Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

İktidar ve Tarih

Büşra Ersanlı

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Cumhuriyetin şefleri, ahlaki kaygılarla acil siyasi hirslar ve uzun dönemli hedefler arasında daima bocaladılar, örneğin toplumdaki dini özellikleri gözardı edemezken kendilerini otoriter eğilimlerden de kurtaramıyorlardı.
Türkün hayatını, beşeriyet tarihinde ifa eylediği vazifeyi hakkıyla tasvir edecek, bugünkü medeniyetlerle rekabet eden uluslara karşı hakkı ispat edebilecek bir tarihimizin yoktur.
Reklam
(1930 lu yılların Türkiyesinde) Batılı anlamda "sivil toplum" yönünde herhangi bir adım atılamadığı gibi devletin demokratikleşmesi yönünde de bir gayret sarf edilmedi ve liberalizm ve komünizm düşman ideolojiler ilan edildi.
Guizot'ya göre insanın ülkesine duyduğu sevgi o ülkenin geçmişini bilmekle doğrudan orantılıydı.
Tek parti "Bilimselliği"
Osmanlı Tarih Tezini açıkça çürütmek isteyen Mustafa Kemal, Ahmet Refik'i göstererek "'Bu beylere göre 500 yıl önce bir çadır halkı ile başlarmış'demiş ve Ahmet Refik'e kendisini savunmasını söylemiştir. Sesini çıkarmayan tarihçiye ayrıca 'ben tarih bilmiyorum' dedirtildiği ileri sürülmektedir. Bu tutum sonradan şahsi duzeyde telafi edilmeye çalışılmış ancak Tarih Kongresinde pluralizmin değil monizmin en çarpici örneği olarak tarihçiliğimize geçmiştir.
(Tek parti döneminde) Osmanlı siyasetinin ve zihniyetinin tasfiyesi mevzubahis olduğuna göre daha başka, yıpranmamış, tenkitten uzak kalmış, biraz da destâni ve mitolojik bir tarihe ihtiyaç vardı.
Sayfa 125Kitabı okudu
Reklam
1930'lu yılların ortaları Türkiye için çok önemli bir dönemdir; otoriter rejimin pekiştirilmesi bu dönemde gerçekleşti. 1933-1939 döneminde tek parti rejimi kendisini devlet partisi ilan etmiş, muhalefetin herhangi bir biçimine müsamaha edilmemişti. Kurtuluş savaşından sonra Türk ulusçuluğunun yerleştirilmesi için gerekli görülen bu otoriter rejim katı bir devletçilik politikası uygulayarak adeta bir diktatörlüğe dönüşmüştü.
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.