Kırk İki İstihbarat Örgütünün Yirmi Beş Sene Aradığı Bir Hizbullah Komutanının Sırları
İmad Muğniye
Kolektifİmad Muğniye Gönderileri
İmad Muğniye kitaplarını, İmad Muğniye sözleri ve alıntılarını, İmad Muğniye yazarlarını, İmad Muğniye yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
°°°
"Hepimiz hayatın bir mücadele olduğunu biliyoruz. Acının felsefesi, hayatı bilmek ve kendimizi tanımak için onunla savaşmaktır.
Dinî literatür ve Ehl-i Beyt (a.s.), ALLAH’ın bizi onurlandırdığı bir insanlık derecesine ulaşmak için bizi bu musibetlere karşı sabırlı olmaya çağırıyor. Kocam Hac İmad'ın sözlerini hatırlıyorum, tüm cihad denklemlerinin en önemli bileşeni insandır derdi.
Her birimiz, insanın tekâmül etmesi için insanlığını bu dünyada gerçekleştirmesi gerektiğinin farkında olmalıyız.
Evlendiğim ilk andan itibaren zor ve dikenli bir yolda olduğumun farkındaydım.
Ondan sonra rolümü ve misyonumu belirledim.
Devam etmeyi seçtim çünkü bunun bir insan olarak kendimi mükemmelleştirmenin yolu olduğuna inanmıştım."
| Şehit Hacı Rıdvan'ın eşi Saada Bedreddin
°
Not: Alıntı kitaptan değildir. Hayatını paylaştığım için eseri ile aktarmak istedim.
Bugün de diğer günler gibi benim için. Dün bu yolu sürdürdüğüm gibi yarın da aynı yola devam edeceğim. Oğullarımı Allah yolunda verdim, cihadî çizginin sürmesi için kendi canımı da vermeye hazırım. Düşmanın alçakça cinayetlere başvurmaktan başka yapacağı bir şey yok ve cesur Lübnan halkı karşısında galip gelmesi mümkün değil
(Şehid İmad Muğniye'nin annesinin dilinden )
Kimliğini belli etmeden insanların işlerine yardım eder ve mazlum birini gördüğünde çocuk gibi ağlardı. Düşman karşısında ise aslan kesilir hiçbirşey onu sarsmazdı.
Şehitler hayatlarını toplum için feda ederler... Aramızdan gitmiş olmasına rağmen babam hala hayatımızın bir parçası sanki, bizimle yaşıyor gibi..
-Şehid İmad Muğniyenin kızı Fatımanın dilinden-
İran’a geldiğinde Kum’u ziyaret eder ve İranlı ulemayla, özellikle Ayetullah Behçet ile görüşürdü. Ahlak ve irfan dersi almak için mukaddes Kum şehrine defalarca kez yolculuk etmişti.
Hacı İmad ve dostları tıpkı sıradan halk gibi idiler. Omuzlarında hiçbir askeri rütbe yoktu. Hiçbir askeri akademiden mezun olmuş da değillerdi, tıpkı Vietnamlı lider Ho Şi Mih gibi. Kendisine savaş tekniklerini nerede öğrendin diye sorduğumuzda, “Savaşı savaşarak öğrendim” cevabını veriyordu.
Enis Nakkaş ile yapılan röportajdan:
Bir dost olarak İmad’ı ne kadar seviyordunuz?
“Yalnızca şu kadarını söyleyeyim ki, biri gelip, tüm varlığımı ve canımı, ömrünün bir saati için vermemi istese bunu İmad Muğniye’den başkası için yapmam.”
“Tıpkı İmam Hüseyin (a.s) ve Yezid’in şartlarının yaşandığı bu günlerde, bizim vazifemiz de zamanımızın Hüseynisi olan Seyyidimiz Ayetullah Hamene’iyi savunmaktır, kanımız pahasına da olsa.”
“Yüce Allah’tan, bizlerin ve sizlerin ortak bir savaşta bu düşman karşısında savaşmamızı sağlamasını ve bizlere Hazreti Şsa ve Hazreti Mehdi ile birlikte Kudüs’te namaz kılmayı -ki bu yakındır- inayet etmesini diliyorum.”
Bizler Utanç Duvarını ırkçı bir yapı olarak değerlendiriyoruz ama başka bir bakış açısından bu duvarı, daha önce Nil’den Fırat’a kadar ilerlemekten söz eden İsrail’in Filistinlilerin saldırısından korunmak için etrafına set çekmesi olarak da okuyabiliriz.
Direniş Cephesi sayesinde...
Eskiden İsrail, “ Sınırlarım tanklarımın vardığı yerdir” diyordu, şimdi ise etrafına duvar örmek zorunda kalıyor.
İmad Muğniye kimliğinin deşifre olmasının sadece iki yolla mümkün olacağını bilmekteydi; birincisi resminin çekilmesi, ikincisi de bireysel ilişki ağının genişlemesi ile. Bundan dolayı 25 yıl boyunca kimseye resminin çekilmesi iznini vermedi. İlişkiler alanımda ise bütün şahsi irtibatlarını örgütsel hale dönüştürmüştü. Sadece Hizbullah bünyesi ile ilişkiye geçiyordu, bunun dışında kimseyle teması yoktu. Lübnan sahnesinin casuslarla dolu olduğunun farkındaydı.