Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Damdan Düşen Psikolog

İnsanı Ararken

Doğan Cüceloğlu

En Eski İnsanı Ararken Gönderileri

En Eski İnsanı Ararken kitaplarını, en eski İnsanı Ararken sözleri ve alıntılarını, en eski İnsanı Ararken yazarlarını, en eski İnsanı Ararken yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
529 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
15 günde okudu
Kitap 11 çocuklu bir ailenin, Mersin silifke içerisinde dünyaya gelmiş, doğduğu andan, şimdiki yaşamına kadar yaşadıklarını, anılarını, hatıralarını söyleşi tarzında anlatıyor. O kadar çok sevdim ki kitabı ilk olarak kitabın anlatımından başlamak istiyorum; zaten söyleşi tarzında bir kitap olduğu için sanki Doğan cüceloğlu yaşadıklarını size
İnsanı Ararken
İnsanı ArarkenDoğan Cüceloğlu · Alfa Yayınları · 2013843 okunma
529 syf.
10/10 puan verdi
·
7 günde okudu
Hocamızın annesinin adı ile kendi adı biraraya gelince benim adım ve soyadım oluşuyor. Annesinin dünyadan uçtuğu yaş benim annemin uçtuğu yaşla aynı. Çocukken sorguladığı şeyleri benim de aynı yaşta aynı şeyleri sorgulamış olmam da cabası... Kitabımın kapağına güzel notlar aldım. Bundan sonraki tüm kitaplarımda da bitişin ardından kapanan taraftaki kapağa notlar alıcam. İnsanın kendini araması çok zor süreçlerden geçiyor, bu yıllarını alıyor ama kendini bulduğunda o şaşkınlık hiçbir şeye benzemiyor: Bu ben miyim?!.
İnsanı Ararken
İnsanı ArarkenDoğan Cüceloğlu · Alfa Yayınları · 2013843 okunma
Reklam
- " (...) Ben bu işi ne zaman çözdüm biliyor musun? Londra'da Hyde Park'ta yürüyorum. Bir adam. Köpeği ile. Döndü, köpeğin hizasına eğildi konuşmaya başladı. Şöyle bir durdum; aa bu adam köpeği ile konuşuyor. Üç dakika sonra bir kız çocuğu yine aynı parkta. Yeni yürümeye başlamış. Annesi elini bırakmış, annesinin önünde gidiyor hafifçe. Dönüp dönüp annesine bakıyor. Annesi ona yetişip, çocuğun hizasına indi, göz göze geldiler, konuştular. Orada çözdüm ben ne olduğunu. Çocuğun gözünün hizasına inmek ve ona birey olarak davranarak konuşmak. Dinlemek, düşünmek, cevap vermek. Yeniden dinlemek, cevap vermek. Konuşmak. Adam yerine koymak..."
Alfa Yayıncılık
“... Hatta yemekte kaşığımı çok doldurmaya bile korkardım babam azarlayacak diye... Okul çıkışı dükkâna gittim. Ağabeyim orada ama babam da dükkânda. Dükkâna yakın bir duvarın arkasına gizlenip ara ara başımı çıkarıp bakıyorum babam hâlâ orada mı diye. Ağabeyimi tek yakalamaya çalışıyorum ki söyleyeyim. Kunduracı –Kunduracı İbrahim– görmüş beni, gitmiş söylemiş, “Sizin oğlan yarım saattir bakıp duruyor,” diye. Ağabeyim geldi, beni saklandığım yerden alıp dükkâna götürdü. Babam, “Niye orada saklanıp bizi gözlüyorsun?” der demez ağlayarak ayakkabıyı söyledim. Babamın gözleri doldu (...), “Tamam” dedi. (Sessizlik ...) (...) Ne zaman bir ayakkabı alınacak olsa ayakkabıcıya gidip de daha ilk ayakkabıyı ayağıma giydirip “iyi oldu mu?” dediklerinde (...), “olmadı” dersem alınmaz diye korkumdan... sesimi çıkaramazdım. Her giydiğim ayakkabı mutlaka olurdu (!). Ve tabii sürekli vururdu giydiğim ayakkabılar. Hâlâ sıkıntı basar yeni bir ayakkabı giydiğimde..”
Alfa YayınlarıKitabı okudu
Reçete türü kitaplar beni hep iter. Kitaplarımı okuyup "Hocam dediklerinizi yaptım, şimdi çok mutluyum" diyor karşıma gelip. İyi de benim dediğim ne ki? "Mutlu olun" mesajı bile yok. "Farkına varın" diyorum. Bence insan için tek kutsal gerçek; olanın farkına varmak.
Reklam
Başarılı insanlar üzerinde yapılmış binlerce araştırma var, en önemli faktör özgüven. Yüzde 85 ağırlığı var.
Bir mahallede eğer birisinin bir yeteneği varsa ve bu yeteneğinin olduğunu biliyorlarsa bu normal Amerikan kültüründeki insanlar bu çocuğu harcatmaz.
O zaman şu geliyor aklıma; farklı olma özgürlüğü... Korku kültüründe farklı olma özgürlüğü yok. Benzer olma, otorite gibi düşünme, otoritenin dediği gibi deme, ayrıntılara kadar onun gibi olma baskısını sürekli hissedersin. Bir de bizim üniversitelerde, o hocanın öğrencisi değilsen onun asistanı olman hemen hemen mümkün değil.
Şunlara bak, inekler gibi mutlular. Hepsinin yüzü gülüyor.
Reklam
Korku kültürünün en önemli bilgeliği şu; diyor ki bir esir hiçbir zaman özgür olmak beklentisi ve umudu içinde değildir. Bir esirin en önemli, birinci umudu, başka bir esire sahip olmak.
Zaten ben inim inim inlemek, sürüm sürüm sürünmek için fırsat arıyorum.
"Arkamdan bakıyordur şimdi, nasıl yürüyeyim ben?" diye şaşırdım, adımlarım karıştı tuhaf bir yürüyüşüm oldu.
'Ben' dendiği yerde 'biz' in gelişmesi mümkün değil.
"Onun için," dedi, Chomsky, "şunu rahatlıkla söyleyebiliyorum ki, insan konuşmak üzere yaratılmıştır. Genetik olarak konuşmaya kodlanmışızdır" dedi, "yapacağınız tek şey, çocuğun etrafında konuşmanızdır. Hangi dili konuşursanız onu mükemmel şekilde konuşur".
1.500 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.