Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

İhlâs Risaleleri

Bediüzzaman Said Nursî

İhlâs Risaleleri Gönderileri

İhlâs Risaleleri kitaplarını, İhlâs Risaleleri sözleri ve alıntılarını, İhlâs Risaleleri yazarlarını, İhlâs Risaleleri yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ey ehl-i hakîkat ve tarîkat! Hakka hizmet, büyük ve ağır bir defineyi taşımak ve muhafaza etmek gibidir. İhlas Risalesi - 26
Amel-i salihin hayatı olan ihlasın zararına teveccüh-ü nâs ve şan ve şeref, kabir kapısına kadar muvakkat olan bir lezzet-i cüz'iyeye mukabil, kabrin öbür tarafında azab-ı kabir gibi nâhoş bir şekil aldığından; teveccüh-ü nâsı arzu etmek değil belki ondan ürkmek ve kaçmak lâzımdır.
Reklam
Kardeşler arasında buna "tefani" denilir. Yani, birbirinde fâni olmaktır. Yani: Kendi hissiyat-ı nefsaniyesini unutup, kardeşlerinin meziyat ve hissiyatıyla fikren yaşamaktır. Zâten mesleğimizin esası uhuvvettir.
İhlâs ve rızâ-yı İlâhî yolunda zerre, yıldız gibi olur.
İhlâsı zedeleyen ve riyaya ve dünyaya sevk eden, tûl-i emel olduğu gibi; riyadan nefret veren ve ihlası kazandıran, rabita-i mevttir. Yani: Ölümünü düşünüp, dünyanın fani olduğunu mülahaza edip, nefsin desiselerinden kurtulmaktır.
Samimi bir ihlas şerde dahi olsa neticesiz kalmaz. Evet ihlas ile kim ne isterse Allah verir.
Reklam
Teveccüh-ü nâs istenilmez, belki verilir. Verilse de onunla hoşlanılmaz. Hoşlansa ihlásı kaybeder, riyaya girer. Şân ü şeref arzusuyla teveccüh-ü nâs ise, ücret ve mükâfat değil; belki ihlássızlık yüzünden gelen bir itab ve bir mücazattır. Evet, amel-i sâlihin hayatı olan ihlâsın zararına teveccüh-ü nâs ve şân ü şeref, kabir kapısına kadar muvakkat olan bir lezzet-i cüz'iyeye mukabil, kabrin öbür tarafında azâb-ı kabir gibi nâhoş bir şekil aldığından, teveccüh-ü nâsı arzu etmek değil, belki ondan ürkmek ve kaçmak lazımdır. Şöhretperestlerin ve şân ü şeref peşinde koşanların kulakları çınlasın.
Amelinizde rıza-yı İlahî olmalı.
Eğer o razı olsa bütün dünya küsse ehemmiyeti yok. Eğer o kabul etse bütün halk reddetse tesiri yok
... kendi nefsini beğenen ve seven adam, başkasını sevmez.
Sayfa 57 - Envâr NeşriyatKitabı okudu
"Senin en zararlı düşmanın nefsindir."
Sayfa 57 - Envâr NeşriyatKitabı okudu
Reklam
"Lezzetleri tahrib edip acılaştıran ölümü çok zikrediniz!"
Sayfa 39 - Envâr NeşriyatKitabı okudu
Amelinizde rıza-yı İlahî olmalı. Eğer o razı olsa, bütün dünya küsse ehemmiyeti yok.
Sayfa 32 - Envâr NeşriyatKitabı okudu
Bu dünyada, hususan uhrevî hizmetlerde en mühim bir esas, en büyük bir kuvvet, en makbul bir şefaatçı, en metin bir nokta-i istinad, en kısa bir tarîk-ı hakikat, en makbul bir dua-yı manevî, en kerametli bir vesile-i makasıd, en yüksek bir haslet, en safi bir ubudiyet: İhlastır.
Sayfa 30 - Envâr NeşriyatKitabı okudu
Umûr-u diniye ve uhreviyede rekabet, gıbta, hased ve kıskançlık olmamalı ve hakikat nokta-i nazarında olamaz.
Sayfa 24 - Envâr NeşriyatKitabı okudu
Ey ehl-i hak! Ey hakperest ehl-i şeriat ve ehl-i hakikat ve ehl-i tarîkat! Bu müdhiş maraz-ı ihtilafa karşı birbirinizin kusurunu görmeyerek, yekdiğerinizin ayıbına karşı gözünüzü yumunuz!
Sayfa 21 - Envâr NeşriyatKitabı okudu
Vazifeni yap, Allah'ın vazifesine karışma.
Sayfa 14 - Envâr NeşriyatKitabı okudu
Reklam
... hüner, kesret-i etba' ile değildir. Belki hüner, rıza-yı İlahîyi kazanmakladır.
Sayfa 14 - Envâr NeşriyatKitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.