh. a.) şöyle demiştir:
"İlim, dünyadan kaçmaya yardım etsin diye öğrenilir; kendisi aracılığıyla dünya malı elde edilsin diye değil."
Sayfa 121 - GelenekKitabı okudu