İnsancıl dinler, ahlaki öğretiler ve felsefi doktrinler elbette bazı zamanlarda
insanoğlunun en kaba şekildeki varoluş mücadelesini zayıflatma işlevi görür,
fakat onu dünyada itici bir güdü olmaktan çıkarıp yok etmeyi asla
başaramayacaklardır .
Kendi mutsuzluğumuzun değişik derecelerini ve değişik yönlerini ne kadar iyi keşfedersek, sıkıntı içinde olanlara erişme veya içgüdüsel olarak sempati duyma kapasitemiz de o kadar büyür.