İnsan ve Mekan sözleri ve alıntılarını, İnsan ve Mekan kitap alıntılarını, İnsan ve Mekan en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"...şehir karmaşık bir yapı. Yalnızca binalardan, cadde ve sokaklardan, yeşil alanlardan, elektrik-su şebekelerinden, yani belediye hizmetleri içine giren unsurlardan ibaret değil. Birçok araştırınacıya göre o tıpkı canlı bir organizma gibi. Nefes alıyor, bunalıyor, bunaltıyor, büyüyüp, gelişiyor. Hatta bir hafızası var. Yüzlerce binlerce yılı unutmuyor. Sevecen bir edayla, acıların ve sevinçlerin bulunduğu anılarımızı tazeliyor. Yerine göre intikam alıyor. Ona yapılanları kargaşa, stres ve huzursuzluk şeklinde iade ediyor..."
...Mevlana Mesnevi'sinde şöyle diyor:
"Cihan bir dağdır, yapıp ettiklerimizse bir ses Dağa ne kadar kuvvetli bağırırsanız, yankısı aynı nispette olur. "
"...Kanadalı ünlü iletişim kurarncısı Mc Luchan "kitle iletişim araçları vücudun uzantılarıdır" diyor. Televizyon gözün, radyo kulağın ... Ona göre dış dünya televizyonla görülüyor, radyoyla duyuluyor. Bir bakıma gözün gördükleri ekrandakinden, kulağın duydukları radyodakinden başka bir şey değil. Görülmesi ve duyulması gerekenleri sunarak, gündemi belirleyen araçlarla izleyici arasında kapalı devre bir hayat oluşturulmuş gibi..."
Mekan ve insan. Biri olmadan diğeri anlamsız. Büyük Türk düşünürü Farabi'ye göre ikisi de aynı. Yalnızca görüntüleri farklı. Mekanı en geniş anlamıyla ele
alıp, kainata götüren Farabi "insan" diyor "küçük kainattır, kainatsa büyük insan."
Mekan çeşitli unsurlarıyla , insanın yaşadıklarına anlam kazandırma çabasına malzeme verir. Bu durumda mekan ister kent, ister kır, ister büyük, ister küçük olsun içindeki evlerin, sokakların, anıtların, yolların, meydanların toplamından başka bir şeydir. Yalnızca tarımsal alan, ticaret ya da endüstri merkezi değildir. İnsan ilişkilerinin sahnesi olarak mekan, kutsal olanı kutsal olmayandan, topluma ait olanı özel olandan, erkeklerin olanı kadınlardan, kadınların olanı erkeklerden, aileyi ona yabancı olan her şeyden ayıran sınırları içerir. Bu özellikleriyle de bizimle, ulaşmak istediklerimiz arasında mükemmel bir semboller topluluğu oluşturur.
Sen geceyi yarattın ben lambayı
Sen kili yarattın ben kupayı
Sen orman ve çöl yarattın
Ben yol bahçe ve bağ
Böyle diyor Muhammed İkbal ve insanın tanrıya öykünmesini bir dörtlükte özetliyor.