Eser kadınlara ve erkeklere, sahip oldukları iman, kendini Allah'a adama, Allah'a karşı sorumluluk bilinci taşıyıp bu bilinçle hayatına yön verme isteği, iffet ve onur gibi değerlerinin farkına varmaları ve bunları özenle korumaları yönünde sunulmuş bir çalışmadır.
Okuyucu bu sayfalar içinde, Kur'an'dan örneklerin yanı sıra Peygamberimiz (sav)'in hayatından, ev yaşantısından ve Peygamber hanımlarının birbirleriyle ilişkilerinden de kesitler bulacaktır.
Yerleşik batı kökenli kadın anlayışının ve bu anlayışın egemen kurumlarının günümüz kadınını dünya yaşantısında hangi noktaya getirdiği ve ahirette de hangi akıbete doğru sürüklediği her tarafta açıkça görülmektedir.
Rabbimiz, bütün kadınlara iki kadın tipini örnek ve ibret olarak getirmektedir.
Birincisi, kendilerinde inkâr ve ihanetin sembolleştiği Hz. Nuh (as)'un ve Hz. Lut (as)'un karılarıdır. İkincisi ise iman, takva, kendini Allah'a adama ve iffetin sembolleştiği Firavun'un karısı Asiye ve İmran'ın kızı Meryem'dir.
Bir aile, İslam kalelerinden biridir. İslam kalesinin güvenliğini sağlamak için müslüman baba tek başına yeterli değildir. El birliği ederek kızları ve erkekleri, birlikte koruyup gözetmek için babanın yanında annenin varlığı da şarttır. Bu toplumda kesinlikle kadınlar da olmalıdırlar. Çünkü onlar, geleceğin tohumu ve meyvesi olan nesillerin koruyucu bekçileridir. İşte bu eser, kadının kendini Allah'a adayabileceğini ve toplumdaki önemini açıkça ortaya koymaktadır.