İşçi Sınıfı ve Köylülük
Vladimir İlyiç Leninİşçi Sınıfı ve Köylülük Gönderileri
İşçi Sınıfı ve Köylülük kitaplarını, İşçi Sınıfı ve Köylülük sözleri ve alıntılarını, İşçi Sınıfı ve Köylülük yazarlarını, İşçi Sınıfı ve Köylülük yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Soyluların hükümetinin köylülerden kopartıp almış olduğu ve bugüne dek köylülerin zımni bir kölelik içinde tutulmalarına hizmet eden toprakların, köylülerin toprakları olduğuna inanıyoruz...
Sayfa 80 - SOL YAYINLARIKitabı okudu
Biz küçük mülkiyeti kapitalizme karşı değil, serfliğe karşı desteklemek istiyoruz; bu durumda küçük köylülüğü desteklemekle, sınıf mücadelesinin gelişmesine güçlü bir dürtü kazandırmış oluyoruz...
Sayfa 62Kitabı okudu
Birçok yerde önceden açılmış bir yola rastlamayacaksınız, uçurumların kenarından emeklemek zorunda kalacaksınız; sık çalılıklar arasından yol açmak ve derin yarıklardan aşmak zorunda kalacaksınız; bu olgudan dolayı ayrılıp gitmeyin...
Sayfa 56Kitabı okudu
Rus komünistleri, Marksizm yandaşları, herkesten fazla kendilerine 'Sosyal demokrat' adını vermelidirler ve faaliyetlerinde demokrasinin büyük önemini asla unutmamalıdırlar...
Sayfa 16 - SOL YAYINLARIKitabı okudu
Teorik açıdan hiç kuşku yoktur ki, kapitalizm ile komünizm arasında, bu her iki toplumsal ekonomi biçiminin özelliklerini ve niteliklerini birleştirmesi gereken belli bir geçiş dönemi uzanır. Bu geçiş dönemi, ölen kapitalizm ile doğan komünizm arasında ya da başka bir deyişle, yenilmiş ama yok edilmemiş olan kapitalizm ile doğmuş ama henüz çok zayıf olan komünizm arasında bir savaşım dönemi olmalıdır.
Rusya, bir küçük-burjuva ülkesidir. Nüfusun büyük çoğunluğunu bu sınıf oluşturur. Bu sınıfın burjuvazi ile proletarya arasında bocalaması kaçınılmazdır. Ve ancak bu sınıfın proletarya ile birleşmesiyledir ki, devrim davasının, barış, özgürlük davasının, toprağın emekçilere geri verilmesi davasının zaferi kolayca, çabuklukla, barış ve sükunet içinde sağlanmış olacaktır.
Sözde emekçi olan köylü, gerçekte her zaman için ya kendisi bir işçi olarak ücretle çalışan ya da ücretle işçi çalıştıran, bir küçük mülk sahibi ya da bir küçük burjuvadır. Bir küçük mülk sahibi olduğundan, emekçi köylü, siyaset alanında da, patronlar ile işçiler, burjuvazi ile proletarya arasında bocalar.
Sınıf olarak proletarya’nın tuttuğu yer, onu tutarlı bir demokrat olmaya zorlar. Proleteryanın zincirlerinden başka kaybedeceği bir şey yoktur, ama demokrasinin yardımıyla kazanacağı bir dünya vardır.
Rusya gibi ülkelerde, işçi sınıfı kapitalizmin yetersiz gelişmesinden çektiği sıkıntıyı, kapitalizmden çekmez. Bundan ötürü, işçi sınıfı, kapitalizmin en geniş ve özgür ve en hızlı biçimde gelişmesiyle en keskin biçimde ilgilidir.
Sosyalistler, herkesin istediği herhangi bir dini açıklamak konusunda, tam ve sınırsız bir hakka sahip olması isteminde bulunuyorlar. Avrupa devletleri arasında, devlet dininden başka bir dindeki insanlara karşı, mezhep dışı olanlara karşı, utanç verici yasaları yürürlükte bırakan yalnız Rusya ve Türkiye’dir.
Zengin kentlerin sayısı artıyor, göz kamaştırıcı binalar ve mağazalar yapılıyor, devasa yollar döşeniyor, sanayi ve tarıma türlü makinalar yenilikler getiriliyor, buna karşın milyonlarca insan yoksulluk içinde kalıyor ve tüm yaşamları boyunca yalnızca ailelerinin geçimini sağlamak için çalışıyorlar. Daha ötesi, işsizler durmadan çoğalıyor. Kırlarda iş bulamayan yığınlar kentlere göçüyor, kentlerde dilenci yığınına ve serseri takımına katılıyorlar, vahşi hayvanlar gibi varoşların inlerine tıkılıyor.
Bu nasıl oluyor?
Zenginlikler ve lüks durmadan artarken, bütün bu servetleri kendi emekleriyle yaratan milyonlarca insan, nasıl oluyor da, yoksulluk ve yokluk içinde kalıyorlar?
Bunun nedeni, her şeyden önce, toprağın çok büyük bir bölümünün, fabrikaların, atelyelerin, makinelerin, yapıların, gemilerin, az sayıda zenginin elinde olmasıdır.
Siyasal özgürlük, emekçi halkı bir anda yoksulluktan kurtulmayacaktır, ama işçilere yoksullukla savaşacak bir silah verecektir. Yoksulluğa karşı, işçiler kendi birliğinden başka savaş aracı yoktur, olamaz da, Ama halk içinden milyonlarca insan siyasal özgürlük olmadan birleşemez.
Emekçi halkın kendinden başka güveneceği kimse yoktur ve umutlarını bağlayacağı kimse yoktur, ve işçiyi yoksulluğundan kurtaracak kimse yoktur.
Hiçbir ülkede Rusya’da olduğu kadar memur yoktur. Çar’ın memurlar sessiz bir halkın önünde bir karanlık bir orman gibi dikilirler, basit bir işçi, hiçbir zaman bu ormanın içinde kendine yol açamayacak, ve adaletin yerine gelmesini sağlamayacaktır. Yolsuzluk yapan, soyguncu ve zalim bu memurlara karşı, kimse bir yakınma ortaya çıkaramaz. Tek bir insanın sesi hiçbir zaman halka ulaşamaz; bir karanlık ormanda kaybolup gider, polisin işkence zindanlarında boğulup gider.
Sosyal demokratlar her şeyden önce siyasal özgürlük istiyorlar. Sosyal demokratların, yeni daha iyi bir toplum düzeni, yani sosyalist düzeni kurma yolundaki savaşımlarında, tüm Rus işçilerini açık ve yoğun bir biçimde birleştirmek için siyasal özgürlüğe gereksinimleri vardır.