İnanç, Kuşku ve Fanatizm Gönderileri
İnanç, Kuşku ve Fanatizm kitaplarını, İnanç, Kuşku ve Fanatizm sözleri ve alıntılarını, İnanç, Kuşku ve Fanatizm yazarlarını, İnanç, Kuşku ve Fanatizm yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Zavallı çocukların masum zihinlerine kavramlar ve ideolojiler yerleştirdik. Onlar çoktan bilgi konusunda sabit görüşlüler. Bir çocuğun yedi yaşına geldiğinde, hayatı boyunca bileceklerinin yüzde 50'sini bildiğini biliyor muydun? Ve on dört yaşına geldiğinde, neredeyse varmıştır; gidecek hiçbir şey yoktur; ot gibi yaşamak zorundadır. Şimdi bir lahana olarak var olur! Üniversiteye giderse karnabahara dönüşür! Ama pek bir fark yoktur; yalnızca isim değişir. Lahana yüksek lisans ve doktora derecesi alır ve biz saygımızdan ona karnabahar deriz. Ama zihin yaşı hâlâ on ikidir.
Sayfa 112 - Butik YayıncılıkKitabı okudu
Sen hiçbir ülkeye, hiçbir kiliseye, hiçbir tanrıya sorumlu değilsin. Sen yalnızca tek bir şeyden sorumlusun ve bu, kendini bilmektir. Ve mucize şudur: Bu sorumluluğu yerine getirebilirsen pek çok sorumluluğu hiçbir gayret sarf etmeden yerine getirebileceksin. Kendini bilen bir insan çocuklarına, eşine, dostlarına gerçekten sevgiyle yaklaşır. Onun sevgisi bambaşka bir aroma içerir. Bu nefret, öfke, kıskançlık, şehvet, sevgi karışımı olmaz.
Sayfa 96 - Butik YayıncılıkKitabı okudu
İnsanlar bana hep şu soruyu sorarlar: "Buna inanıyor musun? Şuna inanıyor musun?" Ve ben onlara bunun saçma bir soru olduğunu söylüyorum. Bir şeyi ya bilirim ya da bilmem. İnancın benim benliğimde yeri yoktur. Bilmiyorsam, o zaman bilmeye çalışırım; kuşku budur, araştırma budur. Ve biliyorsam, o zaman inanmama gerek kalmaz; kendi yetkim dahilinde bilirim. Neden İsa'ya ya da Gautam Buda'ya inanmam gereksin ki? Gerek yok.
Sayfa 90 - Butik YayıncılıkKitabı okudu
İnancın hiçbir gücü yoktur; vasıfsızdır. Kuşku büyük bir enerjidir. İnanç zaten ölü bir şeydir, cesettir. Bir cesedi dilediğince taşıyabilirsin, ama unutma; ceset senin omuzlarında gereksiz bir yüktür. Kısa zaman içinde tıpkı ceset gibi kokmaya başlayacaksın. Ve sonunda, ceset senin de ceset gibi görünmene neden olacak. Ölüyle arkadaşlık etmek iyi bir şey değildir. Tehlikelidir.
İnanç tüm dillerden silinmelidir. Kuşku taçlandırılmalıdır. İnanç tahttan indirilmelidir.
Sayfa 89 - Butik YayıncılıkKitabı okudu
Karl Marx ve yandaşları, komünistler Tanrı olmadığını söylerler. Bu, onların inancıdır. Ne Karl Marx ne Lenin ne de diğer komünistlerden herhangi biri, Tanrı'nın gerçekten var olup olmadığını sorgulama zahmetinde bulunmamıştır. Hristiyanlar, Hindular ve Yahudiler Tanrı'nın varlığını nasıl kabul ediyorsa onlar da Tanrı'nın var olmadığını aynı şekilde kabul ettiler. Ben ateist ve deist arasında bir ayrım yapmam; onlar aynı gemidedir. Hıristiyan, Hindu ve komünist arasında da ayrım yapmam. Yüzeyde büyük bir fark varmış gibi görünür. Komünist Tanrı'ya inanmaz; dinler Tanrı'ya inanır. Bu çok yüzeyseldir; biraz daha derine bakarsan, hemen altına, şaşıracaksın: İnanç kadar inançsızlık da cehalettir. Her ikisi de hiçbir araştırma yapmadan kabul eder. Bu yüzden ben komünizmin ateist bir din olduğunu söylerim.
