İki dünya arasında kadim bir kapı ve o kapıyı bekleyen yaşlı bir şifacı.
Arka kapaktan-
Açlığın kapıda, medeniyetin ise henüz ırak olduğu 1800’lü yıllar, İrlanda kırsalı. Eski çağlardan kalma inanış ve âdetlere göre yaşayan insanlar, korkularının yarattığı bir gerçekliğe hapsolmuştur. -
Eser İrlanda’da geçiyor. Köylük bir yaşam ve yokluk. Köy halkının çoğu cin inancını benimsemiş yani “ iyi saatte olsunlar “ başlarına gelen her içinden çıkılamaz olayda köyde bulunan bir şifacının kapısını çalıyorlar. Olaylarda bunun etrafında gelişiyor. Ayrıca kent,alışılmışın dışında kalana, özellikle de bir erkeğin koruması altında olmayan kadınlara atılan şüpheli bakışlarla dolu dünyayı bize ustaca betimliyor. ( bu kısım cinsiyetci bir yaklaşım aslında hoşuma gitmeyen tek şeyde buydu sanırım)
Gerçek hayattan ilhamla kurgulanmış bir hikâye ve okurun zihnine ağır ağır sızan, acı bir dil, cesur bir anlatım. Hannah Kent ile tanışma kitabımız kendisi. Bir önceki kitabi olan ve 28 dile çevrilen “Ölü Gömme Törenleri” en çok okunan ve ilk eseri olmasına rağmen inanılmaz ses getiren, merak uyandıran bir eser olmuş. Kısa zaman da okumayı düşünüyorum.
Sebebini kavrayamadığımız şeylere inanmaya kalkarsanız acı çekersiniz.
Keyifli okumalar.
Irmağın CinleriHannah Kent · Yapı Kredi Yayınları · 201818 okunma
Doğa ananın en güzel zamanları sabahlarıyla akşamlarıdır. Doğa için ağlamanın tabii ki hiçbir sakıncası yok. Kimi insanlar onun farkına bile varmadan geçiriyorlar günlerini.
“Cehenneme giden yol iyi niyet taşlarıyla döşelidir.”
“Cennete giden yolun da tabelaları çoktur peder…” Nance gülümsedi. “Ama yol geceleri karanlık olur.”
Hannah Kent ne yazarsa okurum.
“Ölü Gömme Törenleri” romanından sonra yine gerçek bir hikâyeden beslenerek yazdığı “Irmağın Cinleri” adlı romanını da zevkle okudum. Umarım Kent uzun yıllar üretmeye devam eder de biz edebiyatseverler kaliteli kitaplar okuruz.
Irmağın CinleriHannah Kent · Yapı Kredi Yayınları · 201818 okunma
#kitapyorumu #ırmağıncinleri #thegoodpeople #harflerleokuyoruz
I harfi etkinliği.
Acı ve ölümle başlıyor kitap. Nora kocası Martin'i kaybediyor. Sonrasında çoğunluğu evde geçen uzun bir cenaze töreni. Çeşitli hurafelerden ve kahinlikten söz ediyor köylüler. Batıl inançlar ön planda. Nance, flesk ırmağının yanında köyden uzakta tek başına yaşayan
Yazarın İrlanda tarihinden alınma bir öyküyü yazmış. Kitabı çok severek okudum. Anlatımlar ve betimlemeler çok akıcı heyecan ile sonuna kadar okumayı istiyorsunuz. Kitap ve öykü beni çok sardı ve beğendim
Irmağın CinleriHannah Kent · Yapı Kredi Yayınları · 201818 okunma