İlişkilerde Anda Kalmak
Rana Beriİlişkilerde Anda Kalmak Gönderileri
İlişkilerde Anda Kalmak kitaplarını, İlişkilerde Anda Kalmak sözleri ve alıntılarını, İlişkilerde Anda Kalmak yazarlarını, İlişkilerde Anda Kalmak yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Daha iyi yaşayabilmek için sürekli bir șeyle meşguller, yaşamlarını harcayarak yaşam inşa ediyorlar! Uzun vadeli planlar yapıyorlar, oysa bu tür bir erteleme en büyük yaşam israfıdır, bu erteleme öncelikle onlardan günü çalar, daha sonrasını vadederken bugünün yaşantısını koparıp alır. En büyük yaşam engeli, yarına dayanıp bugünü tüketen beklentidir." - 
Mutlu Yaşam Üzerine – Yaşamın Kısalığı Üzerine, 57
"Yaşamak istediğimiz asıl hayatı sadece emeklilikte sürebileceğimizi düşünmek, açık bir șekilde anda kalamamak demek. İstediğimiz șekilde mutlu olacağımız bir hayatı ancak emekli olduktan sonra yașayabileceğimize inanmak o zamana kadar geçecek anları âdeta geçiştirerek savuşturarak yașamak demek. Hayat denilen armağanı bu kadar hor kullanmak, israf etmek haksızlık değil midir?" - 
İlişkilerde Anda Kalmak, 189
Sayfa 189Kitabı okudu
"Neleri yaparken zamanın nasıl geçtiğini anlamıyorum?" sorusu severek yapacağımız işleri keşfetmemizi sağlayacak değerli bir sorudur. Zamanın nasıl geçtiğini anlamıyorsak geçmiş ve gelecek bizi hırpalayamıyor demektir. Bu da anda, dolayısıyla akışta olduğumuzu gösterir."
Sayfa 188Kitabı okudu
"Tekrar ettiğimiz her düşünce, beynimizde önceden bir
patika kadar alana sahipken uzun otoyollara dönüșür. Ne var ki bu uzun otoyollar bizi geleceğe götürmez. Aksine burada ne kadar uzun yol yaparsak geçmişe de o kadar çabuk döneriz. Kendimizi geçmișteki șartların, geçmişte yaşadıklarımızın içinde buluruz. Geçmişin prangası o kadar kalınlaşır ki zincirlenmeye alışmış fillerin serbest bırakıldıklarında da tutsaklık bölgesinin dışına çıkmaması gibi, șartlar tamamen lehimize değiştiğinde bile biz o dar alanda mıhlanıp kalırız."
Sayfa 173Kitabı okudu
"İnsan ilişkilerinde duygularımızın farkında olmak, ne zaman ne söyleyeceğimizi hissedebilmek, karşımızdakini dinlemeye çalışmak belli bìr çaba gerektirdiği için ara sıra ira yorgunluk duyabiliriz. Öyle zamanlarda içimizden bir isyan hissi yükselebilir: "Neden bunu hep ben yapmak zorundayım? Niçin anda kalmak, karşımdakini anlamaya çalışmak, onun beni duymasını sağlamak sürekli bana düşüyor? Biraz da onlar çabalasa olmaz mu?" diye yakınabiliriz.
Bu noktada kendimize şu gerçeği hatırlatmakta yarar var. Anda kalmak her șeyden önce bizi kendimizle, gerçek olanla, kendi gerçeğimizle ve aynı zamanda karşımızdakinin gerçeğiyle yakınlaştırır. Kendimizle ve iletişimde olduklarımızla aramızdaki mesafeyi kapatır. Anda kalmak bizi hayatla bütünleştirip rahatlatır, hizalar, dengeye getirir. Birbirimizi duymamızı ve anlaşabilmemizi sağlar. O yüzden, herkesten önce kendi iyiliğimiz içindir."
Sayfa 151Kitabı okudu
"Bazen kendimizi zorunlulukların, sorumlulukların içinde öylesine kaybederiz ki, neyi neden yaptığımızı, kendimiz için mi yoksa başkaları öyle istediği için mi yaptığımızı, hatta yapmak isteyip istemediğimizi bile bilmez hale geliriz. Bu tür sürüklenmelere kapıldığımızda elbette durarak, yavaşlayarak, yapmayı reddederek anda kalırız. Fakat bu, sadece hiçbir şey yapmayarak anda kalabileceğimiz ya da bir șey yaparken anda kalamayacağımız anlamına gelmez."
Sayfa 119Kitabı okudu
"Her insan duyulduğunu, görüldüğünü, fark edildiğini, dikkate alındığını hissetmek ister. Bir insana verilebilecek en büyük cezanın onu yok saymak olduğunu söyleyenler aslında bu varoluşsal ihtiyacımızın karşılaşmaması durumunda uğrayacağımız yıkıma ve içine düşeceğimiz çaresizliğe ișaret ederler. Aynı şekilde, dışlanmanın da tahrip etme gücü buradan gelir. Bizlerse sosyal varlıklar olduğumuzu, varlığımızın derinlerde bir yerde başka bir insanın varlığına ihtiyaç duyduğunu sürekli sezeriz, ama bu varoluşsal ihtiyacımızla sözel iletişim arasındaki ilişkiyi zihnimizin oyununa gelip sık sık kaçırırız."
Sayfa 89Kitabı okudu
"İnsan, içinde bulunduğu, kaldırmakta güçlük çektiği andan kaçmakla o anki acısından da kaçıp kurtulabileceğini düşünerek yanılır genelde. Oysa tam tersi doğrudur. O ânın gerçeği neyse onunla yașamak; o gerçek acıysa acıyı hissetmek, idrak ve kabul etmek; o acıdan kaçmaktansa o âna ve duygusuna teslim olmak; böylece o duyguyu yaşamaya ve yaşadıkça da tüketmeye başlamak, andan kaçarak acımızı çoğaltmaktansa anda kalarak acımızı azaltmayı seçmektir."
Sayfa 21Kitabı okudu
Önemli olan, olmuşlarla olabilecekleri birbirine bağlama telaşına kapılmadan, o an için yapılabilecek olanın en iyisini yapmak ve bunun verdiği eşsiz huzurla akışta kalmak.
Sayfa 161
Geçmişte kalarak geçmiştekinden farklı bir gelecek bekleyemeyiz.
Sayfa 176
Acımız anda kaldıkça geçer
İnsan , içinde bulunduğu, kaldırmakta güçlük çektiği andan kaçmakla o anki acısından da kaçıp kurtulabileceğini düşünerek yanılır genelde.
Sayfa 21