İhtiyar Dost
Halid Ziya Uşaklıgilİhtiyar Dost Sözleri ve Alıntıları
İhtiyar Dost sözleri ve alıntılarını, İhtiyar Dost kitap alıntılarını, İhtiyar Dost en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Mazinin bütününü şimdi ve gelecekten ayıracak bir uçurumun kazılmasına sebebiyet verir, baba ile oğulun arasında bir daha bağlanamayacak şekilde bağı kırarsanız, düne irtibatı kalmayan bir yürekten yarına karşı bir alaka beklemek hakkını kaybedersiniz.
Görüyorsunuz ki hayat sonsuz bir riya oyunudur ve bunu böyle görünce gözlerinizi kapayarak, hayattan, âlemden, insanlardan kaçmak, böyle bir inziva köşesinde kapanıp kalmak için karar veriyorsunuz...
"Saklamak bir nevi yalan değil midir?"
"Evet, fakat" dedi, "her gerçeğin yanında bir batıl, her canlının yanında bir hastalık, her ümidin yanında bir tehlike vardır ve bir diğerinin zıt ve olumsuzu zannedilen bu şeylerin arasında açık ve belirli, sabit ve yerleşik bir ara hat yoktur."
'Mademki hastalığın sebepleri biliniyor, niçin tedavi eden yok?'
Bilsen çocuğum, bu okuma kudreti hayat için ne elem veren, ne üzüntü getiren bir netice veriyor. Önünüze tesadüf eden her adamın, size elini veren her dostun, hatta daima sizinle beraber yaşayan, sizin kanınıza bağlı her vücudun bütün ruhunu soyuyorsunuz. Onları bütün dış görünüşlerden, süslü cümlelerin, dostça bakışların, yumuşak duruşlarının gösterişinden ayırdıktan sonra asıl oldukları hâlde, saklanmış düşünceleriyle, size bile bile aksi farz ettirilmek istenen hisleriyle görüyorsunuz. Gözlerinizde öyle etkili bir ışık kuvveti oluşuyor ki baktığı yerlerdeki bütün engelleri aydınlatarak ruhun en karanlık noktasına bir güneş asmış oluyor. Basit bir ifade ile her şeyin içini gören bir keramet sahibi oluyorsunuz.
Devenin silkintisi kediye yük olur
Kendi benliğine güvenen bir birey ortaya koyabilmek için eski kuşaklara kin ve öfke taşıyan, kendi kişiliğinin saygınlığını babalarının horlanmasıyla elde edilebilir bir şey sayan bir inkârcı meydana getirilecekse, bilinmelidir ki geçmişine tüküren geleceğe hak kazanmış değildir
"Ne denirse densin, İstanbul dünyanın bir melikesidir. Ona eski cihan, yeni cihan bütün servetinin hazinelerini, marifetini, eserlerini getirip takdim eder; o yeşil eteklerini mavi sularının içine salıvererek, naz yatağında, uzana uzana, gerine gerine, yarı uykuda, yarı uyanık, bir eliyle aynasını arayarak, bir eliyle ipek saçlarını tarayarak, hayatın zevklerini tatmakla meşguldür."
"Saklamaya lüzum görmelidir, zira saklanmasına lüzum görülen bir sakatlık, kısmen tamir edilmiş demektir. İşte bunu yapma külfetini tercih etmeyenleri affedemiyorum.