İnsanlığın Yarını
Bertrand Russellİnsanlığın Yarını Sözleri ve Alıntıları
İnsanlığın Yarını sözleri ve alıntılarını, İnsanlığın Yarını kitap alıntılarını, İnsanlığın Yarını en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Gençlere kendi ülkelerinin değerlerini abartmaları, yabancıları öldürmekle başarı sağlamış yurttaşlarından övünç duymaları artık öğretilmemeli.
Korku ile kuşkunun insandışı dünyadan karşı insan kümelerine çevrilmesiyle, sürü yaşayışının yeni bir örneği doğdu. İnsanın toplum yaşayışına yatkınlığı, görünüşe göre hiçbir zaman toplum törelerine aykırı bir davranışa kalkışmayan arılarınki ya da karıncalarınki ölçüsünde değildir. İnsanların krallarını öldürmeleri az görülmüş bir iş değildir, oysa arılar arı beyini hiç de öldürmezler.
Hükümetler kanserin önlenmesi yolundaki araştırmalara belli bir para ayırırlarsa da, çok daha büyük tutarda bir parayı kanserin yayılması için harcarlar.
Sayfa 31 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Düşüncenin alabildiğine dal budak saldığı, umudun hiçbir zaman gölgelenmediği, soylu bir davranışın şu ya da bu paçavra amaç uğruna alçaklık diye cezalandırılmadığı, ışıl ışıl bir sevinç dünyası kafamda canlanıyor. İstersek bütün bunların gerçekleşmesi elimizdedir.
"Savaş insanın yaradılışındadır, insan yaradılışı ise değiştirilemez. Savaş, insanın sonu olacaksa, üzülerek boyun eğmeliyiz bu yazgıya" diyen kimseler vardır. Bu söz, üzüntülerinde bile ikiyüzlü olan kimselerce hep söylenegelmiştir.
Tehlike, insanın doğal ya da biyolojik çevresinden değil, doğrudan doğruya kendisinden gelmektedir.
Doğa üstünde kurduğumuz yeni egemenlikten gözleri dönen birçoklarımız, başka insanlara da egemen olmak gibi yanlış bir tutkuya saplandılar. Bu durum, bizi azçok kurtulmuş olduğumuz bataklığa yeniden dönmeye ayartan bir ignis faatus'tur.
Bizi ilerde ne gibi kötülüklerin beklediğini bilmem ama, kökten bir çözüm bulunmadıkça, bilim adamlarının suçlu bir soy olduğundan hiç kimsenin şüphesi kalmayacaktır. İçinde yaşamakta olduğumuz dünyada,sağduyuyu şimdiye değin her çatışmada bastırmış, azgın bir ölüm özlemi vardır. Sağ kalmak istiyorsak bu durum sona ermelidir.
İnsanları şimdiye değin, umutlarında,
özlemlerinde, düşgüçlerinde, olanakların darlığı hep engellemiştir. Acıdan, üzüntüden kurtuluşun yolunu yaşam sonrası bir Cennet umudunda aramışlardır.
En Sinire Dokunanıymışız :)
"İnsanoğlu, ya da biraz böbürlenerek kendi kendine verdiği adla, homo sapiens, 'Yer'gezegenindeki canlı türlerinin hem en ilginci hem de en sinire dokunanıdır."
İnsanoğlu, ya da biraz böbürlenerek kendi kendine verdiği adla, homo sapiens, 'Yer' gezegenindeki canlı türlerinin hem en ilginci hem de en sinire dokunanıdır.
Yürütecek bir gücün bulunmadığı
yerde yasa bir güldürüdür ancak,
uluslararası yasayı da
ellerinde geniş silah yığınakları bulunan büyük devletlere karşı yürütmek, olabilecek iş değildir. Şimdi büyük devletlerin başka devletlerden kişileri canları ne zaman istese öldürme hakları vardır, ama bu öldürme özgürlüğü, hak uğruna, gerçek uğruna kahramanca ölmek kılığına sokulmuştur. Yurtseverler hep yurtları uğruna ölmekten söz ederler, yurdu uğruna öldürmekten söz eden yoktur.
Doğu ile Batı birlikte, birbirlerinden nefret etmeyi, korkmayı bir yana bırakarak, elbirliğiyle çalışmanın kendilerine sağlayabileceği ortak mutluluğu görmelidirler. Yüreklerimizdedir kötülük, oradan sökülüp atılmalıdır.
Biraz gözümüzü açarsak, mutluluk, bilgi, bilgelik içinde sürekli bir gelişme olanağı önümüzde uzanmaktadır. Kavgalarımızı unutamıyoruz diye bunun yerine ölümü mü seçeceğiz?
Yalnız budalalarla canavarlar türetebilecek kimselerden kurulu seyrek nüfuslu bir dünyanın görüntüsü, masa başında nükleer patlamaların nasıl sürdürülebileceğine kafa yoran beylerin bilgilerine sunulmalıdır.