Sayfa 87 - Butik YayıncılıkKitabı okudu
Dinleri suçluyorum, çünkü insanlığı karanlıkta tuttular. Ve bilim insanlarını da suçluyorum, çünkü çok aptal bir şey yapıyorlar: Her şeyin farkındalar ve dünyadaki her şeyi araştırıyorlar; kendileri dışında. Laboratuvarındaki bilim insanı, araştırmanın dışında kalan tek şeydir. Diğer her şeyi derinlemesine, hiçbir ön yargı olmaksızın araştırır, sorgular. Ama sorgulayan kişinin kim olduğunu unutur. Ve sorgulayan kişi olmadan sorgulamak mümkün müdür? Gözlemci olmadan nesnel gerçekliği gözlemlemek mümkün müdür? Ve üç yüz yıldır bilim bunu yapmaktadır.
Sayfa 85 - Butik YayıncılıkKitabı okudu
Ama tüm bu oyunun arkasında politikacılar, dini liderler var. Bu, küçük çocuklara Tanrı fikrini dayatmanın çok dolambaçlı bir yoludur. Sormaktan, soruşturmaktan çok korkuyorlar. İnsan neden sormaktan korksun ki? Yanıt çok nettir. O bunun yalnızca bir inanç olduğunu bilir. Derin bir araştırma yaparsan, Tanrı'yı bulamayacaksın. Tanrı bir gerçeklik olsaydı, o zaman tüm dinler araştırma yapman konusunda ısrarcı olurdu.
Sayfa 84 - Butik YayıncılıkKitabı okudu
Her şeyden önce neden bir inanca ihtiyacın var? Kimse sana, "Güle inanıyor musun?" diye sormaz. Güler ve "İnanç sorusu söz konusu olmaz; gül çiçeğini bilirim," dersin. Bilginin inanca ihtiyacı yoktur.
Sayfa 82 - Butik YayıncılıkKitabı okudu
Kuşku öyle suçlandı ki sen onun güzelliğini, zenginliğini unuttun. Çocuk inançsız, ama çok meraklı, kuşkucu bir bilinçle doğar. Kuşku doğaldır, inanç değil. İnanç aileler, toplum, eğitim sistemleri, dinler tarafından dayatılır. Tüm bu insanlar cehaletin hizmetindedir ve binlerce yıldır cehalete hizmet etmektedirler. İnsanlığın karanlıkta kalmasını sağladılar ve bunun bir sebebi vardı: İnsanlık karanlıktaysa, gerçekliğe dair hiçbir şey bilmiyorsa, o zaman kolaylıkla sömürülebilir, köleleştirilebilir, kandırılabilir, yoksul ve bağımlı bırakılabilir.
Sayfa 82 - Butik YayıncılıkKitabı okudu
Yüklerinden arındığın anda, kanatlarını uzun zamandır seni bekleyen engin bir varoluşa açabilirsin.
Ama sen gelmiyorsun, çünkü sinagog seni tutuyor, tapınak seni tutuyor, kilise seni tutuyor; peder, rahip, haham seni bırakmayacak. Etrafındaki kalabalık ensene yapışacak. Seni bırakmak istemeyecekler. Bu, onlar için bir politika sorunu; sayıların politikası. İnsanlar kendiliğinden gitmeye başladıkları takdirde, güçlerini, sayılarını kaybedeceklerinden korkarlar. Seni orada, bir sayı, bir araç olarak tutmak isterler. Ve unutma, herhangi bir insanı herhangi bir amaç uğrunda kullanmak mümkün olan en büyük günahtır. Her insan başlı başına bir amaçtır.
Sayfa 80 - Butik YayıncılıkKitabı okudu